Derviş'i zor günler bekliyor

Ekonomi siyasetin baskısından kurtulma mücadelesi veriyor. İki kritik yasa, Bankacılık ve Telekom geçen haftanın en önemli gündem maddeleri büyük uğraşlardan sonra Cumhurbaşkanı Sezer'in önüne getirildi. Bugün-yarın onaylarsa iş bitecek. Koalisyon ortakları MHP ve ANAP tarafından IMF'ye gizlice söz vermekle suçlanan Derviş'in itibarı her geçen gün artıyor. Ekonomik krizden kurtuluş reçetesi siyasilerin bütün engelleme girişimlerine rağmen uygulamaya konuldu. Reel piyasalar bu yapısal değişime güvenerek yeni kampanyalar düzenleyerek destek verdiler. Ancak kamu işçilerine sıfır zam önerilmesi, çiftçiye desteğin tamamen kaldırılması, memura düşük maaş artışı teklifi Derviş'in halk nazarında bugün oluşan güvenini kısa süre içinde eritecek gelişmeler. Tek başına iktidar Yapılan son kamuoyu araştırmalarına göre bugün seçim olsa hiçbir siyasi parti yüzde 10 barajını aşamıyor. Ama Derviş'e olan destek yüzde 40'lara dayanmış durumda. Yani bugün Kemal Derviş bir siyasi parti kursa kesinlikle tek başına iktidara gelir. Ancak seçimlerin normal yapılma zamanına 2 yıl var. Bu hükümet 2 yıl daha iş başında kalacak mı? Türkiye yaşadığı ağır krizlerden sonra yeni bir seçimin maliyetini taşıyabilir mi? İş dünyası Haziran'dan sonra canlanma başlayacağı ümidini taşıyor. Yurtdışından IMF yardımının gelmesinden sonra durum daha da netleşecek. Ancak bize göre, bu yardım Türkiye'ye adımını attığı andan itibaren yani IMF niyet mektubunu onaylayıp parayı gönderir göndermez Derviş'in başında boza pişirilecek. Siyasi destek rafa mı kalktı? Bütün silahları teker teker ellerinden alınan siyasiler Derviş'i neredeyse bir kaşık suda boğacaklar. Sanki adamı Dünya Bankası'ndan çağıran onlar değil... Ülkeyi 14 ay oyaladılar, ardından iki ağır ekonomik krizini içine soktular, sonra kurtarıcı olarak Derviş'i davet edip Devlet Bakanı yaptılar. "Aman bizi kurtar" dediler.. O da "siyasi destek verirseniz bu iş olur" dedi. Ardından bir program açıkladı. Siyasiler "desteğimiz tam" açıklamasını yaptılar. Ve reçete teker teker işleme konuldu. İşte ne olduysa o anda oldu. Siyasiler kendilerine itibar (!) kazandıran bütün yem borularının kapatılmakta olduğunu görünce Derviş'e isyan ettiler. Önce kamu bankalarının görev zararları durduruldu. Ardından bütün fonlar tasfiye edildi. Elde kalan tek fon bütçe. Bütçede de bütün harcamalar açıkça belirlenmiş. Yani hiçbir şekilde delinmesi mümkün değil. İşçi-çiftçi problemi piyasaları sarsacak Derviş'in önünde şimdi yeni problemler var. Bunlardan birincisi 450 bin kamu işçisine verilecek zam oranı. İşçiye ilk 6 ay için yüzde 20 zamda anlaşıldı. Ancak bu rakamın nasıl karşılanacağı henüz belirsiz. İşte Derviş ile Keçeciler ve Oral'ı birbirine düşürecek gelişme. Derviş, "Kaynağı olmayan parayı vermem" diyor. Keçeciler ve Oral "Bulacağız" diyor. Tarım Bakanı Hüsnü Yusuf Gökalp ile Derviş, aynen Öksüz olayında olduğu gibi kapışacaklar. Yeni Şeker yasasına göre şeker pancarı taban fiyatları bu yıl son defa hükümet tarafından belirlenecek. Gökalp yüksek bir fiyat açıklayarak çiftçiyi memnun etmek isteyecektir. Derviş ise Hazine'de bu paranın olmadığını belirtecektir. Bu karşılıklı atışma ya programın delinmesine yolaçacak veya piyasaları temelinden sarsacaktır. Ve son olarak ihale yasası gündeme oturacak. Programda ihalelerin projelendirildikten sonra anahtar teslimi yapılması açıkça yazıldı. Ayrıca "idare ihaleyi yapıp yapmamakta ve dilediğine vermekte serbesttir" ibaresi kaldırılıyor. MHP'li Koray Aydın ile Derviş'in bu konuda ciddi anlaşmazlıklar yaşayabilecekleri kesindir. Kredi muslukları açılıyor Para piyasaları bu hafta IMF'nin yarın yapacağı İcra Direktörleri toplantısına kilitlendi. Verdiğimiz niyet mektubu onaylanırsa kredi muslukları açılacak. IMF'nin bu toplantısından sonra Merkez Bankası faizleri aşağı çekecek. Hazine yarın 3 aylık bir ihale yapıyor. 750 trilyon liralık borçlanmayı hedefleyen Hazine'nin Çarşamba günü 1.6 katrilyon liralık borç ödemesi var. Döviz üzerindeki baskı da IMF'nin 15 milyar dolarlık kaynağı açmasıyla zayıflayacak. Altın fiyatları tahminlerimiz doğrultusunda yükseliyor. Önceki hafta 264 dolar olan Ons, geçen haftayı 269 dolarla kapattı. Bu hafta 272-274 doları görebilir. 24 ayar külçe altının gram fiyatı 10 milyon barajını devirecek gibi görünüyor. Borsa niyet mektubu ve Hazine ihalesinde oluşacak faizlerden sonra kendine bir yön bulacak. Kısa vadede faizlerin inmesi beklenmiyor. IMF'den gelecek yardım şu anda leblebi çekirdek parası gibi bir anda toz olup gidecek. Asıl olan bu yardımdan sonra uluslararası finans çevrelerinin Türkiye'ye gelmesi.. Bu da bize göre siyasetteki istikrarda yatıyor. Biz bu reformu hakettik Türkiye yeni bir devrimin eşiğinde... Siyasi, hukuki ve ekonomik alanda yepyeni bir reform süreci başladı. Siyasetçiler yıllardan beri alışageldikleri yöntemleri terketmek zorunda. Aksi halde kendileri yokolup gidecekler. Ortada bir varlık mücadelesi var. Derviş, uluslararası normları ortaya koyuyor ve "bugün çağdaş ülkeler seviyesine ulaşmak istiyorsak onların kurallarını uygulamamız şart" diyor. Siyasiler buna hem karşı çıkıyor, hem de halk nazarında şu anda mevcut olan yüzde 9'luk desteğin yüzde 3'e inmemesi için "evet" demiş görünüyor. Derviş'e yapılacak her engelleme doları ve faizi patlatacak, borsayı düşürecektir. Aksi halde döviz-faiz yumuşayacak, borsa zirveden zirveye uçacaktır. Yatırımcı, bu gelişmeyi dikkatle takip edip gideceği yolu belirlesin.