Bu genel kurul yapılmamalı!..

A -
A +

Sevgili okurlarım, bakınız, Duygun Yarsuvat Hoca’yı, taa 2000’li yıllarda, “Galatasaray Divan Kurulu Başkanı olarak”, Başkan Faruk Süren’in yanında ve “koruyucusu olarak” yer aldığı için sevmem.
Yarsuvat Hoca, Süren, “20-25 milyon dolar sıcak para bulma” uğruna, “Galatasaray’ı ‘hisse senet satışlı’ mali batağa götüren AIG faciasının kucağına atar ve ‘hisse senetleri satışı’ sebebiyle, çok sonra batağı daha batak hâle getirecek olan Ünal Aysal’a, rahmetli Başkan Özhan Canaydın’ın de desteği ile başkanlık yolunu açarken”, engel olmak yerine, “engel olmaya, yanlışı anlatmaya” çalışanlara, mesela “ Galatasaray’ı spor tarihimizin en karanlık çukuruna sürükleyecek olan TGS faciasını ‘tek başına önleyen’ rahmetli Necdet Çobanlı abimize, “Süren’e inanarak” ve güvenerek “Divan’da söz vermemek için” çektirdiklerini, yaşamış, yazmış bir gazeteciyim. O günlerde yazdığım yazılardan dolayı beni mahkemeye vermiş, “tazminat istemişti”, kaybetmişti.
Çok sonra, Galatasaray’ın” fetret devirlerinden birinde” kısa dönem başkan oldu; “Galatasaray’ın malı deniz, yemeyen domuz” misalini kürsülerden verdiği hâlde, “Başkanlığı sırasında hiçbir şey yapmadığı” için, dahası “Bu gerçeği cesaretle ifade eden” genç bir genel sekreteri istifa ettiren sözler söylediği için de sevmem.
Ama son Divan Kurulu’nda “Olağanüstü genel kurulu iptal edin. Galatasaray’ın daha fazla yara almasına müsaade etmeyin. Galatasaray’da bölünme olabilir buna müsaade etmeyin. Biz artık yeni bir seçim yapmak istemiyoruz. Sizlerle yola devam etmek istiyoruz ama mecbur bırakırsanız istemediğimiz şeyleri yapmak zorunda kalabiliriz” diyerek Başkan’ı ve yönetimi uyardığınız için alnından öperim.
Ve de, Galatasaray’a gönül vermiş bir vatandaş olarak “Sizi sevmeye başladığımı” itiraf eder, kutlarım; “Hocam, Allah senden razı olsun, gerçekleri söyledin, ne yapılması gerektiğini söyledin, uyardın, yaşa var ol. Anlayana sivrisinek saz, Mustafa Cengiz ve yandaşları gibi anlamayanlara davul zurna bile az!..”
Bakınız, “Olağanüstü genel kurulu ertelemem” diyen Cengiz Başkan, anlaşılıyor ki, “Galatasaray Kulübü’nün üyelerinin açacağı iptal davalarını” umursamıyor; “Yapmazlar, açmazlar” diyor!..
Ama, “o tüzüğün ve kanunun arkasına dolanılarak, tüzüğe ve kanuna aykırı, ‘değil karar almak, hatta görüşülmesi bile’ tüzükçe yasaklanmış maddeler görüşülür ve geçirilirse” davalar açılacak ve Galatasaray Kulübü mahkemelere düşecektir!..”
Divan Kurulu toplantısı “canlı yayınlandı”; Galatasaray’ı “çok zor duruma düşürecek” bir “Tüzükten, kanundan madde kaçırma” icazetleri verildi, sosyal medyada kıyametler koptu, dahası basın konuya eğildi.
Bunca yaygın bir tartışma meydanında söylenenleri, yazılanları, İstanbul Valiliği ve de İçişleri Bakanlığı Dernekler Masası yetkilileri, savcılar duymadılar mı, okumadılar mı, dinlemediler mi?..
Daha “bir hafta vakit var”; bu skandal önlenebilir; “önlenmezse”, nelerin olacağını düşünmek bile istemiyorum.
Dahası, daha da kötü; “bu genel kurul yapılırsa, gündemde her biri bir genel kurulluk o kadar önemli ve hayati madde var” ki, tartışmalar uzayacak ve 10 binden fazla üyeli Galatasaray’da, “o hayati konularda, o geç saatlerde salonda kalan ve muhtemelen çoğunluğu yönetimden yana olan 300-500 kişi karar verecek”, olacak şey mi?..
Ey Galatasaray’ın eski başkanları, yöneticileri, akil adamları, toplanın, susmayın, gereğini yapın, ne duruyorsunuz?..

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.