Görünür görünmez kaza bela...

A -
A +
“Param yok desem olmaz. Zaten çektiğim para elimde. Daha cüzdana bile koymamışım...”   Hâl hatır sorduktan sonra muhabbet ta buralara kadar gelmişti… Eminönü’nde karşılaştığı bir vatandaşın yaşadıklarını anlatıyordu… Adamcağız bir elinde baston sağ bacağı topallar hâldeydi… “Geçmiş olsun” diyenlere anlatırken kendisi de kulak misafiri olmuştu… “Ya insanlık ölmedi ya kardeşim… Bir arkadaşımın bir miktar paraya ihtiyacı varmış. Benden rica etti. İşi görülsün” dedim. Aksaray’da bir bankamatikten parayı çektim… Geri döndüm ki karşımda iki madde bağımlısı genç: “Amca bize biraz para lazım, yardımcı olur musun?” Param yok desem olmaz. Zaten çektiğim para elimde. Daha cüzdanıma bile yerleştirmemişim. Para verecek olsam çıkartıp ellilik yüzlük verecek hâlim yok ya… Bir baktım bankamatik son 100 lirayı sayarken 50’lik iki 20’lik bir 10’luk şeklinde vermiş. Dedim şu anda en kolay yol, her ikisine birer 20’lik verip başımdan savmak… “Alın bakalım birer 20’lik” dedim. Hayret ki ne hayret… “Bu ne amca, biz bununla ne yapacağız?” tarzı itiraz etmesinler mi? -Ne olacak? dedim, -Biraz daha ver. Bak elin para dolu, dediler… İkisi de biri bir yandan diğeri bir yandan sıkıştırıyordu. Belki fırsat bulsalar elimdekini alacaklardı. Ya da hepsini vermemi istiyorlardı… Haydi çekin gidin filan desem de öyle hiç tırsacak veya saygıdan dolayı gidecek hâlleri yoktu… Baktım üzerime geliyorlar ve beni zorluyorlar. Celallendim. “Bana bakın! Siz hiç Osmanlı tokadı yediniz mi?” dedim. Ben böyle der demez ikisi birden üzerime saldırmasın mı? Artık dövüş kaçınılmaz olmuştu. Çok şükür gücüm kuvvetim yerindeydi… Kaldırdım elimi, bir birine bir diğerine… İkisini de etkisiz hâle getirdim… Meğer ben öyle sanıyormuşum… Arkamda duran üçüncü birinden haberim yokmuş. Ben arkadaşlarıyla mücadele ederken o üçüncüsü sağ bacağıma diz kapağımın olduğu eklem yerine elindeki kocaman inşaat demiriyle vurunca gözüm karardı, oracığa yuvarlandım… Bu arada kavga sebebiyle polise haber verilmiş, polis de olay yerine gelmiş… Allah’tan gelmiş yoksa bana belki de vurarak daha çok zarar verebilirlerdi… Polis gelirken onlar ortalıktan toz olmuş zaten… Hastaneye kaldırdılar… Ayağım hayli tahrip olmuştu… Hastaneden çıkalı iki hafta oldu… Hâlen tam olarak üzerine basamıyorum. Bastonla yürüyorum. “Allah görünür görünmez kazadan beladan korusun” diye dua ederlerdi… Meğer ne kadar önemli bir dua imiş…           Rumuz: “Dua”-İstanbul
UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.