OTUZ BEŞ gol atmasına 35 gol kalan Negredo konuşamadı…
∆∆∆
MİLLÎ Takım’da, Lucescu’nun psikoloğuna psikolog tutuldu...
Ana Kumanda
(...BEYAZ TV - Günlük Ahmet Çakar yorumları)
“-Mistik güçler işin içine girdi... Bundan sonra nerede çakılacağımız belli değil. Yerin dibi varsa oraya da gidebiliriz...”
∆∆∆
“-Kader Demirören’in işinin bittiğini, ‘Kardeşim benim miadım doldu, artık bırakma zamanı’ dedirttiğini göstermiştir...”
∆∆∆
“-Ben bazı şeyleri açıklayamıyorum... Biz bu turnuvada gözle görülecek, elle tutulacak şeyler yapmıyoruz çünkü...”
Temel’in yeri...
Temel, problemi için kendisine önerilen adamın yanına gitmiş;
-Sizin de eskiden uşağınız olmuyormuş... Bir doktora gidip tedavi olmuşsunuz, şimdi 4 aylık çocuğunuz varmış...
-Sizin de mi çocuğunuz olmuyor?...
“-Evet... Eczanenin vitrininde gördüğümüz haptan içtik işe yaramadı... Hatta bazı aylar riskli olmasına rağmen ikişer hap içtik ama nafile...”
-Öyle rastgele ilaçlarla olur mu?...
“-O kadar da cahil değiliz... İlacın ismi üstünde yazıyor zaten...”
-Neymiş adı?..
“-Bebe aspirini...”
Hayata dair…
Bizim pano
Gazeteden tanıdığı, fakat samimi olmadığı Ali ile aynı yerde on altı ay askerlik yaparlar...
Ve bu 16 ay onların çok kaynaşmasına ve can-ciğer olmasına vesile olur...
Çok abartılı yaşarlarmış...
Tezkereden sonra bir gün Serdar yoldan geçen bir arabada Ali’yi görmüş...
Arabayı Ali kullanıyor, hemen durduruyor ve sorgusuz sualsiz biniyor...
Hoş beşten sonra Serdar başlıyor laubaliliğe...
Her türlü şakayı, eziyeti yapıyor... Fakat Ali sabırlıdır, sesini hiç çıkarmıyor...
Derken şirkete varıyorlar, beraberce inip yukarı çıkıyorlar...
Ve Serdar şoke oluyor...
Çünkü Ali masasında oturuyor...
Ali zannettiği, Ali’nin abisi Ahmet, söylenmeye başlıyor;
“Yahu al şu manyağı... Kim ise elimden bir kaza çıkacak... Anladım beni sen zannetti sesimi çıkarmadım... Ama yeter artık...”
itirafım var...
(…isim: nagehan ...şehir: antalya …yaş: bilinmiyor)
-Anahtarı unutup çantaya koymak (genelde cebime koyarım) çantaya bakmamak ve akşam eşim gelene kadar komşuda beklemek.
-Güneş gözlüğü takıp arabaya binince “A-a arabaya film mi kaplattın” demek.
-Annemle cep telefonunda konuşurken, “Anne dışarı çıkacağım telefonu bulamıyorum” demek.
-Tatile çıkarken ev halkına şarj aletlerini unutmamalarını tembihleyip kendi telefonumu evde unutmak.
-Bunların hepsinin D ve B vitamini eksikliğinden olduğunu öğrenince içimin rahatlaması, tedavi olup normale dönmek.
(omer.soztutan@tg.com.tr - itiraf edin, rezil edelim...)