Yapay zekanın yüz tanıma teknolojisi: insanların siyasi tercihlerini tahmin ediyor

Uzmanlar, yüz tanıma teknolojilerinin gizliliğe karşı ciddi bir tehdit oluşturduğunu vurguluyorlar. Araştırmacılar, yapay zeka tarafından yüz görüntülerine dayanarak bir kişinin siyasi eğilimlerini tahmin edebileceğini gösteriyor. Uzmanlar, yüz tanıma teknolojilerinin "daha önce düşünülenden daha büyük bir tehdit" olduğunu ve "gizlilikle ilgili ciddi zorluklar" oluşturduğunu belirtiyorlar. 

American Psychologist dergisinde yayınlanan bir çalışma, bir algoritmanın kişinin siyasi görüşlerini doğru tahmin etme yeteneğinin, "iş görüşmelerinde iş başarısını tahmin etme yeteneğiyle benzer seviyede" olduğunu öne sürüyor.

BULGULAR UYARI NİTELİĞİNDE

Çalışma kapsamında 591 katılımcı, bir siyasi yönelim anketi doldurdu ve yapay zeka bu cevapları bir veritabanıyla karşılaştırdı. Araştırmanın başyazarı Michal Kosinski, Fox News Digital'e bulguların yüz tanıma teknolojisi hakkında "uyarı" olduğunu belirtti.

“Algoritmaların milyonlarca insana çok hızlı ve ucuz bir şekilde kolayca uygulanabileceğini” söyleyen Kosinski, “Bence insanlar sadece bir fotoğraf koyarak ne kadar çok şeyi ifşa ettiklerinin farkında değiller” dedi.

Stanford Üniversitesi İşletme Enstitüsü'nde örgütsel davranış alanında doçent olan Kosinski, “İnsanların siyasi yönelimlerinin ve dini görüşlerinin korunması gerektiğini biliyoruz. Geçmişte herhangi birinin Facebook hesabına girip örneğin siyasi görüşlerini, beğenilerini, takip ettikleri sayfaları görebiliyordunuz. Ancak yıllar önce Facebook bunu kapattı." diye konuştu. Kosinski, "Facebook size fotoğrafları gösteriyor ve çalışmamızın gösterdiği şey, bunun aslında bir dereceye kadar size siyasi yöneliminin ne olduğunu söylemekle eşdeğer olduğudur.” dedi.

TEHDİT EDİCİ

Çalışma için katılımcıların görüntüleri kontrollü bir şekilde toplandı. Katılımcılar, siyah bir tişört giydi, tüm mücevherlerini çıkardı ve yüzlerini tıraş ettiler. Ardından, yüz tanıma algoritması VGGFace2 görüntülerini inceledi. Yazarlar, bulgularının "akademisyenlerin, kamuoyunun ve politika yapıcıların yüz tanıma teknolojisinin kişisel mahremiyete yönelik potansiyel risklerini fark etmeleri ve ele almalarının aciliyetinin" altını çizdi. Çalışmada, "Bulgularımız, yaygın biyometrik gözetim teknolojilerinin daha önce düşünülenden daha tehdit edici olduğunu göstermektedir" şeklinde uyarıda bulunuldu.