Left
Lamba

HAYIRLI RAMAZANLAR

__:__:__
Lamba
Right

Kapris değil hastalık

Düzenleyen:
Kapris değil hastalık

SAĞLIK Haberleri

Bazı hekimlerin bile “kadın kaprisi” olarak değerlendirdikleri yaygın ağrı sendromu olan fibromiyalji hastalığı neredeyse her 10 kişiden birini etkiliyor. Kadınlarda daha sık görülüyor ama hastaların üçte birinin erkek olması, fibromiyaljiyi aslında bir toplum sağlığı problemi hâline getiriyor.

Ziyneti Kocabıyık

Gece uykuya dalmakta zorlanıyorum, sabahları yataktan dayak yemiş gibi kalkıyorum. Bir süre sonra alışıyorum ama günüm adeta bir sis perdesinin ardında geçiyor. Belim boynum ağrıyor. Bunun için kaç doktor dolaştım. Çoğu MR raporuna baktı ve fizik tedavi yazdı. Sırtımı delik deşik eden iğne tedavileri ile boynumu daha çok zorlayıp daha fazla ağrı hissetmeme sebep olan tedaviler gördüm. Ben ağrıdan ölürken ‘Sizin de her yeriniz ağrıyor’ diye eleştiren hekimler oldu. Eskiden aktif spor yapan mutlu bir biriydim, şu anda hayattan soğumuş, iş kaybı yaşayan, mutsuz bir insanım. Ayda en az 500 TL hastane parası veriyorum. Çözüm sıfır… En son psikoloğa sevk edildim. Yazılan ilaçlar baş dönmesi, bulanık görme, çarpıntı, mide bağırsak hastalıklarını miras bıraktı…
AĞRI DUYGUSU BOZULUYOR
27 yaşındaki bir fibromiyalji hastasının cümleleri bunlar. Hastalığın adı yabancı ama yaşananlar çok bildik. 
Fibromiyaljinin romatizmal hastalıklar içinde en sık görülen ikinci hastalık olduğunu söyleyen Türkiye Fiziksel Tıp ve Rehabilitasyon Derneği Genel Sekreteri Prof. Dr. Deniz Evcik toplumda görülme sıklığının yüzde 0,5 ile 5 arasında değiştiğini belirterek, bugün için sebebinin tam olarak bilinemediğini anlatıyor. Prof. Dr. Evcik “Hastalıkla ilgili bilinen tek şey ağrının düzenlenmesi ve algılamasında bir bozukluk olduğudur. Fibromiyaljili hastalarda, beyinden ağrı bilgisi ile uyumlu olarak salgılanması gereken serotonin ve noradrenalin yeteri kadar salgılanmamaktadır. Bu maddeler ağrı bilgisi beyine ulaşana kadar onları silmekten sorumludur. Gelen ağrı bilgisi yeteri kadar silinemediği için bu kişiler ağrıyı daha yüksek şiddette algılar. Bu durum özellikle uzun süre ağrı çeken kişilerde, ağrıya depresyon da eklendiğinde daha şiddetli hissediliyor” diyor. 

YATAKTAN SÜRÜNEREK Mİ KALKIYORSUNUZ?

Türkiye Fiziksel Tıp ve Rehabilitasyon Derneği İkinci Başkanı Prof. Dr. Dilşad Sindel, kişiyi bitkin düşüren, adeta “yataktan sürünerek kalkmasına” yol açan fibromiyaljiyi şöyle tarif ediyor:
“Bu bir ağrı hastalığı ama problem sadece ağrı değil. Beraberinde kişiyi rahatsız eden birçok durum da görülüyor. Eğer dişlerinizi sıkıyorsanız, gece dişlerinizi gıcırdatıyorsanız; ara sıra bel ağrılarınız, bağırsaklarınızda gaz ağrısı, kabız ve ishal ataklarınız oluyorsa;  ‘stres bağırsaklarımı etkiliyor’ diyorsanız; yorgunluk halsizlik, bacaklarda, yanmalar, uyuşmalar, sızlamalar oluyorsa; alerjik bir bünyeniz ve yemek borunuzda yanma varsa;  ‘hızla kalktığımda başım dönüyor, çarpıntılarım oluyor’ diyorsanız  ya da ‘idrarda yanma hissediyorum, ara göğüs ağrılarım oluyor’, ‘kafamı toplayamıyorum mutfağa gidiyorum niye gittiğimi unutuyorum’ diyorsanız fibromiyalji hastası olma ihtimali çok yüksek” diyor. Fibromiyalji ağrısının karakterinin diğer ağrılardan daha faklı olduğunu anlatan Prof. Dr. Sindel, “Ağrı, vücudun her tarafında dolaşır. Daha çok boyun, omuz, sırtta başlayıp kollara, göğsün ön duvarına, kalçalara, bacaklara yayılabilir. Stresle, yorgunlukla, nemle, soğukla artar. Bazen ağrıya gün içinde düzelen sabah tutukluğu da eklenebilir. Uyku şikayetleri önemli belirtilerdendir. Hastalar uykuya dalmakta zorluk çeker ve gece boyunca da sık sık uyanırlar.  Hasta gece uyusa olsa bile sabah yorgun kalkar. Konsantrasyonu düşüktür, dikkatini toplamada zorluk çeker” diye açıkladı.

