“Bizi anlamıyorlar, dinleyenler de masal anlatıyor!..”

A -
A +
Sayın Feridun Ağabey, bizim büyük derdimiz var. Bizi anlamıyorlar; dinleyenler de masal anlatıyor. Sayın Millî Eğitim Bakanımızın bu konudan bilgisi olursa, derdimizi, sorunumuzu çözeceğine inanıyoruz.
Biz; lisans mezunu 40 yaş mağdurlarıyız. Kesin olmamakla birlikte 150 kişi civarında olduğumuzu tahmin ediyoruz. Daha az da olabilir. Hepimiz yargı kararıyla öğretmen olarak atandık ama Danıştay’da kaybettik ve görevimize son verdiler. Ancak Ağustos 2017 itibarıyla görevde olan ve yargıda (aynı bizim gibi) kaybedenleri görevden almadılar. Onlar görevine devam ediyor.
Ücretli ve kadrosuz usta öğretici olarak MEB kadrolarında uzun yıllar çalıştık. Belli birikim ve tecrübeye sahibiz. Öğretmen olarak görevimizi başarıyla yürüttük. Dolayısıyla bu bilgi birikimimize güvenerek bu haktan biz de yaralanmak istiyoruz. Çoğumuz taşrada küçük yerlerde yaşıyoruz. Biliyorsunuz küçük yerlerin kanunu büyük olur. Yakın çevremize bile derdimizi anlatamıyoruz. Bizi başkaları ile karıştırıyorlar.
Hiç de hak etmediğimiz bir cezayı çekmek zorunda bırakıldık. Bu beyin israfını, maddi ve manevi eziyetimizin sonlandırılmasını bekliyoruz.
Mağduriyetimizin giderilmesi hususunda gereğini bilgilerinize saygılarımızla arz ederiz.
             40 yaş mağduru bir grup öğretmen
 
 
“Daireni alamazsın ama paranı isteyebilirsin”
 
Çarşamba günü köşemizde inşaat sözleşmesiyle inşaat sahibine para veren ama evini teslim alamayan okuyucumuzun derdi özetle şöyleydi:
“2016 Eylül ayında yeni başlayan bir inşaatta inşaat sahibiyle kâğıt üzerinde, şahitlerle, anlaşma yaparak daire aldım. Teslim tarihi Ocak 2018 yazıldı. Fakat inşaat sahibi yaptığımız anlaşmaya uymadı, evi teslim etmedi. Gerekçe olarak doların yükselmesini bahane etti ve benden 15.000 TL fazla para istedi. Anlaşmada 85.000 TL peşin verdim, tapu teslim edilince kalan parayı verecektim. Fakat ben anlaşmada olmamasına rağmen 40.000 TL daha verdim, yine evi tamamlamadı. Benden geri kalan parayı temin edip evi öyle tamamlayacağını söylüyor. Ben onu kabul etmeyip anlaşmaya uymasını istedim. Bana da bu anlaşmanın noterden tasdikli olmadığını, bu belgeyle bir şey yapamayacağımı ve daireyi başkasına satacağını ileri sürüyor. Benim hukuken hiçbir hakkım yok mu?”
Bu okuyucumuzun sorusuna kendisine çok teşekkür ettiğimiz Emekli Noter bir okuyucumuz şöyle bir açıklama gönderdi:
“01.08.2018 günü gazetenizde yayımlanan okuyucunuza ait olan inşaat sözleşmesi noter onayı olmadığı için yasal olarak taşınmazı edinme konusunda kendisine bir hak vermemektedir. Aslında şimdi sorduğu soruyu işe girişmeden önce sormalı idi. Bundan sonra yapacağı tek iş var; o da vermiş olduğu paraları nedensiz zenginleşme nedeni ile davacı olarak muhatabından istemesi yoludur. Bir avukata başvurarak yasal yollarla ancak paralarını isteyebilir. Saygılarımla... 
           Ahmet Günal-Emekli Noter
 
 
Muayene olmadan ilaç yazdırılamaz
 
“Feridun Ağabey, köşenizde çıkan Giresun’daki amca ve beyaz kod üzerine isimli okuyucunuzun yazısını okudum. Konuya tamamen vatandaş gözünden bakılmış. Hekimleri bu derece karalamak inanın çok üzücü. Her meslekte sorunlu insan olduğu gibi hekimler arasında da olabilir ama bir mesleğin mensuplarını bu derece kötülemek doğrusu sağlıklı bir ruh hâli değil. Öncelikle insani olarak o amcamıza elbette çok üzüldüm. Allah’tan rahmet diliyorum. Ancak bir aile hekimi olarak içinde kaldığımız zor durumu da vatandaşlarımızla paylaşmak istiyorum. Halk arasında biz aile hekimlerine gelerek, muayene olmadan ilaç yazdırma gibi bir algı ve alışkanlık vardır. Hele de önceden bir raporu var ise bu isteğini hak olarak görenler vardır. Ama biz aile hekimlerinin hastayı muayene etmeden ilaç yazma gibi bir görevi yoktur. Bu kanuni de değildir. Hekim etiğine uygun da değildir. Her hekim kendi tedavisinden sorumludur. Başka bir hekimin yazdığı ilacı tekrar vermek veya hastanın isteğine göre ilaç vermek mecburiyetinde bırakılamaz. Ama bu konuda biz aile hekimlerine çok müracaat vardır. Lütfen hastalarımız hem bizlerin zor durumda kalmaması için hem kendi sağlıklarını riske etmemek için muayene olmadan ilaç yazdırmak alışkanlığından ve isteğinden vazgeçsinler. Saygılarımla...”
            Bir aile hekimi
UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.