Hasan Amca ile demokrasi muhabbeti

A -
A +
Ahmet Yaşar Zengin
Emekli Akademisyen
ahmetyasarzengin@gmail.com
 
Hasan Amca kimdir?
 
Hasan Amca ilk, orta ve lise tahsilini İstanbul’da yapmış. İstanbul Üniversitesinde iktisat okumuş. Bir taraftan da Ankara Üniversitesi Hukuk Fakültesini bitirmiş. ABD’de de işletme konusunda yüksek lisansını, hukuk alanında da doktorasını yapmış. Uzun süre Almanya, ABD ve Fransa’da bürokrat olarak çalışmış. Batı’daki demokrasiyi görmüş hayalî biri… Bu sebeple Hasan Amca ile demokrasiyi konuştuk…
 
-Hasan Bey, uygulanan demokrasileri dikkate aldığımızda birçok demokrasi kuramı ortaya çıkmıştır. Bir ülkenin sosyoekonomik şartlarına, yerleşik devlet yapısına ve siyasi uygulamalarına özgü biçim alan demokrasileri görüyoruz. Demokrasinin çeşitliliğine baktığımız zaman ülkemizde ve dünyada gerçek demokrasi var mıdır?
 
-Bütün dünyada “tam demokrasi” yoktur. Günümüzde, devletin veya siyasi partilerin yönetimini ele geçirmek için demokrasi, bir aparat gibi kullanılıyor...

İNGİLTERE’DE KRALLIK MAKAMI HÂLÂ DURUYOR

Eskiden krallık makamı vardı, padişahlık makamı vardı. Krallık ve padişahlık makamları etrafında toplanan elit (aydın) insanlar, yönetimi ellerinde tutmaya çalışırdı.
 
Demokrasinin beşiği olarak tanınan İngiltere’de, krallık makamı hâlâ duruyor. Demek ki krallıkta demokrasi uygulanabilir…
 
-Hasan Bey, modern demokrasi nedir?
 
-Modern demokrasinin tanımı konusunda Robert Dahl, demokrasinin yaygın bir şekilde kabul gören yedi şartını belirtmiştir. Bir şart da ben ilave ediyorum. Bunlar:
  1. Devlet politikasını yürüten hükûmetin kararlarını, seçilmiş organlar denetlemelidir.
  2. Cumhurbaşkanı, başbakan ve parlamento gibi organlar, seçimle iş başına gelmelidir. 
  3. Yetişkinlerin her birinin, seçimle belirlenen organlara (cumhurbaşkanı, başbakan, milletvekili gibi…) seçilebilme imkânı olmalıdır. 
  4. Baskı altında kalmadan siyasi konularda, vatandaş kendini ifade edebilmelidir. 
  5. Vatandaş veya seçmen, alternatif bilgi kaynaklarına her zaman ulaşabilmelidir. Alternatif haber kaynakları, kanun tarafından korunmalıdır. 
  6. Bütün yetişkinler, belirlenen organların seçiminde oy verebilmelidir.
  7. Vatandaş, siyasi partileri, çıkar gruplarını veya bağımsız kuruluşları şekillendirebilmeli ve yönetebilmelidir.(*)
  8. Halk, cumhurbaşkanını ve milletvekillerini doğrudan seçebilmelidir.
-Modern demokrasiye göre dünyada ve Türkiye’de tam demokrasi var mıdır?
 
-Tam demokrasi yoktur. Demokrasi kavramının temel hedefleri olarak kabul edilen özgürlük ve eşitlik, siyasal temsil, siyasal katılım ve haklar olmalıdır.
 
-Demokrasinin temel hedeflerinin uygulanmasında eksiklik var mıdır?
 
-Çok önemli bir soru sordun. Çünkü bu sorunun cevabı demokrasiyi netleştirecektir. Bu soruya cevap verebilmem için demokrasinin temel hedeflerini hatırlayalım:
  1. Özgürlük ve eşitlik,
  2. Siyasal temsil,
  3. Siyasal katılım,
  4. Haklar,
Özgürlük ve eşitlik: İnsanın veya toplumların her yerde her zaman dilediğini yapması özgürlük değildir… Modern demokrasilerde özgürlükten amaç; herkesin anayasal ve yasal sınırlar içinde kalmak şartıyla başkalarının özgürlüğünü engellemeden istediğini yapabilmesidir…
 
Eğitim, çalışma, sağlık, hayat, haberleşme, hak arama gibi özgürlükler, demokrasiler için vazgeçilmez unsurlardır. Bahsettiğimiz özgürlüklere sınır getiren toplumlarda demokrasiden bahsedilemez.
 
-Hasan Bey, düşünce özgürlüğü ve bu alandaki örgütlenmelere sınırlamalar getirildiği zaman demokrasiler ciddi bir şekilde zarar görür. Bir gazetecinin veya köşe yazarının fikir özgürlüğüne sığınarak bir terör örgütünün düşüncesinin reklamını yaptığı zaman fikir özgürlüğü olarak düşünebilir miyiz?
 