Risk faktörleri nelerdir?

 

Prof. Dr. Deniz Evcik, bilimsel olarak ispatlanmasa bile genetik faktörler, hormonal bozukluklar, bağışıklık sistemi bozuklukları, stres ve mutsuz iş-aile hayatı gibi psikolojik sebeplerin ağrı duygusunu artırdığını da söyleyerek risk faktörlerini şöyle sıralıyor:
¥ Kadın olmak
¥ Yaşın ilerlemesi
¥ Omurgaya yönelik travmalar, trafik kazaları
¥ Geçmişte ve yakında geçirilmiş enfeksiyonlar
¥ Çocukluk döneminde yaşanan fiziksel ve psikolojik şiddet
¥ Boşanma, terk edilme, işle ilgili stres, aşırı mükemmeliyetçi kişilik yapısına sahip olmak

NASIL TEŞHİS EDİLİR?

Şikâyetler 3 ay sürmeli

Fibromiyaljinin teşhisini kolaylaştıran laboratuvar testi, görüntüleme metodu olmadığı için hastalar genellikle doktor doktor dolaşıp dertlerine çare arıyorlar.  Prof. Dr. Evcik “Genellikle şikâyetleri dinleyerek ve ağrı kriterlerini değerlendirdiğimiz bir anketle teşhisi koyarız. Bunun için şikâyetlerin en az 3 aydır devam etmesi ve bel, kol, bacak, kalça, göğüs bölgelerinden en az dördünde ağrı hissedilmesi gerekir” dedi. 

TEDAVİSİ VAR MI?

Egzersiz ağrıyı azaltır

Fibromiyaljinin tedavisinin çok yönlü olarak devam ettirilmesi gerekir. Ağrının yönetilmesini sağlayan ilaçların yanı sıra egzersiz, kaplıca tedavileri, manyetik alan tedavisi ve beslenmenin düzenlenmesi fibromiyalji hastasının hayat kalitesini yükseltir. Özellikle egzersiz tedavide önemli bir rol oynar. Egzersizler kas gücünü korur, uykuyu düzenler, endojen- endorfin salgısını artırır ve depresyonu azaltır.

Ağrıyı azaltan ve artıran yiyecekler

Türkiye Fiziksel Tıp ve Rehabilitasyon Derneği Başkanı Prof. Dr. Ayşegül Ketenci, yiyeceklerin ağrı hissine etkisini şöyle anlattı:
MAYALI YİYECEKLER
“Normal şartlarda ağrının oluştuğu bölgede kimyasal bir reaksiyon meydana geliyor. Bu kimyasal reaksiyon, ara maddelerle beyne iletiliyor. Ağrının yüksek oranda algılanması bu maddelerin salgılanma miktarı ile ilgili. Yediklerimizin içinde ya bu maddeler ya da bu maddelerin beyne daha yüksek iletilmesini sağlayan aracılar; özellikle mayalar, aspartam, soya sosu, parmesan peyniri, eski kaşar gibi gıdalarda yer alan aminoasitler ağrının beyine daha fazla iletilmesine ve daha yüksek şiddette hissedilmesine sebep olur.”

 

NE YİYELİM?

¥ Kiraz, çilek, brokoli, ıspanak, lahana gibi antioksidan sebze ve meyveler ¥ Haftada en az 1 

defa 75 g balık. ¥ Kuru fasulye ¥ Ödem atan fındık, fıstık, ceviz badem ¥ Zeytinyağı ¥ Baharatlar ¥ Tam tahıllı ekmek, bulgur ¥ Sarımsak zencefil, zerdeçal
¥ Yarım yağlı süt

 

NE YEMEYELİM?

¥ Salata sosları ¥ Fazla kahve ¥ Aspartam içeren tatlandırıcılar ¥ İşlenmiş kırmızı et (salam, sucuk, sosis) ¥ Tam yağlı süt ¥ Gece büyüyen patlıcan, domates, biber, patates bazı hastalarda ağrıyı tetikler ¥ Tam yağlı süt 

Düzenleyen:  - SAĞLIK
UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.
Sonraki Haber Yükleniyor...