Cesaret yoksa bahane vardır

A -
A +

Messi kendini tarihe gömmeye hazırlanırken “Neymar ne yapacaktı?” diye geçtim maçın önüne...
O da ‘nafile çabaların’ arasına gömdü kendini. Güney Amerikalıların gelenekselleşmiş öz güvenine karşılık bıktırıcı ve katı bir savunma anlayışı ile karşılık veren Kosta Rika tek amacının ‘direnmek’ olduğunu kanıtladı.
Firminho geç kalmış bir hamleydi. Hatta Fernandinho’yu bile bekledim ama Arjantin ve Brezilya gibi ekollerin teknik adamlarının ne kadar yetersiz kaldıklarını kilit üstüne kilit vurulan bir maçta bir kez daha farkettim.
Kosta Rika’nın bahanesi bu kadar önemli yıldızı olan bir takıma karşılık sadece ‘kararlı bir direnç’ üzerine kurulmuştu.
Brezilya ise bir türlü kanattan son çizgiye inemeden ve şutlarını da Keylor Navas’ın üzerine vurarak harcadı.
Maç sonlarda bir kaza golüne, ya da fahiş bir hataya kalmıştı ama o bölümde de yatanın kalkmadığı bir döneme girdik.
Cesareti sınırlı Kosta Rika bahanesi olan çekingen oyununu puana tahvil etmek üzereyken Neymar rakibini çaresiz bıraktığı bir pozisyonda penaltıyı almaya çalışmasa gol vuruşunu yapabilecekti. Hakemin Neymar takıntısını da vurgulamalıyım.
Sonuçta bizi önemli oyunculardan mahrum bırakmaya yönelik hakem yorumları, cesareti olmayana prim tanıdı ve anladım ki, ellerinden gelse bizi bir ‘Kosta Rika-İzlanda’ finaline mahkûm edeceklerdi ama Coutinho açamadığı kapıyı kırarak içeri girmeyi başardı. Neymar da uzatmanın da uzatmasında gözyaşlarına sebep olacak golünü attı.

MAÇIN ADAMI: K. Navas

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.