Havalimanında üçüncü buluşma ne diyor?

Sesli Dinle
A -
A +
Mitinglerin seçmen tercihine bir etkisi var mıdır bilmiyorum. Ama şurası kesin: Seçimin sonucu miting alanlarından belli olur. Bilhassa da İstanbul mitinglerinden.
 
CHP cumartesi Maltepe'deydi. Ne var ki altı parti genel başkanı, iki belediye başkanı bir önceki aday Muharrem İnce kadar ancak insan toplayabilmişti.
 
Cumhurbaşkanı Erdoğan, 2019'da metal yorgunluğundan bahsetmişti. O yorgunluk sandığa yansıdı. İstanbul ve Ankara büyükşehir belediyeleri çeyrek asır sonra CHP'ye geçti.
Erdoğan, dün Atatürk Havalimanı'ndaydı. Gezi olaylarından sonra Kuzey Afrika dönüşü yüz binlerce kişi tarafından karşılandığı, insanların 15 Temmuz gecesi uğruna milletin fevc fevc aktığı Atatürk Havalimanı'nda yüz binlere seslendi.
Meydanlara bakılırsa metal yorgunluğundan eser kalmamış. Teşkilat da canlı seçmen de. Dün gözlerimizle gördük.
AK Parti'nin "yüzyılın mitingi" dediği tarihî buluşmada etkileyici bir atmosfer vardı. Ellerinde bayraklarla alana gelmek isteyenler yollarda uzun araç kuyrukları oluşturmuştu. Alana çıkan bütün yollar kilitlenmişti. Gazete binamız Atatürk Havalimanına çok yakın. İki üç kilometreyi çıkamadık. Çaresiz yürüdük.
 
Daha yollarda bile etkileyici atmosfer vardı. Kimi Türk bayrağı almıştı eline kimi Azerbaycan bayrağı. Davullar zurnalar düğün havasını andırıyordu.
 
Alana ulaştığımızda ise bizi daha coşkulu bir manzara bekliyordu. Başı açığı, başı kapalısı, sakallısı, küpelisi, cübbelisi kısa eteklisi gelmişti... Maltepe’nin dokuz katı alan dolmuştu. Cumhurbaşkanı 1 milyon 700 bin kişinin geldiğini açıkladı.
 
Mitingi aralarında muhaliflerin de bulunduğu bir basın ordusu takip etti. Meslektaşlarımızla sohbet ettik, herkes böylesi bir mitingi ilk defa gördüğünde mutabık kaldı.
Peki neydi bu manzaranın esbabı ve esrarı?
Elinde bayrakla alana giden bir kişi yandakine şöyle sesleniyordu: Bu, vatan savunması.
Görünen o ki; millet 'ekonomi önemli ama yapılanlar ortada' diyerek teröre payandalık yapanlara Atatürk Havalimanı'nda yine tavrını koydu.

Cin şişeden çıktı!

Batı basını, her seçim öncesi aynı teraneden çalıyor.
The Economist'i, Washington Post'u, Der Spiegel'i, Le Point'i...
Hepsi birden yükleniyor. Ama her seçim onlar için hüsranla bitiyor. Erdoğan hep kazanıyor. Ama bu, dışarıdan bir gözle, dikkate değer tespitler yapmadıkları anlamına gelmiyor.
Hafta içi Yunan Kathimerini gazetesinde bir analiz vardı. Yeminli Türkiye düşmanı Michael Rubin yazmıştı.
Rubin, "yaşlı, sıkıcı ve karizmatik olmayan" Kılıçdaroğlu'nun kazanacağını söylüyor ve "Tehlike Kılıçdaroğlu'ndan sonra gelenlerdir. Erdoğan döneminde yeni nesil Türk siyasetçiler yetişti. Kılıç şakırtılarının genç Türkleri kızdırdığını ve oy kazandırdığını biliyorlar" diyordu.
 
Bizce millet o 'sıkıcı'yı tasfiye edecek. Velev ki ipi göğüsledi diyelim. Erdoğan genç nesillere müthiş bir istikamet çizdi. Cin şişeden çıktı... Büyük güçlü Türkiye'den dönüş yok!

Bir başka cinayet

Ankara'da ekim ayında Onur Şener isimli müzisyen, istek şarkıyı söylemediği için tartıştığı kişilerce öldürüldü. Cinayeti işleyenlerden ikisi Çalışma Bakanlığında müfettişti. Biri de Türk Havacılık ve Uzay Sanayii'nde mühendisti. Ne var ki dengesiz üç kamu çalışanının rezaleti hükûmete kesildi. Manşetler atıldı, nefret tohumları saçıldı. Yurdun muhtelif yerlerinde iktidarın protesto edildiği gösterileri yapıldı. Nümayişlerde "Arkadaşımız yobazların hedefi hâline geldi, suçlu AKP" denildi. Canilerin içip içip taşkınlık çıkarması göz ardı edildi.
Biri çıktı "AKP iktidarının 20 yılda oluşturduğu ahlaki erozyonun, liyakatsiz bürokrasinin sebebi" diye açıklama yaptı. Bir başkası "Bu politik bir cinayettir. Bunlar güçten, hırstan gözü dönmüş rejimin suç ortakları" dedi. Masa'nın milliyetçi görünümlü ortağı partisinin grup toplantısında "Beğenmediği herkese saldıran, hakareti ve iftirayı kendine hak sayan zihniyetin" ürünü diye çemkirdi. AK Parti sözcüsü, süreci yakından dava edeceklerini duyurdu. Kendi hâlinde bir müzisyenin akan kanı, katilleri üzerinden siyasete alet edildi. Sonra müzisyen unutuldu gitti.
Geçen hafta İstanbul Kadıköy'de bir müzisyen tıpkı Onur Şener gibi istek şarkı yüzünden öldürüldü. Serserinin biri, kendi hâlinde çalıp para toplayan sokak sanatçısı Cihan Aymaz'ı kalbinden bıçakladı. Ankara'daki hadise üzerinden iktidarı suçlayanlar, kafayı bu sefer kuma gömdü.
UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.