-Uzun süre ABD, Almanya ve Fransa’da kaldım. Batının demokrasi anlayışını yakından tanıma fırsatım oldu. Devletin üniter yapısını zedeleyen veya halkı isyana teşvik eden her türlü fikir özgürlüğü yasaktır… Özgürlüğü tanımlarken bir başkasının özgürlüğünü kısıtlayan fikirler özgür düşünce kavramından çıkarılmıştır…
 
Devletin de özgürlüğü vardır. Örnek: İsveç’te PKK terör örgütü sokaklara döküldüğü zaman bütün emniyet güçleri terör örgütünün faaliyetlerini engeller. Ama PKK vs. terör örgütleri ülkemiz aleyhine yürüyüş veya gösteri yaptığı zaman İsveç’in emniyet güçleri PKK terör örgütünün faaliyetlerini düşünce özgürlüğü kabul ederek koruma altına alır. Burada bir başka ülkenin imhası için demokrasinin kullanıldığını görüyoruz… Batı, kendi içinde demokrasiyi eksiksiz bir şekilde uygularken, dışındaki ülkeler söz konusu olduğunda demokrasiyi baskı için kullanıyor…
 
-Hasan Bey, o hâlde global aktörlerin dünyayı idare etmesi için demokrasiye destek verdiklerini düşünebilir miyiz?
 
-Düşünmeye gerek yok. Az önce verdiğim İsveç örneğinde anlattım. Batı’nın demokrasi anlayışı, çıkarcı demokrasidir…

SİYASAL TEMSİL

Ülkeyi yönetmek için siyasi iktidarı ele geçirme yarışında ideolojiler örgütlenebilmelidir. Her türlü düşünce ve tüm toplumsal katmanlar parlamentoda (meclislerde) veya demokratik platformlarda temsil edilebilmelidir. Temsil ettiği toplumun hak ve çıkarlarını savunabilmelidir. Toplumda örgütlenme, düşünce, basın-yayın gibi temel özgürlükler olmalıdır.
 
-Hasan Bey, milletvekilleri, halkın hak ve çıkarlarını siyasi örgütün liderlerine sormadan savunabiliyor mu?
 
-Savunamıyor. Çünkü milletvekilleri siyasi örgütün liderlerine sorumlu olacak şekilde sistem oluşturuldu. Dolayısıyla milletvekilleri sistemin dışına çıkamaz, çıkarsa siyasi lider aforoz eder… Bu anlayış demokrasi değildir.

SİYASAL KATILIM

Halkın doğrudan seçtiği organlar, siyasi iktidarın uygulamalarına katılmasıdır. Katılmadığı zaman örgütün tabanına hesap verebilmelidir.
Milletvekilleri halkı patron olarak görmüyor. Çünkü sistem böyle kurulmuş… Demokrasi istiyorsak demokrasi lehine sistem değişmelidir…
 
-Hasan Bey Batı’da siyasi katılım ne durumdadır?
 
-Batı Avrupa ülkelerinde toplumsal örgütler, meslek grupları ve çalışanları, değişik düzeylerde ve boyutlarda örgütlenme hakkına sahiptirler.
Örgütler, kendi aralarında birleşip önce federasyon sonra konfederasyonlar oluşturarak büyük ölçekli ve oldukça çok üyeye sahip örgütlere dönüşebilmektedir. Yüz binlerce hatta belki milyonlarca üyeye sahip büyük ölçekli örgütler hem kendi hem de toplumsal problemlerde, varlıklarını hissettirip siyasi iktidar üzerinde baskı oluşturabilmektedir.(**)
Ama bazı toplumsal örgütler hem Batı’da hem de ülkemizde, bazen terör örgütleri ile dayanışma içine giriyor. 14 Mayıs ve 28 Mayıs seçimlerinde söz konusu dayanışmayı gördük. Bu durumda demokrasinin bekası için terör örgütlerine karşı devlet korumalıdır.
 
-Hasan Bey, ülkemizde halk istediği kişiyi milletvekili seçemiyor. Siyasi liderler tarafından halka dayatılan insanlar, milletvekili seçtiriliyor. Demokrasinin hedeflerinden önemli bir ayak yok olmuyor mu?
 
-Dünyada demokrasiyi şekillendirenler halkın yönetime katılmasını istemiyor. Veya seçilen milletvekillerinin halka karşı sorumlu olmasını veya halkın patron olmasını istemiyor.
 
Seçilen milletvekillerinin siyasi liderlere sorumlu olacak şekilde bir demokrasi tanımı getirildi. Bu tanım ise ülkemizdeki siyasiler tarafından da benimsendi... Siyasiler demokrasi diyor ama kâğıt üzerinde yazılan demokrasinin hedeflerine ulaşmak için de özel bir gayret yoktur.
 
-Hasan Bey, 2018 yılında cumhurbaşkanını, halk doğrudan seçebildi. Buna demokrasi diyebilir miyiz?
 
