Bu lig ‘kibir’ kaldırmaz…

A -
A +

Önce kendine bakacaksın…
Sorunlarınla yüzleşeceksin...
Makyajlarla bir yere varılamayacağını bileceksin…
Kendi işinle ilgileneceksin…
Etrafına, senden önde olanlara laf sokup onların kimyasını bozmaya çalışmayacaksın…
Mütevazı olacaksın…
Saygı duyacaksın ki; saygı duyulsun sana...
Görüntüsü ve mimikleri nedeniyle en kibirli teknik adam apoletini omuzlarına yapıştırdıkları Fatih Terim, en vasat, en saygılı ve en kibirden uzak tavır ve söylemlerle işe başladı.
Göztepe’ye ve Tamer Tuna’ya analarının ak sütü gibi hak ettikleri onuru esirgemedi...
Kendi gerçekleriyle, eksikleriyle ve sorunlarıyla yüzleşerek yaşadı ilk maçının coşkusunu…
Uçmadı…
Âlemin şansa yorduğu tüm başarıların hepsinde bilgi ve tecrübe gibi iki önemli unsur bulunduğunu bilen biri olarak ona güvenenlerin yarı yolda kalmayacağını düşünenlerdenim…
Galatasaray 9 puan öndeyken bir kibir hissediliyordu ve sihirli sözcük ‘suni’ kelimesi yetti de arttı bile tüm değerlerin altüst olmasına…
Beşiktaş’ın gergin ve biraz da gereksiz yere kendi ürettiği problemlerle başa çıkmaya çalıştığını görerek Şenol Güneş’in uğraşmaması gereken şeylerle uğraşmaya başladığını hissediyorum…
Aykut Kocaman’ın oynanan oyunla ve seyircinin beklediği oyun arasındaki inatlaşmasını zarar vereceğini görüyorum…
Galatasaray bir zarla kaplıydı ve gelen giden batırıyordu iğneyi...
Şimdi kalın bir zırh var beyler...
Hadi batırın bakalım...

YOK BÖYLE BİR LİG...
Yıllardır görmediğimiz kadar yakın dizilmiş takımların ve camiaların ikinci yarı mücadeleleri nefesleri kesecek anlaşılan…
Aykut Kocaman’ın ‘2 ay sonra herkesi silindir gibi ezeriz’ sözcüğü bir temenni olabilir, dilek olarak kabul görebilir ama gerçeklerle örtüşmüyor…
Al sana kibir…
Bunu liderliği kaybettiği haftada söylediğine göre ok kendisine saplanmış ve kendi kimyasıyla kavga veriyor…
Bir de Başakşehir ve Abdullah Avcı gerçeği var ki, müthiş bir takıma dönüştüler ama gel gelelim ligin en yaşlı takımından söz ediyoruz…
Gelecek sezonu olmayacak oyunculardan söz ediyoruz...
Sıkıntı burada ama en önde olmasına rağmen kibirden uzak işine bakan bir teknik adamları ve kulüp yönetimleri var...
En yaşlı takımın seyircisi de yok ve ligin en tepesinde...
Bir yerde ‘error’ vermesini bekleyenler var doğal olarak...
Yani rakiplerine en çok saygı duyan saygı görecek, en fazla ayağı yere basan da ipi göğüsleyecek…
Durum bundan ibarettir…

ARDA SARMALI...
Bu kadar zirvelerde dolaşırken ve ‘her evin evladı’ konumundan, dünyanın en büyük takımında oynayan bir ‘sokak çocuğuna’ dönüşen başka bir çift krampon yoktur...
Şimdilerin en sevimsiz çocuğuna evrilmiş bir büyük yetenek belli ki oynamak istiyor ama omzundan çoktan sökülüp atılmış ‘Barcelona’nın oyuncusu’ apoletinin arkasına saklanıyor…
Ahmet Bulut bir pazarlama uzmanıdır...
Ancak ürün ‘don yemiş portakal’ gibi ucuzlamış, tadı kaçmış, olsa olsa kaynatıp belki reçel yapılabilecek kıvama gelmiştir...

POST-IT
20 Ocak kongre günü geleceğin temellerinin atılıp atılmayacağı bir milat olabilir...
Başkan Dursun Özbek gerekeni yaptı ama yönetimini de yeniden dizayn etmesi gerektiğini biliyor…
Liste çok belirleyici olacaktır...
Çünkü...
Başkan Fatih Terim’i kullanmak isterken bir de bakmış ki; Fatih Terim, Başkan’ı kullanmış...
Vah vah...

S-ÖZ
“Kötü adamlardan iyilik yapmalarını beklemek, aptallıktır...”
    Marcus Aurelius

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.