Emeklilikte İntibak Yasasına Takılanlar (EİT)

A -
A +

Emekliler açlık sınırının altındaki maaşlarla geçinmek zorunda. Ülkemizde 8 Eylül 1999 öncesinde sigortalı olanlar, 8 Eylül 1999 ile 30 Nisan 2008 arasında sigortalı olanlar ve 30 Nisan 2008 sonrasında sigortalı olanlar olmak üzere üç farklı sistem uygulanıyor.

 

Bu üç sistem arasında çok ciddi gelir adaletsizliği var. Bu farklı sistemler nedeniyle maaşlar arasında ciddi uçurumlar var. Verilebilecek bir kanun teklifi ile emekliler arasındaki gelir adaletsizlikleri ciddi oranda giderilebilir.

 

2008 sonrası için çalıştıkça düşen emekli aylıklarının düşmesinin önüne geçilmeli. Bugün Türkiye’deki emekli sayısı 16 milyonu aştı. İntibak Yasası teklifinin yasalaşması hâlinde 2000 yılı sonrası emekli olan 10 milyona yakın intibak mağduru bu düzenlemeden faydalanabilecek. Güncelleme katsayısı %30’dan %100’e çıkacaktır. Böylece kök maaşı 9.000 lira olan bir emeklinin maaşı yaklaşık 30.000 lira olacak.

 

Sayın Cumhurbaşkanı 2024’ü Emekli Yılı ilan etmişti. Milletin yetki verdiği milleti yönetenler; emeklinin onurunu rencide etmeden kanun ile emeklinin hakkını teminat altına almalı. Çünkü insan onurunu kırıcı bir şekilde kök maaşları çok düşük. Emekliyi, yetkiyi ele geçirenlerin iki dudağı arasındaki rakama hapsetmemeli. Seyyanen zam verdi mi, verecek mi diye emekli artık düşünmemeli. Emeklinin hakkı yasal teminat altına alınmalı.

 

Bir araştırmanın 2024 Şubat ayı sonucuna göre; Ankara’da yaşayan dört kişilik bir ailenin sağlıklı, dengeli ve yeterli beslenebilmesi için yapması gereken aylık gıda harcaması tutarı (açlık sınırı)  16.257,18 TL’ye, gıda harcaması ile giyim, konut (kira, elektrik, su, yakıt), ulaşım, eğitim, sağlık ve benzeri ihtiyaçlar için yapılması zorunlu diğer aylık harcamalarının toplam tutarı ise (yoksulluk sınırı) 52.954,98 TL’ye, bekâr bir çalışanın ‘yaşama maliyeti’ de aylık 21.189,34 TL’ye yükseldiği bir ortamda emekli maaşı hiç olmazsa yoksulluk sınırının %50 üstünde olabilmeli. Bir haneye 2 asgari ücret giriyorsa bu hanenin geliri yoksulluk sınırının üstünde olabilmeli. Asgari ücret tespiti de emekli maaş tespiti de artık bu yoksulluk sınırı kıstası üzerine otomatiğe bağlanmalı. Saygılarımla...

 

     Adem Toprak

 

 

 

 

 

Ne derler; “eden kendine edermiş”

 

 

 

Ne dermiş eskiler? "Eden kendine eder..."

 

Her yaşanandan ders çıkarmak ise maksat hatayı başkalarında aramayalım. Hatayı kendimizde bulmadıktan sonra hatadan kurtulmamız mümkün olmaz bunu bilelim. Yenile yenile yenmeyi öğrenenlerden ibret alalım. Arkasında millet olmayan hiçbir girişimin hiçbir hareketin başarılı olamayacağına inanalım.

 

"Ne ararsan ara, kendinde ara" diye söylemiş atalarımız. O hâlde düne kadar hep sizi bağrına basan millet ne oldu da yönünü sizden çevirdi? Burada hata, yönünü çevirende midir? Yoksa onun yönünü çevirmesine sebep olan hatalı tutum ve davranışlarınızda mıdır?

 

Bence memura verdin de verdin verdin de verdin... Ne oldu? Sana destek veren ne kadar çıktı? Diğer taraftan pandemiden beri esnafa ve emekliye vurdun da vurdun... Onlar da gitti verdi sağa sola...  Ne oldu? O kadar yazdık yanlış yapılıyor diye. Kamu ile özel sektör arasındaki makas bu kadar açılmasın diye. İnşallah mesaj alınmıştır ve önümüzdeki dönemde esnafın da memurun da sesine ses olunur, derdine çare bulunur. Vaki olanda hayır vardır...

 

     Ayhan Gonca

 

 

 

 

 

En azından önce yorumları okuyun!

 

 

 

“Feridun Ağabey, son zamanlarda sosyal medya hesaplarıyla gerek kendimiz sayısız paylaşımları izliyoruz gerek bize eşimizden dostumuzdan tavsiye olarak yine sayısız denecek kadar paylaşım geliyor. Bu paylaşımlarda aklınızda bulunsun tarzı akla hayale gelmedik öneriler tavsiyeler yapılıyor. Şunu yaparsanız bunu yaparsanız türü görüntülü anlatımla video paylaşımları yapılıyor. Bunlar bizim hayatımızda ne kadar belirleyici olmalı? Her paylaşılanı deneme imkânımız olmuyor ama kafamız bilgi çöplüğüne dönüyor. Bu konuda bir tavsiyeniz olur mu?” diyen Ankara’dan “Ev Hanımı” rumuzuyla yazan okuyucumuz, elbette her paylaşımı denemeniz imkânsızdır ama asıl riskli olanı paylaşımı deneyebileceğinizi zannettiklerinizdir. Bu konuda inanılmaz bir bilgi kirliliği vardır. Hatta muziplik olsun diye, hiç alakasız paylaşımlarla yönlendirmeler yapılabilmektedir. Eğer merakınızı çekip ilgilendiğiniz bir paylaşımı siz de denemek veya evde yapıp uygulamak istediğinizde danışabileceğiniz bilge bir yakınınız var ise mutlaka onunla fikrinizi paylaşın. Eğer bu şekilde danışabileceğiniz bir bilge kimse yok ise denemeden önce en azından altta yazan yorumlara mutlaka bir göz gezdirin. Bir de aynı konuda farklı yerlerde farklı kimselerin bir paylaşımı olmuş mu? Olmuşsa ne gibi bir paylaşım yapmış, kıyaslayın. Hele de yapılan tarif veya deney evinizde bulunmayan alet edevat ile paylaşım yapılıyorsa fayda yerine zarar verebileceği düşüncesiyle denemeden önce en az iki defa risklerini hesap edin. F.A.

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.