-Siyasi katılım konusunda iki ayak vardır: Halk, cumhurbaşkanını doğrudan seçebilmelidir. Dolayısıyla demokrasinin bir ayağıdır. Aynı zamanda halk, istediği kişiyi doğrudan milletvekili seçebilmelidir. Bugüne kadar her seçimde önümüze sandık koydular. Bu şekilde bizi avuttular. Avrupa’da devlet başkanları halk tarafından seçiliyordu… Bize bu anlayış 2018 yılında geldi… Bunda da ittifakların aday dayatması vardır. Ama demokrasi için pozitif bir adımdır.
 
Gelelim diğer konuya: İktidar, halkın cumhurbaşkanını direkt seçebilmesi için referanduma gitti ve demokraside bir adım öne geçti. Gerçi cumhurbaşkanı adayı konusunda ittifakın dayatması vardır. Ama parlamentonun cumhurbaşkanını seçmesinden çok daha iyidir. Böylece demokrasinin birinci ayağı %70 civarında şekillendi…
 
-Muhalefet de demokrasinin ikinci ayağı için bir şeyler yapabilir.
 
Demokrasinin ikinci ayağında muhalefet, taşın altına elini sokmalıdır. Siyasi partiler, parti tüzüğünü demokrasi lehine düzenleyebilir. Yani halk, istediği kişiyi milletvekili seçebilecek şekilde parti tüzüğünde düzenlemeye gidebilir. Anayasa çalışmalarında iktidar ve muhalefet siyasi partiler yasasında demokrasinin lehinde değişiklik yapabilir.

HAKLAR: (DEMOKRATİK BÜTÜN HAKLAR)

Bu alandaki en kapsamlı kavram insan haklarıdır. “İnsan hakları”; ırk, din, dil ayırımı gözetmeksizin tüm insanların yararlanabileceği haklardır.(***) Avrupa’nın demokrasisinde çoğulculuk esası önemlidir. İslam hukukunda topluma karşı bireyin korunması önemlidir. 
 
Bir insan veya bir toplum, insanların ve toplumların hakkını yiyemez veya insan haklarını yok sayamaz. Din, bu anlayışı kul hakkı olarak ifade ederken günümüzde de bu anlayış, insan hakları diye tanımlanmaktadır. Daha doğrusu dinler, bireyin ve toplumların hakkını korumayı prensip olarak kabul eder.
 
İslam dininde bireyi topluma karşı korumak anlayışı İslâm dininin vazgeçilmez kuralı olduğu gibi demokrasinin de kuralı olmalıdır.
.....
(*) Demokrasinin Küresel Yükselişi, Diamond ve Platlner,1995. 72-73 Çeviri: Türk Demokrasi Vakfı, içinde: Mark F. Plattner, “Demokrasi Anı”, Yetkin Yayınları, Ankara.
Nesrin Demir, Demokrasinin Temel İlkeleri Ve Modern Demokrasi Kuramları, s.600-610
(**) Nesrin Demir, Demokrasinin Temel İlkeleri Ve Modern Demokrasi Kuramları, s.600-610
(***) Nesrin Demir, Demokrasinin Temel İlkeleri Ve Modern Demokrasi Kuramları, s.600-610
UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.
Vedat Üzümcü-Sivas20 Ekim 2023 20:49

Değerli hocam, tespitleriniz çok yerinde. Teşekkür ediyoruz. Vatan, bayrak, İslam diyen bir kaleminiz var.Yeni ve yerinde tespitlerinizi büyük bir heyecanla beklemeye ve takip etmeye devam edeceğiz. Başarılı çalışmalar...

Güzel bir yazı .Gerçek bir özgürlüğe kavuşmak dileğiyle 16 Ekim 2023 13:18

Gerçek özgürlüğe kavuşmak dileğiyle

Salih Hakan Atakan16 Ekim 2023 13:13

Üniversiteden Kıymetli Ahmet Hoca’mın yazısını büyük bir keyifle okudum. Elinize sağlık hocam. Devamını bekliyoruz.

Abdülmecit 15 Ekim 2023 19:49

İyi bir anlatım

Mehmet Düzköylü 15 Ekim 2023 18:17

Tespit ve önerilerinizi çok doğru.teşekkür ederim Yeni yazılarınızı bekliyorum

Abdullah Şentürk 15 Ekim 2023 17:42

Sayın Hocam aynen katılıyorum.Teşekkür eder, başarılar dilerim. Selamlar.

Mvl çlk 15 Ekim 2023 17:39

Ahmet bey teşekkür ediyorum yazınız çok aydınlatıcı olmuş

Fatma akgül15 Ekim 2023 17:37

Hayırlı olsun insanı koruyan bir demokrasi temennisi ile.tebrikler

Abdullah Kaya15 Ekim 2023 17:09

Hayırlı olsun Ahmet Bey, kaleminize sağlık.

Yıldırımhan15 Ekim 2023 16:05

Sayın hocam; kaleminize sağlık.