Bu nasıl davaya sahip çıkmak?

AK Parti’de bir zamanlar iyi görevdeyken ya da iyi konumdayken ağzını açmayanlar vardı. Üç dönem vekillik yapanlar, belediye başkanlığı koltuğunda oturanlar oldu. Ne zaman ki o koltuk gitti, eleştiriler de başladı. Medyada da böyle tipler çoktur. Ancak siyasiler daha fazla. Bunlardan bazıları da muhalif medyaya konuşuyorlar. Onlardan biri de AK Parti’de üç dönem Gaziantep’in Şehitkamil ilçesinde belediye başkanlığı yapan Rıdvan Fadıloğlu.

 

Aslında Fadıloğlu bir prototip! Üç dönem yani 15 sene AK Parti’den belediye başkanı seçilmiş ve son seçimde CHP’li rakibi Umut Yılmaz’a kaybetmiş. Sonra soluğu gidip Saygı Öztürk’ün yanında almış. Ona konuşmuş. Demiş ki: “Aslında ben aday olmak istemedim ama zorla yaptılar.” Yahu kim zorla aday yapılır. 15 sene zorla olmadın da, son seçimde mi oldun? Aday olmak istemeyen birini zorla kim aday yapar? Kaybetmese böyle mi diyecekti? Asla. 

 

Rıdvan Fadıloğlu öyle şeyler söylüyor ki, insanın havsalası almıyor. Mesela aslında ben CHP’li değilim demeye getirmiş.

 

“Hiçbir zaman politize olmadık. Bunu CHP’li arkadaşlarım da gayet rahat söyler. Benim anne tarafım CHP’lidir. Dayım hâlâ AKP’ye oy vermiş bir adam değildir.” Ya arkadaş, dayın oy verse günaha mı girecek? Niye AK Partili olmak vebalı gibi konuşuyorsun? Bu nasıl mantık! Rıdvan Bey'in durumu zenci olmaktan utanan Michael Jackson gibi... İnsan şu lafları etmeye utanır. Madem CHP’lisin, git orada siyaset yap. 

 

Peki Rıdvan Bey seçimleri kaybetmeyi kime bağlıyor dersiniz? Tabii Sayın Cumhurbaşkanımıza. “Ben partizanlık yapmadım, kurumsal bir yapı oturtmaya çalıştım. Benim seçimi kaybetmemin sebebi adaylık istememe noktasında sonuna kadar mücadele ettim ve genel hükûmet politikasından.”

 

“Ben seçimleri kazanırdım ama hükûmet kötü yönetti ülkeyi ondan kaybettim” demiş. O zaman Fatma Şahin, Gaziantep Büyükşehir’i ya da Mehmet Tahmazoğlu, Şahinbey ilçesini nasıl kazandı? Rıdvan Bey hatayı kendinde arayacağına suçu hükûmete atmış. 

 

Seçimi niçin kaybettiniz sorusuna şöyle cevap vermiş:

 

“Kaynakları verimli kullanmakla ilgili ben popülizm yapmadım, yapmam da. Gaziantep özelini incelerseniz hem Büyükşehir, hem Şahinbey Belediyemiz Türkiye de olmadık popülizmi yapan belediyeler. Umreye götürmeden tutun, Anayasa Mahkemesi tarafından üniversite öğrencilerine burs verilmesi yasak olmasına rağmen buna dolaylı kaynak aktarılıyor. 200 bin adet bisiklet dağıttılar. İnsanlarımızın sadaka kültürü ile yetiştirilmesine karşıyım. İnsanların sistemde onurlu bir şekilde yetişmesinden yanayım. Belediyeden bunu alıp da 800 liraya satan insanlar görürsünüz. Ben ise önünde kuyruk olan kütüphane yaptım.”

 

Fatma Şahin ve Mehmet Tahmazoğlu’na laf atıyor. Öğrencilere burs verilmesini eleştiriyor. Umreye insan götürülmesinin nesi yanlış? Bisiklet dağıtılmasını yanlış bulmuş. Rıdvan Bey, yerinize gelen Umut Yılmaz ne yapmış gördünüz mü? Bisiklet dağıtmaya başlamış. Hani eleştiriyordunuz ya? 

 

AK Parti açısından en tehlikeli tipler, Rıdvan Fadıloğlu gibiler... Zorla aday yapılmadığını herkes biliyor. Seçimi kaybetmesinin hatasını kendinde aramıyor. Seçimden sonra gidip muhalif medyaya konuşuyor ve hükûmete laf çakıyor! AK Partili olmaktan utanan biri... Valla böylelerine Erdoğan ne yapsın? 

 

Eğer parti temizlenecekse önce böyle isimlerden başlasın. İnsan artık hayret de edemiyor...