Riva’daki beyler o klimalı salonlarda istirahat edin!

Bayram tatilinin 10 gün olacağı 2 hafta önceden belli oldu.
Süper Lig, TFF 1. Lig, 2. ve 3. Liglerde de hangi maçın ne gün ne saatte oynanacağı da belli.
Havaalanları ve otellerdeki yoğunluklar memleketin 1 numaralı gündem maddesi.
İlk haftalar olduğu için MHK hakem tayini yaparken çok fazla mesai harcamasına da gerek yok.
Hakemlere bu haftaki maçlar pazartesi gününden tebliğ etseydiniz ne kaybederdiniz?
1) Uçak biletleri daha ucuz olmaz mıydı?
2) Otel rezervasyonları daha kolay olmaz mıydı?
10 günlük tatilin başlayacağı ilk gün; yüzlerce hakem, gözlemci, temsilci yollara düşecek!
Şunu düşünecek o devasa Riva tesislerinde bir tane adam yok mu?
O klimalı salonlarda yan gelip yatın! Kimin umurunda hakem, gözlemci ya da temsilci!
Ey MHK; Riva’da şu kadarcık risk alacak, inisiyatif kullanacak gücünüz yok mu?
Çoğu hakem maçtan çok, seyahati planlama derdine düşmüştür.
Ama dediğim gibi ne TFF’de ne de MHK içinde bir tane empati yapacak ve bunu uygulayabilecek irade yok.

Herkesin sahibi var ama hakemlerin yok!

Geçen sezon ligler bitmiş, mali genel kurul yapılmış ama hakemlerin paraları ödenmemişti.
Yazdık, Riva’da seferberlik ilan edildi. Aksaklık giderildi.
Bir tanesi çıktı, yılda “9 maaş yeter” dedi. Hakemler haziran, temmuz, ağustos maaşı almadılar. 
Sigortaları zaten yok, bundan haberdar edilen dönemin Kulüpler Birliği Başkanı Göksel Gümüşdağ; “Nasıl olur, öyle şey mi olur?” dedi.
Hiçbir şey değişmedi.
Süper Lig hakem kadrosunda TFF’ye güvenip hakemlik için işinden istifa eden çocuklar var. 
Yeni sezon başladı, maaş hiç yok. Olup olmayacağı belli değil, olursa ne kadar olacağı da belli değil.
MHK’nın, Hakem Derneği’nin zaten böyle bir derdi yok.
Bakın Riva’da çim bakıcılarının, güvenlikçilerin, şoförlerin, temizlikçilerin, müdürlerin, kurullardaki beylerin maaşı belli.
Alacakları huzur hakları belli. Lucescu’nun ve ekibinin maaşı belli.
Ama HAKEMLERİN bırakın maaşının miktarını; maaşlarının olup olmayacağı bile belli değil!
Sezon sonunda performansa göre maaş diye bir şey olmaz.
Ameliyata giren doktora, transfer ettiğin futbolcuya, Fatih Terim’e, Lucescu’ya ya da çorbacıya; “Performansına göre ücret vereceğim” diyebilir misin?
Böyle bir sözleşme ya da maaş sistemi olabilir mi?
Sayın Yıldırım Demirören, Sayın Nihat Özdemir; şirketlerinizde bu şekilde çalışan bir tane personeliniz var mı?
Sayın Hüsnü Güreli, danışmanlık yaptığınız dev şirketlerde böyle eleman çalıştıranlar var mı?
Siz gelin mertçe “şu maaşı, sözleşmeli hakemliği kaldırdık” deyin.
Hiç değilse bundan sonra; kimse de siz güvenip, işinden gücünden olmasın.

Bunlar normal!

1) F.Bahçe-Trabzon maçını başarıyla yöneten Ali Palabıyık’ın G.Saray-Sivas maçına verilmesi.
2) Cüneyt Çakır’ın Beşiktaş-Antalya maçından sonra bir hafta dinlenerek bu hafta maç alması.
3) Geçen haftayı boş geçen Mete Kalkavan’ın bu hafta Beşiktaş-Bursa maçıyla dönmesi.

Bunlar anormal!

1) Karabük-Başakşehir maçında Fırat Aydınus bir penaltıyı atladı, bu hafta maçı var. 
2) Sivas-Malatya maçında Serkan Çınar, Azubuike’nin kırmızı kartlık hareketine faul bile çalmadı, bu hafta maçı var. 
3) İlk haftanın başarılı hakemleri Halis Özkahya, Suat Arslanboğa ve Koray Gençerler’in 2 ve 3. haftaları boş geçmeleri.
4) 1. haftada Başakşehir-Bursa maçında cezaya giren Ümit Öztürk’ün G.Birliği-F.Bahçe maçıyla dönüş yapması.

Atletik testler MHK’yı tayinlerden fazla yıprattı

Çok sayıda hakem atletik testleri geçemedi.
Yapılan hatalı klasmanlar, İyi antrenman yapmamışlar, aşırı sıcak-nem, stres-baskı, bazı hakemlerin testlerde korunması... Bir sürü mazeret, sebep sayılabilir.
MHK geçen sezon Süper Lig hakemlerine hemen telafi koşusu yaptırırken, alt liglerdeki hakemlerin telafi koşusu 2 ay yapılamamıştı.
Aramızda o günlerde iletişim olan etkili bir MHK üyesine bu haksız durumu söylediğimde, bana “çok haklısın” demişti.
MHK, başarısız olan hakemler için koşu tarihini bugünden belirlemeli. 
Bu ayyuka çıkan dedikodulara mahal vermeden adil bir şekilde testler yapılmalı. Atletik testler; memleket meselesi olmamalı.