Ağaç meyve verdi

A -
A +
Ekonomi haberleri arasında son dönemde sık rastlanan bir gösterge var. Adına "Satın Alma Yöneticileri Endeksi" deniyor. İngilizcesi (Purchasing Manager Index) olduğu için kısaca bu kelimelerin baş harfleriyle PMI Endeksi olarak anılıyor. Kim bu yöneticiler? Piyasada toplam ciroların aslan payını ellerinde bulunduran şirketlerin, rekabet güçlerini korumak için üretim süreci içerisinde ham maddeden, ürünün yapılışına ve tüketiciye ulaşana kadarki kısmı yöneten kardeşler, abiler, ablalar, beyefendiler. PMI Endeksi, şirketlerin satın alma yöneticilerinin, mal ve hizmet satın alma eğilimlerini inceleyen bir göstergedir. Bu gösterge temel olarak büyüme öngörülerini açıklamaya yönelik bir anket niteliği taşır. Bu ankette şirket satın alma müdürlerinin, aylık periyotlarla mal ve hizmet talepleri konusunda nasıl pozisyon alacakları konusunda sorular yer alır. Amaç bu müdürlerin eğilimlerini incelemektir. Yani hangi gelişme karşısında nasıl tavır alacakları öğrenilir. Bu anketler, güncel, doğru ve ekonomik eğilimi yansıttığı için merkez bankaları başta olmak üzere, mali piyasalar, yabancı yatırımcılar ve uluslararası fonlar tarafından çok ciddi takip edilir. PMI Endeksi aylık olarak hesaplanır. 50 taban seviyedir. Örneğimizi güncelleyelim. Aralık ayında 54.9 çıkan PMI, ocak ayında 55.7’ye yükselmişse üretim ve yeni siparişlerin arttığı, üretimde güçlü büyümenin hızlandığı anlaşılır...
Bunu biraz daha açalım. Türk imalat sektöründeki faaliyet şartlarında son 7 yılın en yüksek düzeydeki iyileşmesi yaşanıyor. Bu gelişmede, talepteki güçlü seyir büyük önem taşıyor. Türkiye’de firmaların, hem iç piyasadan, hem de yurt dışından gelen yoğun taleple yeni siparişlerinde büyük artış var. İstihdam artış hızının ocakta en üst düzeye ulaşması üretimdeki büyümeyi destekledi. İmalatçılar üretim kapasitelerini yükseltmek için satın alma faaliyetlerini arttırdılar. Koskoca Çin’de bile imalat endeksi ocakta 51.5 oldu. Dünyanın süper gücü ABD’de PMI Endeksi ocakta 55.5 ile bizim gerimizde kaldı.
Yeni yıla bu coşkulu girişin temelinde kredi garanti fonu yatıyor. Geçen sene hükûmetin reel sektöre aktarılmak üzere hazine kefaletli 210 milyar liralık krediyi dağıtmasının sonuçları ortaya çıkıyor. Ağaç meyve veriyor. Sanayicilerimizin, büyüme yolunda ekonomiye en güçlü desteği sağlamak için ne kadar inançlı bir çalışma içinde olduklarını gösteriyor.
Sonuç: Satın alma yöneticileri endeksindeki istikrarlı ve gurur veren iyileşme, Türkiye’nin ilk çeyrek büyüme rakamının geçen seneki %5’in üzerinde geleceğini gösteriyor. 2017 Ocak ayında PMI Endeksi 48.7 olmuştu. 1 yılda %14’lük yükseliş var. “Türkiye 2017’de hızlı büyüdü ama bu sürdürülebilir değil” diyerek notumuzu sabit tutan uluslararası kredi kuruluşları yeni yılda bu manzarayı gördüklerinde bakalım nasıl bir bahane üretecekler! Ne jeopolitik olaylar, ne ABD gerilimi, bizim hızımızı kesemez, kesemiyor da. Türkiye doğru yolda, doğru kararlarla, istikrarlı büyümesini başarıyla sürdürüyor. Dünya keşke gıpta ile seyretse. Hasetlerinden çatlıyorlar!
UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.