Unutmayacağız!

Sesli Dinle
A -
A +

Üzgünüm... Kızgınım... Kırgınım...  Çok öfkeliyim...

 

Bugün yazmak gelmiyor içimden…

 

"İtalyanlara yardım için AFAD değil, Diyanet Vakfı hesapları gönderiliyor" diye yazdılar, yalan çıktı.

 

"Deprem bölgesinde plakasız sinyal kesici araçları dolaşıyor" dediler, yalan çıktı.

 

"Erdoğan, CHP'li belediyeleri aramadı" dediler, yalan çıktı.

 

"Sadece AKP'liler kurtarılıyor" dediler, yalan çıktı.

 

"Barajlar patladı" dediler, kurtarma çalışmasının durmasına yol açtılar, yalan çıktı.

 

"Savcılar mesai bitti diye çalışmıyor" dediler, yalan çıktı.

 

"Nükleer santral patladı" dediler, yalan çıktı.

 

"Suriyeliler kız yurdunu bastı" dediler, yalan çıktı.

 

"Kız yurdu göçtü" dediler, yalan çıktı.

 

"Beş yaşındaki bebeğe tecavüz ettiler" dediler, yalan çıktı.

 

"32 çocuk donarak öldü" dediler, yalan çıktı.

 

"Tsunami olacak" dediler, yalan çıktı.

 

"Yardım toplama programına RTÜK engel oldu" dediler, yalan çıktı.

 

"Akşam 8,5 şiddetinde deprem bekleniyor" dediler, yalan çıktı.

 

"İsrail’den gelen yardım ekibi bekletiliyor" dediler, yalan çıktı.

 

"Üzerinde bira markasının logosu var" diye mont yardımının kabul edilmediğini söylediler, yalan çıktı.

 

"Çocukları kaçırıyorlar" dediler, yalan çıktı.

 

"İnsansız hava araçları kullanılmadı" dediler, yalan çıktı.

 

"Bir Afgan deprem bölgesinde cenazelerin kolunu keserek altınını çaldı" diye yayın yaptılar, yalan çıktı.

 

"Adalet Bakanını protesto eden depremzedeler gözaltına alındı" dediler, yalan çıktı.

 

"Suriyeliler TSK ile çatışıyor" dediler, yalan çıktı.

 

"Bakan kendi otellerini depremzedelere açmıyor" dediler, yalan çıktı.

 

     ***

 

Ülkenin yedide biri yıkılmışken...

 

Bütün haneler cenazeevine dönmüşken...

 

Göçük altında insanlar çıkarılmayı bekliyorken...

 

Kurtarma ekipleri dondurucu soğukta molozlar arasında canlı sesi arıyorken...

 

Kayıp sayısı yetkililerin her açıklamasında biner biner artarken...

 

Üç beden bir battaniyeye sarılıp defnedilirken...

 

Cenazeleri mezarlıklar almazken...

 

Ana evladını, evladı babasını arıyorken...

 

Partili partisiz, rütbeli rütbesiz, yetkili yetkisiz, bebek, genç, ihtiyar birbirinin üzerine devrilmişken...

 

Birileri kavganın, yalanın, talanın içine girdi.

 

Elin İngiltere Başbakanı sıradan bir insan gibi yardım kolisi taşıyıp Türkiye'ye karınca misali yardım gönderiyorken, Türkiye'dekiler yangına körükle gitti.

 

Maalesef bunların birçoğu gazeteciydi...

 

Hani şu 'muhalifler susturulacak' diyerek günlerce tezvirat yaptıkları dezenformasyon yasasına rağmen yaptılar bunu...

 

     ***

 

Türkiye'nin hiçbir döneminde kötülük bu kadar hızlı yayılmadı.

 

Yetişin diye haykıran milletimize umutsuzluk böylesine hiç zerk edilmedi, bozulan psikolojiler bombalanmadı.

 

     ***

 

Eksik yok mu? Çooook!

 

Devlet imtihanda...

 

Hükûmet imtihanda...

 

Vatandaş imtihanda...

 

     ***

 

Ama ar damarı çatlamışlar o imtihanı kaybetti.

 

Unutmak insanlar için nimet, devletler için felaket.

 

Devlet yaraları saracak, yıkılan yerine gelecektir.

 

Vatandaş için unutmak ilaç, çare...

 

Bu zor günümüzde toplumda fay hattı açanları unutmayacağız!

 

Her şeyi unutsak bile...

 

     ***

 

Asrın felaketinde kaybettiğimiz bütün insanlarımıza Allah'tan rahmet, kalanlara sabr-ı cemil dilerim.

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.