Medeniyetler taklit edilmez

Evet, medeniyetler taklit edilmez. Başka bir medeniyeti taklit eden tarihten silinir. Asimile olur ve taklit ettiği medeniyetin potasında erir. Kimliğini ve bütün değerlerini kaybeder. Medeniyetler binlerce yıllık bir birikimin eseridir. Avrupa, Çin, Hint, Rusya, Mısır bir medeniyetin devamı olan ülkelerdir. ABD bir topluluk devletidir ama asla ve asla medeniyet değildir.

CHP 1923-1950 arasındaki iktidarında 1000 yıllık Türk İslam medeniyetini yıkarak 5 bin yıllık Türk kavmine en büyük kötülüğü yaptı. Bu yaptığı, hatadan öte bir şey idi. 803 yıllık Endülüs (medeniyet ve ilim kaynağı iken) kendi değerlerinden koparak Hıristiyanları taklit ettiği için güç kaybetti ve yıkıldı. Üç kıtaya hâkim ve 350 yıl dünya lideri olan 622 yıllık Osmanlı Tanzimat belası ile başlayan Batı’yı taklit sevdası ulu çınarı çürüttü. CHP bu çınarın yerine salon ağacı dikti.

Bizans da kendi değerlerini terk ettiği ve Roma’yı taklit ettiği için yıkıldı. Hıristiyan Batı ülkeleri sömürge yaptıkları ülkelerin inancını, dilini, kültürünü, medeniyetini yıktılar. Güney ve Kuzey Amerika, Afrika ve Asya’da yıktıkları bazı medeniyetler Hıristiyan Batı medeniyetinin çok üstünde idi.

Türkiye neden Batı’yı taklit etti?

Lozan görüşmeleri iki safhalıdır. İlk safha esnasında Hindistan’dan bir gazete muhabiri Lozan’a geldi. İnönü ile röportaj yaptı. "Hint Müslümanları olarak endişeliyiz" dedi. Başta “Hilafeti” sordu. İnönü’nün o röportajdaki sözleri ile Lozan sonrası sözleri 180 derece farklıdır. Lord Curzon (İngiliz heyet başkanı) telaşlandı. Türkler bir otelde (gizli görüşmede) verdikleri sözleri tutmayacak diye baskı yaptılar. Dört ay sonra İngiltere ve diğer ülke heyetleri Lozan’ı terk etti. Zaferi kazanan biz iken, Lozan’ı imzalamaya mecbur mu idik?

İngiltere şantaj yaptı. Ve İngiltere’nin baskısı ile “Devrim” denilen aslında Türk-İslam medeniyetini bitirmek adına hareketler yapıldı. Bunlara kılıf olarak da Batılılaşmak, muasır medeniyetler seviyesine ulaşmak gibi isimler giydirildi. Aslında devrimler halkı İslamiyetten koparmak için yapıldı. Islaha muhtaç CHP’nin ileri gelenleri Allahü tealanın dini İslamiyeti bertaraf için İslam Layihası adı altında bir dizi saçmalıklar hazırladılar. Namazların kilisedeki gibi sıralarda kılınması, surelerin Türkçe okunması ve camilerde müzik aletlerinin bulunması bu saçmalıklardan sadece birkaçıdır...

Kazım Karabekir’in hatıralarına göre; Ankara Garı salonunda Mustafa Kemal idaresinde bakanlar kurulu ve üst düzey bürokratları Anayasada Teşkilat-ı Esasiye Kanununda değişiklik yapmak üzere toplantı yaptı. Tekliflerin en ağır noktası “Türkiye Cumhuriyetinin dini İslamdır yerine Hıristiyan (Protestan)dır" teklifinin yapılması oldu... Kazım Karabekir ilmî, tarihî ve dinî içerikli bir konuşma yaptı. Görüşmelerde bir netice çıkmadı ve Mustafa Kemal toplantıyı sonlandırdı...