Muharrem İnce’nin rövanş çığlıkları

Buradan hep yazıyorum: 22 Mart 2018 medya devrimi büyük bir değişimin habercisiydi. 24 Haziran 2018 siyaset devrimi ise bu halkayı tamamlayacak ve Türkiye artık yepyeni bir döneme girecek. Yeni Türkiye tamamen galip gelecek. Öte yandan 24 Haziran’ın muhalefet adayları ve en başta da Muharrem İnce satır arasında verdiği intikamcı mesajlarla bu seçim sürecini zehirlemektedir!

CHP’nin Cumhurbaşkanı adayı Muharrem İnce, Habertürk yayınında Cumhurbaşkanımız Erdoğan’ı FETÖ gerekçesiyle içeri atacağını ima ile bile değil, bam bam söyledi. “Önce FETÖ’cüler içeri girdi, sonra onları devlet içinde bu konumlara getirenler içeri girecek” dedi. “60 generali eleyip Akın Öztürk’ün önünü açanlar cezaevine girecek” diye açık açık söyledi. Tüm bu intikamcı söyleme rağmen Türk medyasındaki en büyük Muharrem İnce propagandisti olan Ahmet Hakan inanılmaz biçimde şu satırları yazdı: “Muhalefet adayları intikam çığlıkları atmıyorlar. Hesap sorma retoriğine kendilerini kaptırmıyorlar. ‘Devr-i sabık yaratacağız’ diye yırtınmıyorlar. Ve büyük ölçüde bu tutumları nedeniyle... Millet, kendilerine biraz daha fazla kulak kabartıyor. Milletin biraz daha fazla dikkatini çekiyorlar.”

İnsaf be kardeşim! Yahu tamam anladık Hürriyet gazetesindeki köşeni tamamen Muharrem İnce propagandasına ayırıyorsun da bu artık “kara propaganda” kategorisine girmiyor mu Ahmet Hakan? Muharrem İnce’nin nasıl intikam hırsı içinde olduğu bu demeçlerinden açık değil mi? Niye bir kere bile yukarıda alıntıladığım Erdoğan’ı cezaevine sokmayı hedefleyen o sözleri eleştirmedin? Bak dikkat et senin adayın İnce numaradan bile olsa, “Bağımsız mahkemeler yargılasın” da demiyor, doğrudan “Cezaevine girecek” diyor. Kendini hem savcı hem yargıç yerine koyan ve infaz kararı veren Muharrem İnce’ye niye tek kelime ile ağzını açmıyorsun Ahmet Hakan? Yoksa milletimizin çoğunluğu olan bizim muhafazakâr taraftan kimsenin intikam istediği falan yok ama geçen hafta pazartesi Nagehan Alçı’ya verdiğim cevapta da söylediğim gibi bir yanağımıza vurana öbür yanağımızı da uzatmayız biz.

Karşımızdaki güvercin ise güvercin oluruz, ama karşımızdaki şahin ise biz de şahin oluruz. 27 Mayıs kafası CHP içinde hâlâ yaşıyor ve bu kafanın Adnan Menderes’e neler yaptığını da biz muhafazakârlar iyi biliyoruz. Tamam kardeşim, istediğiniz kadar CHP’li olun da bunu “kara propaganda” metoduyla yapmayın. “60 generali eleyip Fetullahçı Akın Öztürk’ü başa getirenler içeri girecek” ne demek Allah aşkına?

Burada hedef başta Erdoğan olmak üzere AK Parti iktidarının bakanları ve başbakanlarıdır. Üstelik Öztürk, Fetullahçı da değil tam olarak 27 Mayıs zihniyetine sahip bir general. Neyse şimdi 15 Temmuz’a girmeyeyim, bu yazının konusu o değil... 15 Temmuz’u kurgulayanlar, organize edenler elbette FETÖ’cüler ama DEVLET de biliyor ki 15 Temmuz’da FETÖ’cü teröristlerle iş birliği yapan 27 Mayıs kafasında yüzlerce de adam var.

Muharrem İnce’nin alenen intikam ve muhalifleri için hapishane isteyen söylemi açık. Peki Muharrem Bey’in propagandasını yapan Ahmet Hakan ne diyor? “Gözünü intikam hırsı bürümüş marjinal muhalifleri bir tarafa bırakalım.

Yahu Muharrem İnce marjinal muhalif mi? İnce’nin yüzde 25 kadar oyla ikinci olacağı açık. 4 kişiden birini temsil ediyor ve intikam çığlıkları atıyor. Bu gerçek Ahmet Hakan gibi propagandacılar tarafından ısrarla görmezden geliniyor. Elbette bu ülkenin milliyetçileri ve muhafazakârları olarak bu numaraları yemiyoruz. Muharrem İnce önce, “Başörtüsü her yerde serbest olacak” diyor ama bunu tamamen biz muhafazakârları kandırmak için söylüyor. Sonrasında ise gerçek fikri ve içindeki intikam hırsı ortaya çıkıyor. Muhalifler göstere göstere hesaplaşma çığlıkları atarken biz muhafazakârlar helalleşme lakırtılarıyla kafamızı giyotine uzatmayız.

CHP zihniyeti iktidara geldiği an Türkiye yeniden 27 Mayıs atmosferine girecektir. Bunu millet iyi biliyor. Bu "rövanşist kafa"ya da elbette bu ülkenin yerli ve millî çoğunluğu sandıkta izin vermeyecektir. 24 Haziran gecesi saat 22.00’de Allah’ın izniyle bu iş bitecektir.