ŞAPLAK

A -
A +
Kırk sene kadar önce. Anadolu’da bir ilkmekteb. Muallim “tecrübe” ya’nî “deney” yapacak. Kaynar suya ihtiyacı var. Sınıfda ispirto ocağını yakıp çaydanlığı üstüne koyuyor. Bir müddet sonra suyun ne âlemde olduğunu kontrol etmek için kapağı açıyor. Hâliyle buhâr çıkıyor. Heyecânla kendisini ta’kîb eden çocuklar ne yapsa beğenirsiniz. Hep bir ağızdan “aaa” diyorlar. Hani öğretmenin her yapdığı hayrete şâyândır ya, o sebebden. Hoca da boş durmuyor. Hem eli hem dili çalışıyor: “Eşek herifler. Hiç mi kaynamış su görmediniz?” Şak, şak, şak…   Peşmerge’nin başına gelen de bu. Şaplağı yiyip oturdular.   Birkaç neslin ömrü şaplak yemekle geçdi. Hemen her şeye “aaa” diyerek hayatımızı tamamladık. Büyük bir aşağılık kompleksine yakalanmışdık. Arif Kocabıyık’ın Arnavutluğa atdığı gol milyonları mest etmişdi. Reşit Karabacak’la çocuklar gibi şendik. Şimdi komedi gibi gelen hâdiseler o günlerde çok ehemmiyetli işlerdi. Eurovision şarkı yarışmasında alınan bir puan moralimizi yükseltirdi. Bu sözlerimizden bugün düze çıkdığımız anlaşılmamalı. Âhır zemânda olduğumuza göre vaz’iyyetimiz elbette daha kötü. Fakat gâlibâ işi biraz öğrendik. “Aaa” demekden vazgeçmediysek de bunu âşikâre yapmıyoruz…   Barzani içeriyi de dışarıyı da tartamadı. Benlik bönlüğü bönlük benliği tetikledi. Birkaç on binle ifâde edilebilen me’mûr ve asker gözünü perdeledi. Bunlara bir de garbdan fısıldanan masallar eklenince yıkım geldi. Hâlbuki gerçek devlet adamı sâniyesinde fotoğrafı çeker. Onu aşîret liderinden ayıran fark da budur. Bu eşiği atlayamayanlar devlet olamaz. Anlık olarak parlasalar da devâmı gelmez. “El elin eşeğini türkü çağırarak arar” derler. Sen vatan yapmaya hazırlandığın toprakları şuna buna emânet edeceksin ve orası senin vatanın olacak. Ahmaklıkdan çok ileri bir ahmaklık. Netîcesi ise i’tibarsız bir hezîmet. “Hezîmetin de i’tibârı olur mu?” demeyin. Elbette olur. 93 Harbi bizim için hezîmetdir fakat doğudaki ve batıdaki kahramanlıklarımız onu saygı duyulması gereken bir şekle sokmuşdur. Rusların Gâzî Osman Paşa’ya gösterdikleri tavır bunun misâlidir. Hâsılı bütün bu inceliklerin farkında olmayanlar daha çok şaplak yer!   Şöyle avladılar böyle avladılar diyerek lâfı uzatmayalım. Peşmerge oyuna getirildi. Burası kesin. Karşı cenâh her iki cihân harbinde kendi insanından on milyonlarcasını katleden bir yapı. Şeytanın aklına gelmeyen desîseleri bulup uygular. Cânîlikde sınır tanımaz. Hele İngiliz ve Yahudi ortaklığının yapamayacağı iş yokdur. Bill Gates’in aylar önce Münih Güvenlik Konferansı’ndaki konuşması buna dâir çok mühim ipuçlarıyla dolu. Teröristlerin yılda 30 milyon kişiyi öldürebileceğini söylüyor. Bakın ne diyor: “Bir sonraki salgına, genetik mühendislik kullanılarak bilgisayarda üretilmiş bir virüs sebebiyyet verebilir. Bu virüs çiçek hastalığının sentetik versiyonu ya da ölümcül ve süper bulaşıcı bir çeşit grip olabilir.” Önümüzdeki 10 ila 15 yıl içinde deyip târihi de zihinlere yazıyor…   Şübhesiz bunları Horasan dağlarında dolaşan eşkıyâ yapmayacak. Bu ifâdeler yalnız ve ancak kendilerini ele veriyor. Planlarını fâş ediyor. Kime karşı hangi tedbîri almamız lâzım geldiğini ortaya koyuyor.   Erbil’de İsrail bayrağı sallayanların dikkatine!
UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.