Ölüm kaçınılmaz bir son mu?

A -
A +
Dr. Kürşat Beyin hayli uzunca anlattığı konuda, gündemden uzaklaşılmasına rağmen hekimlerle ilgili empati yapılması ricasında bulunduğu kendisinden örnek verdiği kısmı yayınlıyoruz:
“Bırakın canlı varlıkları güneş sistemlerinin yıldızların galaksilerin hatta kara deliklerin bile ömrü vardır. Hatta evrenin bile ömrü vardır. Her ölümün bir sebebi olur elbette.
Neticede evrenimiz deterministiktir. Bir neden sonuç ilişkisini ararsanız her yerde bulacaksınız.
Ancak şunu kabul etmek gerek zaten kırılma noktasına gelmiş bir sistemin çökmesine sebep olan o son darbe asla temel sebep değildir. Temel sebep entropidir. Bu nedenle her ölen için bir sorumlu aramak faydasız bir çabadır. Örneğin ben 39 yaşında kalp krizi geçirdim 40 yaşında By-Pass oldum. Ortalama bir By-Pass damarının ömrü ise 10-15 yıldır. Ben ise şimdi 55 yaşındayım. Yani hesaba göre uzatmaları oynuyorum. Geçen günlerde kamuoyunda her türlü yoruma açık olan ve bilen bilmeyen herkesin kafa yorduğu doktor hasta müdahale olayında biz hekimlerin üzerine bu derece gidilmesi benim asabımı çok bozdu tansiyonum çıktı. Bu zincirleme olarak mevcut koroner yetmezliğini artırdı. Göğüs ağrılarım arttı tansiyon dengem bozuldu. Her an bana da bir şeyler olabilir. Velev ki! Bana bir şeyler olursa şimdi kimi mesul tutacağız?”
           Dr. Kürşat Kadir Canlı-Biyokimya Uzmanı
 
 
İnsanın hiç mi kendisine saygısı yok?
 
Saygıdeğer Feridun Ağabey, siz halkın dilisiniz, sözü dinlenenlerdensiniz; her gün gazetelerde yazsanız kimse bu baskıya dayanamaz. Sizlerden rica ediyorum ve ediyoruz. Ekte sadece bir örnek olarak 10.08.2018 tarihli Türkiye gazetesinden bir resim ekledim. Mecliste 1 ayda toplanan atık memleketimden halkımdan daha doğrusu bu her tarafa atılan çöpten utanıyorum. Çekirdek kabuğundan bahsetmiyorum bile.
Ben Almanya’da yaşıyorum ama temizliğin bununla alakası yok. “Eğitim şart” diyeceğim ama ne alakası var? İnsan olsak, biraz da düşünsek ve temiz olsak yeter. “Müslümanız elhamdülillah” diyoruz ama her tarafımız pislik; 5 metre ileride çöp bidonu olduğu hâlde, (tabii çöp konteynerleri olmayan yerler de çok) demek ki daha sık çöp kutusu koymak lazım.
Lütfen sizler de belediyelere çağrıda bulunun.
Mangal yapılan yerlerde af buyurun hayvan otlamaz, o derece rezillik. Köylerde dağlarda derelerde aşağı doğru envai çeşit çöp atmalar. Arabalardan çöp vb. fırlatmalar, olacak gibi değil. Osmanlı döneminde herkes evinin önünü temizlerdi. Böyle bir uygulamayı dört gözle bekliyorum. Hocalar cuma günleri sık sık bu konuya değinse sonuç çok güzel olacak. Bir de her tarafta yasaklar varken uygulanmayan araba sürerken telefon kullanmayın yasağı. Trafikte 5 dakika trafik sıkışsa anında korna çalmalar, sağdan soldan kendini kurtarma hareketleri. Her konuda ceza mı gelmeli? Her konuda kanun mu lazım? İnsanın hiç mi kendisine saygısı yok?
(Sinirli ve temizlik sevdalısı bir vatandaş)-Cemal Elitaş
 
 
“Sevmek ayıp değil de sevmemek niye ayıp?”
 
Feridun Ağabey, sevemiyorum, elimde değil… O beni deliler gibi seviyormuş ama ben onu sevemiyorum… Bana haber gönderiyor: “Sen sevmesen de olur, benim sevgim ikimize de yeter” diyor. Bu söz saçma değil mi? Neden bana bu zulmü reva görüyor neden? Ailem de onun kara kaşına, ballı işine bilmem ne heveslenerek bana zorla bu kısmet kaçırılmaz “sev” diyorlar. Bu bana zulüm değil mi? Saygısızlık değil mi? Yemin ederim sevmediğim için hayatımı zindana çevirdiler. Ben sevenlere baskı yapılmasına nasıl karşıysam sevmeyene de zorla sev demeye öyle karşıyım. Sevenler sevdiğinin uğruna zaten didinmektedir ama her sevenin sevgisi karşılıklı olmak zorunda değildir. Sevgi karşılıklı olduğunda aşk olur. Ben başkasını sevemez miyim? Sevdiğimi içimde gizlemek zorunda mıyım? Biz mi ailelerimizi anlamıyoruz, onlar mı bizi anlamıyor? Neden hem kendileri bu hayatı kendilerine zor bize ise zindan ediyorlar neden? Yalvarırım evlat olarak bize değer vermiyorsanız bari kalbimize gönlümüze sevgimize değer verin ne olur?
            Rumuz: “Sevmek öyle zor ki?”
UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.