Kartal yüksek uçtu

Beşiktaş saha dışında ama kendi içinde krizler yaşayan bir takım. Olağanüstü kongre hazırlıkları başkan adaylarının kesin ortaya çıkamamaları, Burak Yılmaz’ın takımın başında olması gibi Beşiktaş kulübünün tarihine hiç yakışmayan oluşumlar tartışmasız takımı etkileyecekti. Zaten etkiliyordu da. Burada altını önemle çizeceğim bir oluşum var; o da bütün bu yaşananların yanı sıra bu maçta stadın Beşiktaş taraftarıyla dolu olmasıdır. İşte Beşiktaş budur dedirtebilecek bir tablo bu. 

Salih niye çıktı?

O zaman maça geçelim… Devre golsüz kapanırken Beşiktaş takımının ayakta kalan futbolcusu, daha doğrusu en etkili oyuncusu, sol arka Zaynutdinov inanılmaz iki şut gösterisi yaparak sivrilen isimdi. Ama tabela değişmedi. İkinci yarıda Beşiktaş bu maçı koparabileceği endişesi yaşamıyor değildi. Hatta yakın dostum Çarşı’daki Gökhan kardeşi ve ailesindeki herkesi uğurlu gelsinler diye maça yollamıştı ama heyecandan titremeye devam ediyordu. Ta ki bir köşe vuruşunda Salih’in kafa golüne kadar. Tabi bu arada özellikle altını çizeyim, ön libero oynayıp hemen hemen hata yapmayan Salih, bir de kilidi açan golü atmasına rağmen acaba oyundan niye alındı? Neyse devam edelim.  

Bir ‘oh’ çekti

Bir kafa golü kazandı Beşiktaş altı dakika sonra Cenk ile. Böylece maçın gidişatı da belli oldu. Ama hemen vurgu yapmak lazım, Sumudica yani Gaziantep’in Rumen hocası, gördüğümüz kadarıyla iyi oyuncuları bulunan ama düne kadar iyi yönetilememiş bu takımı bize daha iyi futbol seyrettirecektir. Ha bu arada altını çizeyim bu Rumen hocaya tavsiyem odur ki, Gradel’i sol önde oynatmak dışında başka bir görevle sahaya sürme. 
Evet Beşiktaş yukarıda da değindiğim gibi yeni iç krizler yaşarken, iyi savunan ve iyi organize olan rakibine karşı bu maçı kazanarak rahat bir ‘oh’ çekti.