Bylock'la ilgili bazı sorular

A -
A +
FETÖ'nün çökertilmesinde en önemli etken hiç şüphesiz bylock'un bulunmasıydı. Şayet MİT bylock'u bulamasa kripto FETÖ'cülerin çoğu deşifre edilemeyecekti. Hâlâ  aramızda olacaklardı. Belki de 15 Temmuz darbe girişimi benzeri teşebbüslerine devam edeceklerdi. MİT'in tespitine göre 215 bin FETÖ'cü bu iletişim yöntemini kullanmış. Fransa, Amerika, Belçika, Kırgızistan gibi ülkelerden de bylock kullanıcıları var.
Yargıtay'ın son kararına göre de bylock kullanmak net örgüt delili. Bylock varsa FETÖ'cüsün demektir. Ancak bazı yargı kararlarına ve uygulamalara bakılınca bylock konusunda bazı soruların sorulması gerekiyor. Eğer bir FETÖ'cüde sadece bylock varsa ve hakkında başka suç isnadı yoksa tutuksuz yargılanabiliyor. Bu tür yargılananlar 7.5 ila 9 yıl arasında ceza alıyor. Terör örgütü üyesi olunca da bu işin kurtuluşu olmuyor. Kamuoyundaki bir diğer iddia da bylock'ta ayrımcılıklar yapıldığı yönünde. Şu an şehir efsanesi mi, gerçek mi belli olmayan bir dedikodu var. Bu dedikoduyu duymayan gazeteci neredeyse yok gibi. Meşhur iki iş adamında bylock çıktığı ve bu iki isme dokunulmadığı yönünde dedikodu mekanizması her yerde dile getiriliyor. Hatta polislerin onları almaya giderken yoldan döndükleri film senaryosu gibi söyleniyor. Bu konuya da açıklık getirilmesi lazım. Çünkü açıklığa kavuşturulmadığı takdirde, bazı bylock'çuların korunduğu algısı yerleşiyor. Bu iki iş adamıyla ilgili anlatılan bylock iddiası yalan da olabilir. Belki de o iki ismi yıpratmak isteyenlerin palavrasıdır. Sonuçta, "Benim bylock'çum iyidir, seninki kötüdür" anlayışının asla yerleşmemesi lazım. Savcılarımız, hâkimlerimiz, polislerimiz FETÖ ile büyük bir mücadele veriyorlar. Onların da moralinin iyi olması lazım. Adalet duygusu zedelenmemeli. Bylock varsa birinde, onun gideceği yer cezaevidir ve o kişiyi de kimse koruyamaz...       Yurt dışındaki FETÖ'cülerin sonu hazin olacak   Türk devleti yurt dışındaki FETÖ'cülerden de hukuk yoluyla hesap soracaktır. Dışarıda yaşayan ve rahatız duygusuna sahip FETÖ'cüler gün gelecek yaka paça Türkiye'ye getirilecek. Hatırlarsanız Önder Aytaç alçağı Mısır'dan ABD'ye gitmek için teşebbüs etmiş ancak binememişti. Bu alçak daha sonra geldiği Nijer'e geri dönmek zorunda kalmıştı. FETÖ'nün mahrem bilgilerine sahip Mesut Kaçmaz ailesiyle birlikte özel uçakla Türkiye'ye getirildi. Bu, Türk devletinin önemli başarılarından biriydi. Önemli bilgileri devletimiz bu hainden alacaktır. FETÖ'nün kozmik bilgilerine sahip bir diğer isim de Hakan İslamoğlu'ydu. Adım adım takip edilen İslamoğlu Lahor'da paketlendi ve o da özel uçakla Ankara'ya getirildi. Hakan İslamoğlu'nun Endonezya'daki FETÖ yapılanması içinde üst düzey pozisyonda görev aldığı, buradaki okul, dernek ve iş çevresinde bağlantılar kurduğu tespit edildi. Bylock, MASAK, Bank Asya ve FETÖ'nün tüm bağlantı ağını oluşturan analiz havuzundaki kayıtları incelenen İslamoğlu'nun, sorgusunun ardından adliyeye sevk edileceği kaydedildi. Hakan İslamoğlu ile Kaçmaz çiftinin yakalanmasında, Pakistan ve Endonezya'nın da aralarında bulunduğu 13 ülke ile FETÖ'ye karşı yapılan iş birliğinin büyük rolü oldu. Bunlar kamuoyunun pek bildiği isimler değil. Daha ziyade mahrem bilgilere sahip kozmik isimler. Ama yakında kamuoyunun bildiği bazı isimler enselerinden tutulduğu gibi Türkiye'ye getirilecekler. Gözlerini açtıklarında kendilerini Türk emniyet ve adaletinin elinde bulacaklar. O günler çok uzak değil. "ABD'de rahat rahat geziyorum", "Bana bir şey olmaz" diyenlerin akıbetlerini hep beraber göreceğiz. Avrupa, Asya, Afrika... nereye kaçarsanız kaçın Türk devleti sizi getirecek. Zaten çoğunuzun yerleri tespit edildi. Evleriniz, iş yerleriniz biliniyor. Sığındığınız ülkeler bile sizi artık korumayacak ve iade edecek. Az kaldı, bekleyin.
UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.