Krampon...

F.BAHÇE; zirvedeki puan hesaplarının iyice karışması üzerine bir matematik profesörü ile anlaştı…
∆∆∆
ÜMİT Özat’ın, “İmkân verilse maça girip defans yapacaktım” açıklamasını Cüneyt Çakır yorumladı; “O da bir şey mi, bir ara ben bile top çıkaracaktım.”
∆∆∆
CAPELLO’nun teknik direktörlük kariyerine son vermesi üzerine Fotomaç’ta bayraklar yarıya indirildi.

Temel'in yeri...

Temel, kahveden çıkınca kapının önünde bir saatlik bir gecikme için park cezası yazan trafik polisiyle burun buruna gelmiş...
“Yazma şu cezayı memur bey” demiş...
Polis onu hiç umursamadan cezayı yazmaya devam edince onun bir “İşgüzar” olduğunu söylemiş...
Polis Temel’e şöyle bir bakıp, “Aşınmış lastikler” için ikinci bir ceza makbuzunu yazmaya başlamış...
Temel, ne kadar ceza yazarsa yazsın, ona vız geleceğini söyleyince polis ilk iki ceza makbuzunu arabanın sileceği altına sıkıştırıp üçüncü makbuza başlamış...
Bu sürtüşme 20 dakika kadar sürmüş, polis ceza üzerine ceza yazmış...
Temel hiç oralı olmamış...
Yürümüş, karşı kaldırımda park ettiği arabasına binip, sürmüş gitmiş...

Ana Kumanda

(…NTV / Yüzde Yüz Futbol)
MURAT KOSOVA: Aykut Kocaman, Abdullah Avcı ve Şenol Güneş’in sevindiği bir yenilgi oldu Galatasaray adına.
RIDVAN DİLMEN: Son 5 dakika totem yapıp mutfağa falan gitmişlerdir…
∆∆∆
(…ATV / Tatlı Sert)
STÜDYODAKİ ADAM: Peşin hükümlü olma… Çok büyük konuşuyorsun...
STÜDYODAKİ KADIN: Olsun, seneye de giyersin işte...

TERS AÇI

"-Mevzu derin!.." (...Ferruh Ciloşoğlu'ndan)

Kadınların aradığı şeyler...

1- Kadınların erkeklerde aradıklarını düşündükleri şeyler...
2- Kadınların erkeklerde aradıklarını söyledikleri şeyler...
3- Kadınların erkeklerde gerçekten aradıkları şeyler...
...
-Birinci grubu, gazetelerin lüzumsuz ilaveleri ve uzmanlar defalarca yazar...
-İkinci grubu, “Kadınlar erkeklerde neler arar” diye sorduğunuzda tanıdığınız bütün kadınlar anlatır...
-Asıl değerli olan üçüncü grubu da; çoğunlukla kadınlar sizi ağlata ağlata öğretir...

İtirafım var...

(...isim: numan ...şehir: ankara ...yaş: on sekiz)
Ailece fazla gidilmeyen bir şehre gidilmiştir.
Babanın kuzeni orada bulunmaktadır ve “Gelmişken görelim” denilir. İş yerine gidilir fakat bulunamaz. Nizamiyedeki görevliyle konuşulurken “Mustafa Bey şimdi çıktı” diye kadının biri araya karışır.
Elinize bir numara tutuşturur baba arar kendini tanıtır karşıdaki kişi bir şey söylemeye fırsat vermeden “Geliyorum birazdan” der...
Biraz beklemeden sonra birileri ailece gelir uzak akrabaları pek tanımazsınız ama babanızın da tanıyamadığını görünce şaşırırsınız...
Karşıdakinin başka bir Mustafa Bey olduğu “Hoş geldiniz... Hoş bulduk” faslından sonra anlaşılır ki;
Bu rezilliğin fazla bilgi vermeyen bizde mi, kuzeni olmadığı hâlde alelacele iş yerine gelen Mustafa Bey’de mi, yoksa “Hangi Mustafa Bey” demeden araya karışan kadında mı olduğu yol boyunca aklınızı kurcalar...
(omer.soztutan@tg.com.tr - itiraf edin, rezil edelim…)

Ayaküstü...