Internete denetim

A -
A +

Yeni kanun layihasına son ânda bir madde eklenerek internet de RTÜK'ün kontrol alanına dahil edilmiş. Buna göre web sayfası işletenler sayfalarından her gün iki kopya alarak bunu valiliğe vereceklermiş. Ayrıca yeni web kuracaklar, yayına geçmeden evvel en büyük mülki amirliğe o malûm ikametgâh, nüfus cüzdanı sureti... diye başlayan kırtasiye malzemelerini sunmaları gerekecekmiş. Bu sahada meslek icra edeceklerin yerli veya yabancı olmalarına göre de prosedür değişmekteymiş. Radyo ve Televizyon Üst Kurulu kanun tasarısını müzakere eden komisyon üyelerine maddeyi tasarıya kimin eklediği sorulduğunda kimlik mahfuz tutularak sadece "büyüklerimiz istediler" cevabı verilmekteymiş. Bakanlar Kurulundan geçen layihada bu madde olmadığına göre "büyüklerden" kasıt daha başka makamlar. Bazı sorular... -İnternet, medya mıdır, onu bir basın faaliyeti olarak görmek gerekir mi? -Evet. En yakın iş kolu da tv yayıncılığıdır. İnternetin temelinde telefon haberleşmesi vardır. Nitekim özel televizyonlar da telsiz ve telefon kanununa göre idare edile geldi. Herhalde internet suçları da Basın Mahkemeleri'nde görülecektir. -Bürokratik zorluklar, "Türkiye" rümuzunu ifade eden "tr" uzantılı webleri yurt dışına kaçırtmayacak mı, böylece bu kaçışla döviz de gitmeyecek mi? -Kaçabilir. Az sonra ifade edeceğimiz gibi tedbirlerin akıllıca alınması şart. -Her gün resmi yerlere web çıktısı sunmak fiilen mümkün müdür? -Mümkün olsa bile mânâsız bir meşgale. Webler her ân yenilenmekte. Suretleri götüren ofisboy iş yerine dönmeden sayfa değişmiş olabilir. Maddenin bu tarafı tek parti devrini hatırlatan bir sansür tehdidi taşımakta. Ayrıca teknoloji harikası bir sahada fotokopi alış-verişi nedir? Mail gönderilemez mi? Üstelik buna dahi lüzum yok. Televizyonlar RTÜK'e yayın mı gönderiyor? Yayın takip edilmeli. Teknoloji baskısı ile karşı karşıyayız. Daha özel televizyonlara frekans tahsis ihalesi gerçekleşmeden yeni RTÜK kanun tasarısı tartışmalı bir şekilde gündeme girdi. O yetmezmiş gibi mezkür kanuna bir de internet maddesi eklendi. Böylece tartışmanın çapı genişledi. İnternetin faydaları açık. Ancak zararlı tarafları da alabildiğine geniş. Zarar, internetin kendisinden değil. Onu kullananlardan ileri gelmekte. Özellikle sapıklığın her çeşidi ile fuhuş sektörü internette cirit atmakta. Kumar da öyle daha başkaları da. Eğer bir gazete veya dergi veya televizyon veya web sayfası beyaz kadın ticareti yaparcasına kendisine tanınan imkânları başkalarının aleyhine kullanılıyorsa orada bir takım tedbirler almak gerekiyor. Ve ne yazık ki bütün bu medyada saydıklarımız yapılmakta. Hele hele internet tamamen genç kitleye hitap ediyor. Onun için "sansür"e hayır gibi popüler çığlıklardan evvel bu yayınların ruhlardaki tahribatı üzerine düşünmeli. Her türlü değerden uzak, mânen çökmüş bir gençliğe razı mısınız? Sansür kabalığına düşmeden fakat genç insanları harap edecek silahları ateşleme imkânına da fırsat vermeyecek dikkatli düzenlemeler yapmak lazım. Başıboşluk olmaz... Başıboşluk insana mahsus değildir. Zaten internette öyle sayfalar var ki hayvanlar görse yüzleri kızarır. Hürriyetleri kullanmakla anarşizmi karıştırmamalı.

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.