Ediz Hun: Çatı katım hayran mektubu doluydu

Yeşilçam’a 1963 yılında “Genç Kızlar” adlı filmle adım atan sanatçı Ediz Hun, hem sanatçı hem çevreci kimliği ile Türk halkının kalbinde taht kurdu... Gazetemizde uzun süre yazarlık yapan ve ‘Yeşil Sayfa’yı hazırlayan ünlü oyuncu aynı zamanda Ekoloji Uzmanı... Yeşilçam’ın yakışıklı jönü Hun, Türk sinemasını MAG dergisine anlattı. İşte usta sanatçıdan satır başı açıklamalar...
∂ 1963’te tatilimi geçirmek üzere İstanbul’a gelmiştim. Acar Film’in Genel Müdürlüğünü yapan Sabahattin Sürmeli, babamın arkadaşıydı. Beni görünce, Türk sinemasını anlattı. Güzel kızlarla da tanışma düşüncesiyle müsabakalara girip şansımı denemek istedim. Dediler ki: “İlk elemeyi kazandınız.” İkincisinde altı filmlik anlaşma imzalattılar. İlk film çok iyi iş yapınca kendimi bu piyasanın içinde buluverdim. Berna ile tanıştığımız dönemde, iki odalı çatı katımın tamamı hayran mektuplarıyla doluydu. 
∂ 1963’teki ilk filmimden sonra 1975’e kadar 130 film çektim. 1975’ten sonra sinema kötü yönde ilerlemeye başlayınca 1 yaşındaki kızımla Norveç’e gidip tekrar üniversiteye başladım ve Norveç Oslo’da Biyokimya bölümünü 2. olarak bitirdim.
∂ 1969 yılının Aralık ayıydı... Bir gün evde otururken kapı çaldı, açtığımda üç genç kızla karşılaştım... Türk Hava Yollarında hosteslermiş, genel müdürleri beni baloya davet ediyormuş. Hemen telefonlarını aldım ve daha sonra Berna’yı aradım: “Katılamıyorum, özür dilerim” dedim. “Tamam, rica ederim” dedi. Bakışları çok derindi, gözlerinin içi gülüyordu... Sonra tekrar aradım, tekrar aradım... Ve 3 Ocak 1973’te evlendik. 
∂ Dizi, film projeleri var fakat kendimi seyircime karşı sorumlu hissediyor olmam sebebiyle içinde olacağım her projede seyircinin beni yine beğenmesini isterim.