Annelerimizin, kadın bakanlardan acil beklentileri

A -
A +
Yarın Anneler Günü. Annelik, sadece insanlarda değil tüm canlılarda olağanüstü karşılıksız-şartsız sevgi ve fedakârlık timsalidir. Anne ilk öğretmendir. Baş tacıdır… Velhasılıkelam, anneler için hangi övgüler söylense kelimeler kifayetsiz kalacaktır. Bizim inancımızda da anneler her zaman baş tacıdır. Bunu en mükemmel şekilde kuşkusuz Peygamber Efendimiz "Cennet annelerin ayakları altındadır" hadisiyle ifade etmiştir. Son 10 yılda kadınlara özellikle de çalışan kadınlara devrim niteliğinde çok sayıda yeni haklar tanınmıştır. Kadın istihdamının artırılması için çok sayıda SGK teşvikleri yürürlüğe kondu. Doğuma bağlı olarak yarım çalışma, kısmi süreli çalışma ve ücretsiz izinler gibi verilen birçok hak sayesinde kadınların iş piyasasına girişi hızlandırıldı.  Engelli çocuğu olan kadınların emeklilikleri kolaylaştırıldı. Çalışan ya da çalışmak isteyen kadınlara rahat bir soluk aldıran bu yenilikleri daha da çoğaltmak mümkündür. Ancak her gün çok sayıda anneden gazetemize gelen soru ve çözüm taleplerinden hâlen çalışan annelerin çözüm bekleyen birçok sorununun bulunduğunu göstermektedir. Biz de her zaman olduğu gibi annelerin sorunlarına tercüman olmaya devam ediyoruz.   Şiddete maruz kalan dul kadınlara maaş verilsin    Hâlen Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı uhdesinde eşi vefat etmiş kadınlara muhtaçlıkları ve şartları sağlama durumları devam ettiği süre içerisinde aylık 250 TL olmak üzere 2 aylık periyotlarla 500 TL düzenli nakdî yardım verilmektedir.  Şiddete maruz kalarak boşanmış çocuklu kadınlar da bu yardımlardan faydalanmak istiyor.   Yurt dışındaki anne ile yurt içindeki anne ayrımı kalksın   Yurt dışında ev hanımı olarak yaşayan anneler daha doğrusu kadınlar emeklilik açısından çok şanslı. Çünkü hiç çalışmadan ya da isteğe bağlı sigorta bile ödemeden Türkiye’ye gelip geriye dönük toplu para yatırarak hemen emekli olma hakkına sahip bulunmaktadırlar. Türkiye’de ev hanımı olanların ise maalesef böyle bir hakkı yok. Sadece annelerin çocuk borçlanma hakları var. O da birçok şartta bağlanmıştır. Bu minvalde ev hanımı anneler aynen yurt dışındaki ev hanımları gibi emeklilik hakları talep etmektedirler.   Erkeklerle eşit borçlanma emekliliği talebi   Sosyal güvenlik açısından bakıldığında “Borçlanma” özellikle emeklilik, dul ve yetim aylığına hak kazanabilmek için gerekli olan prim ödeme gün sayısının doldurulması, sigortalılık süresi ve öngörülen yaş şartları açısından hayati öneme sahip bulunmaktadır. Bu anlamda sosyal güvenlik reformuyla kadınlara doğum borçlanması hakkı verilmesi kadınlar açısından büyük öneme sahip bulunmaktadır. Bununla birlikte kadınlar, erkeklere göre eşitsizliğe yol açan “doğum borçlanmasından önce sigortalı olma şartı”ndan çok muzdaripler. Erkekler, askerlik borçlanmasını yaparken hiçbir şarta tabi bulunmamaktadır. Kadınların doğum borçlanması yapabilmesi için ise mutlaka doğumdan önce sigortalı olmaları gerekmektedir. Aksi takdirde kaç doğum olursa olsun borçlanma hakkından mahrum kalmaktadırlar. Anneler eşitsizliğe yol açan bu uygulamanın değiştirilmesini talep ediyor.   Sözleşmeli anne öğretmenler eş ve çocuklarına kavuşmak istiyor   Sözleşmeli öğretmen ve ailelerinin 4+2 yıl süreyle eş mazereti tayini hakkının ellerinden alınmasıyla eşler binlerce kilometre uzakta 6 yıl süreyle eş ve çocuklarından ayrı yaşamak zorunda kalmaktadır. Anne öğretmenler bu tayin yasağından kaynaklanan aile bölünmelerinin önüne geçilmesini talep etmektedir. Sözleşmeli öğretmen olan eşe tayin hakkı verilmemesi durumunda 6 yıl aileler ayrı kalmakta çocukları yetim büyümekte anne ya da baba hasretiyle psikolojileri bozulmaktadır.   Acil çözüm talebi   İşte bu noktada kadınlar özellikle kadın bakanlardan Aile ve Sosyal Politikalar Bakanımız Fatma Betül Sayan Kaya ile Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanımız Sayın Jülide Sarıeroğlu'ndan çok umutlular. Her gün çok sayıda anneden gazetemize gelen bu talepleri böylece dile getirmiş olduk. Bizleri annelerin sözcülüğüne layık gören anneleri tekrar saygıyla selamlıyorum. Kadın bakanlarımızın, annelerin bu haklı taleplerine kayıtsız kalmayacağını umuyorum…             *** “Bir anne evladını 9 ay karnında, 3-5 sene kucağında ve ömür boyu ruhunda taşır.” Hazreti Ali
UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.