Left
Lamba

HAYIRLI RAMAZANLAR

__:__:__
Lamba
Right

Soğuk algınlığı ve gripten korunmanın 10 yolu (Grip Olunca Ne Yapmalı? Gribe İyi Gelen Besinler)

Düzenleyen:
Soğuk algınlığı ve gripten korunmanın 10 yolu (Grip Olunca Ne Yapmalı? Gribe İyi Gelen Besinler)

SAĞLIK Haberleri

Soğuk algınlığı ve gripten korunmanın yolları, grip olunca ne yapmalıyız, gribe iyi gelen besinler neler? sorularının cevaplarını bu haberde bulabilirsiniz. Hava sıcaklıklarının düşmesi ve küresel ısınmadan kaynaklanan ani sıcaklık değişiklikleri bünyemizi olumsuz etkiliyor. Bu olumsuzluğu takiben de zayıflayan vücut direnci virüslerin hedefi haline geliyor. Peki bu durumlarda ne yapmalı? İşte haberimiz...

Grip ve soğuk algınlığından korunmanın yolları, grip olunca yapılması gerekenler, gribe iyi gelen besinler özellikle bu günlerde en çok aranan başlıklar arasında yer alıyor. Hava sıcaklıklarındaki düşüşün ardından grip vakalarında artış görülürken, konuyla ilgili değerlendirmelerde bulunan Dr. Fevzi Özgönül, "Kış mevsimi ile birlikte Akciğerde çoğalıp zatürreye yol açıp başka hastalıklara da zemin hazırlaması nedeniyle gribin, özellikle 65 yaş üstü kişilerde, akciğer, kalp, böbrek, karaciğer ve şeker hastalığı olanlarda ve kanser tedavisi görenlerde ve bağışıklık sistemi tam gelişmediği çocukluk döneminde ölümcül olabilir" diye konuştu.

GRİPTEN KORUNMANIN 10 YOLU

Uzmanlar tarafından her sene farklı şekillerde görülen gribin, bu kış çok daha çetin geçeceği ve hatta uzun süre de geçmeyeceği uyarıları yapılıyor. Ancak yeterli vitamin takviyesi ve birkaç günlük pratik ile girbe yakalanmamak veyahut hafif atlatmak mümkün. 

Dr. Fevzi Özgönül, gripten korunmak için uyulması gereken 10 kuralı şöyle sıralıyor;

1- En etkili yol grip aşısı olmaktır. Özellikle yukarıda belirttiğimiz risk grubunda olan kişiler mutlaka aşılanmalıdır.

2- Aşı yapılması sadece gribe karşı koruma yapmayacak aynı zamanda grip sonrası gelişebilecek diğer hastalıkların (Bronşit ve zatürre gibi) gelişmesi de önlenmiş olacaktır.

3- En iyi ikinci koruma yöntemi sağlıklı beslenmektir. Sağlıklı beslenmek dediğimizde hemen aklımıza bol salata, meyve gibi yiyecekler gelebilir. Fakat özellikle kış aylarında bağışıklık sistemimizi güçlendirmek için hem bitkisel hem de hayvansal proteinlerden beslenmemiz gerekecektir.

4- Bağışıklık sistemimizi güçlendirmek için C vitamini ve özellikle çinko yönünden zengin gıdalar ile beslenmek gerekir. Limonlu ve zeytinyağlı salatalar ve özellikle taze portakal ve mandalina mükemmel bir C vitamini kaynağıdır. Çinko için ise Ispanak, kuzu ve sığır eti, badem, mantar, kabak çekirdeği, susam, fasulye, kuru fasulye, bezelye, kabak, hindi eti ve tavuk göğüs eti tüketebiliriz.

Soğuk algınlığı ve gripten korunmanın 10 yolu (Grip Olunca Ne Yapmalı? Gribe İyi Gelen Besinler)

5- Grip en çok soluduğumuz havadan geçer. Bu nedenle havalandırması yetersiz ve çok kalabalık ortamlardan uzak durmamız bizi gribe karşı koruyacaktır.

6- Gribin bulaşmasının bir diğer yolu da ellerimizdir. Özellikle dışarıda dolaşırken veya bir mağazada, alışveriş merkezinde gezinirken, ellerimizle dokunabileceğimiz nesnelere (asansör düğmesi, merdiven tutacakları, kapı kolları, yaslanılabilen duvar gibi yüzeyler, duraklarda bulunan direkler gibi) dokunmamaya özen gösterelim veya dokunacaksak elimize bir peçete alarak onunla dokunmak ve sonrasında bu peçeteyi hemen çöpe atmak iyi olacaktır. Hastalığın en sık eller ile bulaştığını unutmayalım ve dışarıdayken ellerimizi asla ağız ve burun bölgesine götürmeyelim. Götüreceksek mutlaka temiz bir kağıt peçete kullanalım.

