İSTANBUL’U KUŞATMA HAREKÂTI

A -
A +
İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu’nun eli zaten kanlıydı. 14 Mayıs 2018 Kudüs Faciası’ndan sonra artık ABD Başkanı Donald Trump’ın da eli kanlı. 
Trump, BM kararıyla andlaşmalara aykırı bir şekilde Evanjelist-Siyon fundamentalizmiyle Amerikan sefaretini 14 Mayıs’ta Kudüs’e taşıdı. Bunu yaparken bir de şahsi hesap güdüyor. Yahudi lobisinin desteğini alarak ikinci kere seçilmeyi garantilemek istiyor.
Diğer taraftan Filistin topraklarının işgalinden 70 sene sonra bu defa Kudüs’ün gasbedilmesi uzak hedef olarak İstanbul’un düşürülmesine dair hazırlığın son adımıdır. 14 Mayıs 2018 Faciası, aynı zamanda İstanbul’u kuşatma harekâtıdır.
Bunu neye dayanarak söylüyoruz? Şayet gerekçesi ortaya konmazsa değeri olmaz. Tarih malumatı, tam da böyle vakitler için elzemdir. Zira tarih, masal değil, kıyas ilmidir. Kıyas yapılıp ders alınması gerekir:
Sevgisi Müslümanların kalbine sinmiş, gözlerinde kudsiyet kazanmış şehirlerimiz vardır. Bu şehirlerden başlıcaları Mekke, Medine, Kudüs, İstanbul, Buhara, Bağdat, Şam, Kahire ve Kurtuba’dır:
Endülüs, Tarık bin Ziyad’ın 711’de İberik Yarımadasını fethetmesinden sonra asûde bir İslâm yurdu olmuştu. Endülüs Emevî Devleti ve Benî Ahmer Devleti, 8 asır boyunca yüksek medeniyet eserleri verdiler. Ne yazık ki bu iklim, 15. Asır’da Haçlı Katolik dünyasının barbar saldırısıyla sarsıldı. Haçlılar, Müslümanların âdeta kanını içtiler. Topyekûn Endülüs ve bu medeniyetin merkezi Kurtuba düştü.
Belgrad, Osmanlı hayatımızda İstanbul’un tabiî hududuydu. 1878 tarihli Berlin Konferansında Sırplara istiklâl verilmesiyle Sırbistan’ın başşehri oldu. Belgrad, böylece düşmüş oldu. İstanbul’un sanki surları çöktü. Payitaht, Darül Hilafe, çok geçmeden 13 Kasım 1918’de İngilizlerle avâneleri tarafından işgal edildi. Ancak 4 Ekim 1923’te savuşup gittiler.
Çarlık Rusyası Buhara Hanlığı’nı 1868’de işgal etti. Vaki işgal 1989’da SSCB’nin dağılmasına kadar 121 sene sürdü. Bugün yeni yeni kendini toparlamaktadır.
Bağdat, ilkin 1917’de İngilizler tarafından işgal edilmişti. 2 Ağustos 1990’da I. Körfez Müdahalesine maruz kaldı. 20 Mart 2003’teki II. Körfez Harekâtıyla Amerika ve ortakları tarafından işgal edildi. Ortaklarının arasında Mısır, Suudi Arabistan ve Suriye de vardı. Bağdat, bugün Irak’ın başşehri olsa da sanki İran’ın vesayetindedir. Hâlâ bombalar patlamaktadır. Hâlâ huzursuzdur.
Kahire, ümmetten koparılarak 3 Temmuz 2013’te haçlı ve siyon güdümüne verildi. Amerika ve NATO destekli Abdülfettah el Sisi bu tarihte seçilmiş Cumhurbaşkanı Muhammed Mursi’ye karşı darbe yaparak gönüllü manda idaresini kurdu. Bugün Filistin’in yanında değildir. Amerika neredeyse Sisi iktidarı da oradadır.
Şam, 1972’de Hafız Esad darbesiyle Rusya’nın tasarrufuna dâhil olmuştu. Amerika, burayı 2011’de “Arap Baharı”yla ele geçirmek istedi fakat başaramadı. Şam, merkezli Suriye bugün kargaşa içindedir, mahvolmuştur.
Suudi Arabistan günümüzde artık Amerikan eyaleti gibidir. Bu topraklar Veliahd Prens Selman eliyle şekillendirilmektedir. İnanılır gibi değil ama Mekke ve Medine’de kilise yapılması bile konuşuluyor.
1917’de İngilizler Filistin’i de işgal etmişlerdi. İngiliz-Amerikan ve Batı ortak projesiyle 1948’de İsrail devleti kuruldu. İsrail’in kurulması, Filistin, Filistinli ve ilk kıblemiz Kudüs için “Büyük Felaket”in/Nekbe’nin başlangıcı oldu.
Bugün Filistin’in başşehri Kudüs’ün uğradığı büyük felaketi yaşıyoruz. Kudüs, sözün ve insanlığın bittiği yer oldu. Buraya dayatmayla sefaret taşıdılar. Bunu protesto eden sivil Filistinliler, İsrail askerleri tarafından dünyanın gözü önünde âdeta biçildi.
Asla unutulmasın!
Kudüs’ün düşmesi Belgrad’ın kaybı gibi olur. İstanbul, nasıl ki Belgrad düştükten 40 yıl sonra işgale uğradıysa, karşımızdaki sinsi hesap sahipleri, Kudüs’ü istila ederek bunu tekrarlamak istemekteler. 15 Temmuz birinci hamleydi. Kudüs, ikinci hamledir. Kurtuba’yı 8 asır unutmadıkları gibi 6 asırdır İstanbul’u da unutmadılar.
Kudüs gasbedilirken İstanbul da kuşatılmaktadır.
Her hesap buna göre yapılmalı.
UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.