10 yılda 2 kat artacak!

Ziyneti Kocabıyık

İleri yaş, kalp damar hastalıkları ve buna bağlı olarak gelişen kalp krizi sonucu ortaya çıkan kalp yetersizliğinin katlanarak arttığı bildirildi. Kalp yetersizliği ile ilgili toplumda farkındalık oluşmadığını belirten Eskişehir Osmangazi Üniversitesi Hastanesi, Kardiyoloji Anabilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Yüksel Çavuşoğlu “Yapılan araştırmalara göre, Türkiye’de 1,5-2 milyonun üstünde kişide kalp yetersizliği olduğu biliniyor. Giderek yaşlanan nüfusa paralel olarak bu rakam 10 yılda 2 kat artacak” dedi. 

ERKEN TEŞHİS İLERLEMEYİ DURDURUYOR
Kalp yetersizliğinin uygun tedavi ile kontrol altına alınabilen ve hayati riski en az seviyeye indirilebilen bir hastalık olduğunu söyleyen Prof. Dr. Çavuşoğlu “Erken dönemde teşhis edilmiş olan hastalıkta ilerleme engellenebilir. Fakat teşhisi çok geç konulmuş kalp yetersizliğinde kalbe verdiği zarar oranına göre iyileşme sağlanabilir. Çoğu zaman bu tür hastalar kaybedilmektedir” dedi.

SIRT ÜSTÜ YATIRMIYOR 
 Kalp yetersizliğinin temel iki belirtisinin vücutta sıvı birikmesine bağlı şişmeler ve nefes darlığı olduğunu ifade eden Prof. Dr. Çavuşoğlu “Sıvı birikmesi vücuttaki her dokuda meydana gelebilir. Akciğerlerde su toplanması durumunda özellikle sırtüstü yatıldığında daha belirgin hâle gelen nefes darlığı ortaya çıkmaktadır. Bu sebeple kalp yetersizliği olan kişiler geceleri nefes darlığı ile aniden uykudan uyanırlar ya da oturarak uyumak zorunda kalırlar. Ayrıca çabuk yorulma, bitkinlik, gece idrara çıkma, bacaklarda ve karında kısa süre içinde ödem oluşur. Hastanın vücut ağırlığı, kalp yetersizliği ve oluşan ödemin şiddetine bağlı olarak günler hatta saatler içerisinde artmaya başlar” diye anlattı.

Yormayan egzersiz yapın

Kalp yetersizliğinin hayat boyu devam eden kronik bir hastalık olduğunu vurgulayan Başkent Üniversitesi Tıp Fakültesi Kardiyoloji Anabilim Dalı ve Kalp Yetersizliği Çalışma Grubu Başkanı Doç. Dr. Hakan Altay kalp yetersizliği hastasının alması gereken tedbirleri şöyle sıraladı:
Beslenme alışkanlıklarını değiştirmek; mesela tuzlu zeytin, turşu, peynir gibi gıdaların az tüketilmesi ya da hiç tüketilmemesi, tansiyondaki yükselmeyi engelleyerek ve kalbin iş yükünde azalmaya bağlı olarak kalp yetersizliğini rahatlatabilir. Sigara ve alkol kullanımı kesinlikle bırakılmalı, aşırı kilo varsa dengeli beslenme ile kilo verilmeli ve sıvı alımı vücuttaki ödemden dolayı kısıtlanmalıdır. Hastalara hafif tempoda, yorulmayacak şekilde egzersiz yapmasını da öneriyoruz.