7- Ellerimizi sık sık yıkamaya çalışmalıyız ve çalıştığımız yerde kendimize özel bir bardağımız yoksa tek kullanımlık bardakları tercih etmemiz mikropların bulaşmasını engelleyecektir. Ayrıca çalıştığımız ortamda kullandığımız kalem gibi kırtasiye malzemelerine de itina ile yaklaşmalıyız. Mümkünse kendimize özel olanlarını sadece kendimiz kullanmaya gayet etmeliyiz.

8- Yolda karşılaştığımız yakın tanıdığımız bile olsa arkadaşlarımızla asla yakın temas kurmamamız gerekir. Çünkü o bizim hasta olup olmadığımızı ne de biz onun hasta olup olmadığını bilmiyoruz. Siz sarılmak için hamle yaparsanız, karşınızdaki kişi hasta bile olsa bazı durumlarda nezaketen kendini geri çekemeyebilir. Bu durumda hastalık kendiliğinden yayılmaya olanak bulur.

9- Başkalarının sağlığı için eğer hapşıracak veya sümküreceksek mutlaka temiz kağıt bir peçete kullanıp bunu da hemen çöpe atmamızda yarar vardır.

10- Kış aylarında giyim tarzımız da vücut direncimizin düşmesine neden olabilir. Bu nedenle ne derece zor olsa bile kapalı ve sıcak bir ortama girdiğimizde üzerimizdeki fazla olan palto ceket gibi giysileri çıkararak dışarı çıkarken de bunları giyerek vücudumuzun lüzumsuz yere terlemesine veya soğukta kalmasına müsaade etmemeliyiz.

GRİBE İYİ GELEN YİYECEK VE İÇECEKLER NELER?

Haşlama balık, tavuk suyu, haşlama tavuk, tavuk ve sebze çorbaları, portakal, greyfurt, mandalina, limonlu çay, zencefil çayı, ekinezya çayı, kuşburnu çayı, adaçayı, papatya çayı ve okaliptüs çayının gribe iyi geldiği öne sürülüyor.

Soğuk algınlığı ve gripten korunmanın 10 yolu (Grip Olunca Ne Yapmalı? Gribe İyi Gelen Besinler)

Grip boyunca vücudunuzun susuz kalmamasına dikkat etmelisiniz. Bitki çayları bu konuda size yardımcı olabilir. Sıcak çay aynı zamanda boğaz ağrılarını ve öksürüğü hafifletir. Sindirimi zor, ağır yemekler sindirilirken daha çok enerji harcadığı için bu tip yiyeceklerden uzak durun.

Kış aylarında soğuk algınlığı ve gripten korunmak için bol bol sarımsak tüketilmesi gerektiği öneriliyor.

Ancak rahatsızlıkla ilgili önce hekiminize veya bir uzmana başvurmanızı tavsiye ediyoruz.

GRİP DEYİP GEÇMEYİN, HER YIL BİNLERCE KİŞİNİN ÖLÜMÜNE YOL AÇIYOR

Sağlık Bilimleri Üniversitesi Öğretim Üyesi Enfeksiyon Hastalıkları Uzmanı Prof. Dr. Nurgül Ceran ise, gribin atak hızının yıllık salgın sırasında yüzde 10-20'yi bulduğunu ve geniş insan kitlelerini etkilediğini belirterek, "Dünyada salgın sırasında 3-5 milyon kişide hastalık ciddi seyretmekte, 250-500 bin kişi grip ve komplikasyonları nedeniyle ölmektedir." dedi.

Ceran, yaptığı açıklamada, gribin, "Influenza A" veya "Influenza B" virüsleriyle oluşan yaygın akut solunum yolları hastalığı olduğunu belirterek, sorunun, duyarlı kişilere kolayca bulaşıp, ateş, baş ağrısı, hapşırma, güçsüzlük gibi şikayetlerle seyrettiğini söyledi.

Gribin, sağlıklı kişilerde kendini sınırlasa da yüksek risk grubundaki bireylerde ciddi hastalık, komplikasyon ve ölüme varan sorunlara neden olduğunu vurgulayan Ceran, gebelerin, 6 ay-5 yaş arası çocukların, 65 yaş ve üzerindeki kişilerin, HIV/AIDS veya bağışıklık sistemi baskılanmış hastaların, astım, kronik kalp veya akciğer hastalığı olanların ve sağlık çalışanlarının yüksek risk grubunda yer aldığını söyledi.

