Niçin böyle yaptınız?

A -
A +
Türkistan evliyâsından Kadı Muhammed Zâhid hazretleri, 1530 (H.936) senesinde Semerkand’a bağlı Hisar‘ın Vahş köyünde vefât etti. Mübârek kabri oradadır.
Bir gün şunu anlattı:
Evliyânın büyüklerinden Bâyezid-i Bistâmî hazretleri, talebeleriyle bir şehre gitmek için yola çıktılar...
Şehre yaklaşmışlardı.
Enteresan bir şey oldu...
Şöyle ki;
Ahâlinin akın akın kendisini karşılamak üzere yollara döküldüklerini gördü hayretle.
Çıkınından ekmeğini çıkardı...
Ve hızlı hızlı yemeğe başladı.
Ahâli bu hareketi gördü.
Ona hiç yakıştıramayıp;
“Allah Allah!.. Biz bu zâtı evliyâ bilirdik. Meğer ne kaba, ne kötü bir adammış!" dediler.
Ve dağılıp gittiler.
Talebeleri sordu:
“Hocam! Niçin böyle yaptınız?”
Buyurdu ki:
“Kalbime kibir gelmesinden korktum!”
“Ama yanlış anladılar.”
“Olsun, kalbime kibir gelseydi, Allahü teâlânın gadabına uğrardım!" buyurdu.
● ● ●
Bu zâta bâzı gençler;
“Efendim, Ehl-i sünnet bir Müslüman, öldüğünde cehenneme girecek mi?” diye sordular.
Buyurdu ki:
“Eğer günahları çok ve bunlar tövbe ve istiğfâr ile veya şefâat ile affolunmadı ise, bu günahları kadar cehennemde yanması câizdir.”
UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.