Fenerbahçe’ye hafif rakip

Fenerbahçe’nin sahaya çıkan 11’i ve yaptığı değişiklikler rakibi Kasımpaşa’ya göre çok ağır geldi. Maçın skoru sadece ben yazdırdığımda 2-0’dı ama Avrupa kupası maçından dönmüş bir takım için bu skoru elde ettikten sonra daha fazlası için efor sarf etmenin manası yoktu. Kasımpaşa’da orta saha zafiyeti bu maçın Fenerbahçe lehine rahatça sonuçlanmasının yan faktörlerinden biriydi. En küçük bir katkı yapamadıkları gibi savunmada da kendilerini gösteremediler. 

Dzeko yerini biliyor

Fenerbahçe’de yine bu maçta İsmail ile Ferdi maçın adamları olma etiketine sahiptiler. İsmail her yere yardım yetiştirirken, Ferdi de her iki kanatta da görev alarak rakibin ortada birikebilme ihtimalini kenarlara açarak yok ediyordu. Kaçırdığı gol mü? Eh futbolda onlar olur. Gelelim birinci Fenerbahçe golüne; golden önce Fenerbahçe savunmasının rakip forvetine yaptığı açık bir faul vardı ama Mete Kalkavan bunu es geçerek Dzeko’nun biraz şansa biraz da yerini bilme golüne sanki yardımcı oldu gibi.  

Orada o hareket yapılmaz!

Penaltı golü mü? E tabii savunma olarak hücum eden rakibe o hareketi yaparsanız bu penaltıdır. Ve enteresan penaltıyı Dzeko, Tadic’e bıraktı. Şunu bir daha yazmakta yarar var, Fenerbahçe takımı iki gollü öne geçtikten sonra maçı tırnak içinde halk deyimiyle idare etti diyebiliriz rahatlıkla. Kasımpaşa ev sahipliği avantajını tabii ki böyle bir Fenerbahçe karşısında kullanamazdı. Zaten benim notlarımın arasında da bu yazıyı yazdırdığım dakikalara kadar bir pozisyonu da hemen hemen yok gibiydi.