Türkiye'nin öteki gündemi

Sesli Dinle
A -
A +
Basın toplumun aynası. Kapta ne varsa dışarı o sızıyor.
 
Bazen ülke İstanbul ve Ankara'nın kısır gündemine hapsoluyor.
 
Bunların dışındakiler çok çarpıcı unsurlar bulunmuyorsa öne çıkmıyor.
 
Diğer illerde ise boşluğu yerel basın dolduruyor.
 
Biz de gazete olarak her gün iki sayfamızı bölge haberlerine ayırıyor, yedi bölgede 81 ilimizin haberlerini girmeye gayret ediyoruz. Bu yönüyle en büyük ulusal bölge gazetesiyiz.
 
Türkiye'de bin civarında yerel gazete yayınlanıyor. Bunların sayısı gün geçtikçe azalıyor. Geçen ay Adana'da 105 yıldır yayınlanan "Yeni Adana" gazetesi kapısına kilit vurdu.
 
Küçük şehirlerin gündemi ne, hangi sorunlarla baş başalar merak ediyor; Basın İlan Kurumu'nun internet adresinden yerel gazetelerin manşetlerini okuyorum.

Antalya, Konya, Bursa, Muğla, İzmir gibi bazı illerimizde yerel basın çok canlı. Birçoğu neredeyse her gün manşetinde özel haberiyle çıkıyor.
 
Bilhassa Antalya'da meslektaşlarımız, ulusal basınla yarışır işlere imza atıyor. Bir süre önce Kaş Limanında imar değişikliği gündemdeydi. Yerel gazeteler hep birlikte hücum edip engellediler. CHP'li Büyükşehir Belediye Başkanı ve Kaş Belediye Başkanının da meclis oturumuna katılmadığını ifşa ettiler.
 
İzmir, Adana ve Muğla yerel basınında CHP'nin ağırlığı hissediliyor. CHP'li başkanların açıklamaları sık sık manşet oluyor. Konya ve Bursa'da ise tam tersine, AK Parti öne çıkıyor.
 
Ama her şeye rağmen, yerel basın ulusal basından daha demokratik ve cesur. Yeri geldiğinde siyasileri karşılarına almaktan çekinmiyorlar. Amatör ruhun getirdiği bir hisle, sorunlara işaret ediyorlar.
 
Misal; Karadeniz'de fındık taban fiyatlarının üreticiyi memnun etmediğini, Hatay'da hâlâ susuzluk problemi çekildiğini, İzmir'de Torbalı domatesinin tarlada 2 liraya satıldığını, Marmaris'in kanalizasyonu yapılmadığı için koktuğunu, Adana'da ulaşımın cep yaktığını, Malatya'da yerinde dönüşüm için çarşıya kazma vurulduğunu ama su çıktığını, yerel mecralardan öğrendim.
 
Manşetlerde ortak nokta çiftçinin ürünlerinin para etmemesi, pahalılık ve konut sıkıntısı. Erzurum'u, Gaziantep'i, Sivas'ı, Kahramanmaraş'ı geçtim Çorum'un Sungurlu ilçesinde kiralar bile İstanbul'la yarışıyormuş. Manşetler öyle diyor.
 
Hasılı, yerel basın desteklenmeli ve yaşatılmalı. Ancak yerel basında ciddi bir nitelik sorunu olduğu da vaka. Bunun üzerine de kafa yormalı.

O da Türk değil mi?

Türk Dil Kurumu, geçen ay Türkçe sözlüğe "Türkiyeli" kelimesini eklediği için hedef tahtasına kondu. Kurum, apar topar kelimeyi sildi.
 
On yıl önce ne modaydı oysa! O kelimeyi kullanmak entelektüel sayılmaya eş değerdi neredeyse!!!
 
Neyse... Bu sefer "Türkiyeli" hışmına uğrayan mecra CNN Türk oldu.
KKTC'de Pile köyü Türkiye'nin gündeminde. Lefkoşa hükûmeti köye yol yapmaya çalışıyor. Önceki gün Türk askeri ile BM Barış Gücü arasında gerginlik yaşandı.
 
CNN Türk'te "BM ve Türkiye askerleri karşı karşıya geldi" şeklinde bant yazısı verildi. Kanal linç edildi. Kimisi "Utanç verici bir dil" diye eleştirdi.
Oysa KKTC'nin de askerleri var. Öyle ya, onlar da Türk. Dolayısıyla bunun ayrımı nasıl yapılacak?
 
Zaman zaman kardeş akraba topluluklarının haberlerinde de benzer durum yaşanıyor.
 
Mesela "Türk ve Azerbaycan silahlı kuvvetleri ortak tatbikat yaptı" deniliyor. Azerbaycan Türk değil mi?

Abone/abandone!

Sözcü gazetesinde enteresan bir haber çıktı.
 
"Seçimden önce 'Sözcü' internette en çok aratılan on kelimeden biriymiş ama seçimden sonra haberlerinin görünürlüğü 20-25 milyon seviyelerinden 10 milyonun altına inmiş."
 
Diyorlar ki; Google Sözcü'nün internet sitesine örtülü sansür uyguluyor...
İddiaları bu!
 
Benim tahminim ise şu: Malum kesim, seçim atmosferinde "geliyoruz,
kazanıyoruz, kazandık" haberlerini görmek için Sözcü'ye abandıkça abandı, abone oldu; kaybedince de abandone... Hakikatle yüzleşip terk ettiler. Anlaşılan CHP medyası de heyecan vermiyor artık!

Sağdan soldan...

* Akaryakıta 5 lira birden zam geldiğinde tek satır görmeyen refiklerimiz, 1,5 lira indirimi "büyük indirim" diye pazarlıyor. El insaf.
 
* Türkiye Gazeteciler Cemiyeti "Gazeteciler tutuksuz yargılanmalıdır. Cezaevindeki 21 tutuklu meslektaşımız bir an önce özgür bırakılmalıdır" diye açıklama yapmış. Kimmiş o gazeteciler yazmamışlar. Ben söyleyeyim. En az yarısı PKK üyeliğinden yargılanıyor. 5'i FETÖ iltisakı sebebiyle cezaevinde. Bunlardan birisi yurt dışına kaçmaya çalışırken Yunan sınırında yakalandı...
UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.