Prof. Dr. Nurgül Ceran, hastalığın, kış mevsiminde ortaya çıktığını vurgulayarak, şu bilgileri verdi:

"Yıllık salgın sırasında atak hızı yüzde 10-20'yi bulmakta ve geniş insan kitleleri etkilenmektedir. Dünyada salgın sırasında 3-5 milyon kişide hastalık ciddi seyretmekte, 250-500 bin kişi grip ve komplikasyonları nedeniyle ölmektedir. Türkiye'de de solunum hastalığı bulguları olan kişilerin yüzde 16'sında etkenin influenza virüsü olduğu bildirilmiştir. Gribin komplikasyonları kulak enfeksiyonları, sinüzit, akciğer enfeksiyonlarıdır. Ayrıca grip, astım, kalp hastalıkları, diyabet gibi kronik hastalıkları kötüleştirebilir. Sorunun daha az görülen diğer ciddi komplikasyonları arasında ise kalp, beyin ve kas dokusunun iltihabı ve çoklu organ yetmezliği yer alır. Grip başlıca, hasta kişilerin öksürme, hapşırma veya konuşması sırasında çevreye saçtıkları virüs içeren partiküllerin solunmasıyla ve daha az oranda grip olan kişinin elleriyle bulaşır. En bulaşıcı dönem hastalık başladıktan 3-4 gün sonradır. Bazen belirtiler çıkmadan bir gün öncesinden 5-7 gün sonrasına kadar hastalık bulaştırılabilir. Virüsle karşılaştıktan sonra 1-4 gün içinde, ortalama 2 günde belirtiler başlar."

Soğuk algınlığı ve gripten korunmanın 10 yolu (Grip Olunca Ne Yapmalı? Gribe İyi Gelen Besinler)

"OCAK AYI SONRASINA KADAR GRİP AŞISI YAPILABİLİR"

Gribe karşı korunmada en etkili yolun aşılanma olduğuna dikkati çeken Ceran, "Virüse karşı, 60 yıldan uzun süredir etkili ve güvenli aşılar elde edilmektedir. Grip aşısının her yıl tekrarlanması gerekmektedir. Bu, virüsün yapısının değişikliğe uğraması nedeniyledir. Virüsün RNA'sında nokta mutasyonları olmakta, bu değişimlerin zaman içinde birikmesiyle bağışıklık sisteminin tanımadığı antijenik olarak farklı bir yapı ortaya çıkmaktadır. Her yıl aşı içeriği gözden geçirilmekte ve etkili yeni içerikli aşı üretilmektedir." diye konuştu.

Prof. Dr. Ceran, aşının yararlarını şöyle anlattı:

"Aşılama, gripten korumak, riskli gruplarda hastanede yatış oranlarını, yoğun bakım ihtiyacını azaltmak ve gribe bağlı ölüm oranlarını düşürmek gibi yararları beraberinde getirir. Aşılamayla gebelerin korunması sağlanırken, anneden geçen antikorlar nedeniyle doğum sonrasında bebek de korunmaktadır. Sağlık çalışanları aşılanarak hem kendilerini korumakta hem de hizmet verdikleri hastaları korumaktadır. Aşılama, ideal olarak toplumda grip ortaya çıkmadan olmalıdır. Grip mevsimi kuzey yarım kürede ekim-mayıs ayları arasıdır. Mümkünse ekim sonuna kadar aşılama yapılmış olmalıdır. Eğer yapılmadıysa grip mevsimi boyunca ocak ayı sonrasına kadar yapılabilmektedir."

Aşı nedeniyle görülebilecek yan etkilere de değinen Ceran, kişilerde aşı yerinde lokal reaksiyonun yanı sıra, yumurta veya aşının içindeki herhangi bir bileşiğe alerjisi olan kişilerde alerjik reaksiyonların da gelişebileceğini ancak yumurta yemesinde sıkıntı olmayan kişilerde aşının rahatça uygulanabildiğini belirtti.

Prof. Dr. Ceran, daha önce Guillain-Barre sendromu geçiren kişilere, 6 aylıktan küçük bebeklere ve aşı içeriğindeki maddelerden birine alerjisi olanlara grip aşısının önerilmediğine dikkati çekerek, "Anlatılanları özetleyecek olursak, grip riskli gruplarda ciddi seyirli ve ölümle sonlanabilen kolay bulaşan bir enfeksiyondur. Hastalığa bağlı komplikasyon ve ölüm riskiyle kıyaslandığında aşının yararları tartışmasız ön plandadır. Grip aşısı, komplikasyonları ve toplumda duyarlı kişi sayısını azaltmaktadır. Yüksek risk grubundaki kişilerin her yıl aşılanmasının gerekli olduğu düşünülmektedir." değerlendirmesinde bulundu. 

Düzenleyen:  - SAĞLIK
UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.
Sonraki Haber Yükleniyor...