ABD’nin terör çelişkisi

ABD Dışişleri Bakanlığı her yıl açıkladığı terörizm ülkeler raporunun 2017 yılına ait versiyonunu yayımladı. Raporun Türkiye bölümünde, geçen yıl olduğu gibi bu yıl da “Türkiye’nin FETÖ’yü terör örgütü olarak tanımladığı” belirtilerken, FETÖ elebaşı Fetullah Gülen için “din adamı” ifadesi kullanıldı. “Türkiye’nin terörle mücadele çabalarının FETÖ’ye yönelik soruşturma sebebiyle etkilendiği” iddia edilen raporda, FETÖ soruşturmaları dolayısıyla yapılan bazı operasyonlar üstü kapalı olarak eleştirildi. Türkiye’nin içeride PKK, dışarıda da DEAŞ ile mücadele ettiği vurgulanan raporda, geçen yıl “Türkiye’nin terör örgütü YPG’yi PKK’nın uzantısı olarak gördüğü” şeklindeki ibarelerin bu yılki metinden çıkarılması dikkati çekti. Oysa ABD Merkezi İstihbarat Teşkilatının (CIA) internet sayfasında ülke profilleri bölümünde PYD/YPG/PKK’nın, “Suriye’deki yabancı kaynaklı terör örgütleri” arasında yer aldığı görülmüştü.

DEAŞ’A DARBE VURULDU
Raporda, Türkiye’nin 2017 yılında DEAŞ’a karşı düzenlediği ve 3 bin 60 DEAŞ militanını öldürdüğü Fırat Kalkanı Harekâtı, koalisyona olan katkısı ve hava sahasını açmak suretiyle özellikle DEAŞ’e büyük darbe vurulmasıyla uluslararası terörle mücadelede aktif bir rol aldığına vurgu yapıldı. Türkiye’nin, DEAŞ’e katılmak için ülkeye giriş yapmak isteyen 145 ülkeden toplam 53 bin 781 kişiye ülkeye giriş yasağı getirdiği ve terör gruplarıyla iltisaklı olduğu tespit edilen 5 bin 446 kişiyi sınır dışı ettiği aktarıldı.

SALDIRILAR YÜZDE 23 AZALDI
Terör grupları tarafından yapılan terör saldırıları hakkında da bilgi verilen raporda, dünya genelinde gerçekleştirilen terör saldırılarının yüzde 23 oranında azaldığı bildirildi. Raporda, söz konusu düşüşün Irak’ta sıkça saldırılar düzenleyen DEAŞ’in büyük oranda yenilgiye uğratılmasından kaynaklandığı ifade edildi. Raporun “Terörizmin Devlet Sponsorları” bölümünde İran, Sudan, Suriye ve Kuzey Kore “terör sponsoru” kategorisinde yer aldı. Raporda, Kuzey Kore’nin nükleer silahlarla bölgeyi ve komşularını tehdit etmesinin yanı sıra başka ülke sınırlarında suikastlar düzenlettiği ileri sürüldü.