BABAYİĞİT

A -
A +
Almanya sabah akşam topuzu yiyor. Emisyon mes’elesi yeniden ısıtıldı. 2015’de Volkswagen’ın başına gelenler bugün Mercedes’i sarsıyor. 23 savcı 230 polisle 4 eyâletdeki 11 te’sîse baskın yapdı. Maksad bir şey bulmakdan ziyâde ölümü hatırlatmak. Hem Almanlara hem Yahudi para babalarına. İyi de neden Amerika’dakileri hedef almıyorlar? Gâlibâ o vakit ayaklarına sıkmış olacaklarını düşünüyorlar. Demek ki Almanya ayağına sıkıyor. Yok. Zâten ortada ülke yok. İşgâl altında tutulan bir müstemleke var. Savcıları şu kaçak Zekeriya gibi. Memleketleri nâmına hareket etmiyorlar. ABD kime kafayı takmışsa onu ısırıyorlar vesselâm…
 
Daha mühim problem Amerikan-İngiliz rekâbeti. Sakın kuzu sarması olduklarını düşünmeyin. Asırlarca birbirlerini terbiye etmeye çalışdılar. Trump’la May’in el ele yürüyüşü sizi aldatmasın. Şartlar gereği müttefik olsalar da rekâbet içindeler. Üstelik öldüresiye rekâbet. 2010’daki sızıntıdan sonra British Petroleum’a 20 milyar dolara yakın cezâ kesilmişdi. Şirket bütün mâliyetin 60 milyar doları aşdığını açıklamışdı. Bunun Transocean’ın kirâcısı olan BP’yi iflâsa götüreceği konuşuluyordu. Kazâ mıydı sabotaj mı? Cezâda mübâlağa var mıydı? Bunları bilemiyoruz. Ne var ki ABD’nin bu hâdiseyi çok iyi kullandığını söyleyebiliriz. Aynı yıllarda Birleşik Devletlerde patlayan bombalar Elizabeth’in cevâbından başka bir şey değildi.
 
Anlaşılan savaş ayniyle devâm ediyor. İngiltere yaralı. Manchester’da 22 sivil katledildi. Saldırıyı DEAŞ üstlendi. Tabîî DEAŞ’ın ABD’ye bağlı olan kolu olsa gerek. Ma’lûm, bu ahtapotun sâhibi çok. Bakalım adanın soğuk yüzleri hangi mukâbelede bulunacak? Belki de kendilerine bağlı kolla benzer bir katliâma imzâ atacaklar! Sonra da ekranlara çıkıp vahşeti lânetleyecekler...
 
Bunlara bakarak kesin çizgiler çizmeyin. Batı dünyası boğuşarak anlaşmayı kâide edinmişdir. Almanya iki dünya savaşında Fransa’nın canına okudu fakat bugün sırtlarını birbirine dayamış durumdalar. Ada ve okyanus ötesinin hâlleri de bu kabîl. Churchill’i Hitler’in hışmından kurtaran Roosevelt’di. Kore’de berâberdiler. 1982’deki Falkland krizinde de farklı bir şey olmamışdı. Hâlbuki irili ufaklı yüzlerce ada Arjantin’e 480, İngiltere’ye 12 bin kilometre uzaklıkdaydı… Son olarak Irak’ı omuz omuza işgâl etdiler. Hâsılı o günden bu güne hemen bütün krizlerde yekdiğerinin mütemmimi oldular. Haleb Şam bölgesindeki vaz’iyyetleri bunu cerh etmiyor. Zîrâ hüküm netîceye göre verilir. Dolayısıyla buradaki mâhiyeti şübheli ayrılığa i’timâd edilmez.
 
Bir gün yeniden konuşulan olacağız. İnsanlar bırakın atdığımız adımları atmamız muhtemel olanları konuşacak. Mimiklerimizi okumaya çalışacak. Ne var ki şu çenemizi kapatmadan bu noktaya gelemeyiz. Leyleğin ömrü laklakla geçermiş görüntüsünden uzaklaşmamız lâzım. Babayiğit bekleme işini de unutalım. Kimse devletden daha babayiğit değil. Ne gerekiyorsa yapacak ve buyurun diyecek.
 
Aksi takdîrde laklağa devâm...
UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.