Baltimore halkı devletin ilgisizliğinden şikayetçi

/ Kaynak: AA
Baltimore halkı devletin ilgisizliğinden şikayetçi

DÜNYA Haberleri  / AA

Baltimore şehrinin batı yakası sakinleri, devletin ve medyanın, mahallelinin gerçek sorunlarını görmezden geldiğini savunuyor.

ABD'de gözaltındayken ağır yaralanıp kaldırıldığı hastanede ölen gencin yaşadığı Baltimore kentinin sakinleri, devletin kendilerine adil davranmadığını ve ilgi göstermediğini savunuyor. ABD'nin başkenti Washington'a yaklaşık bir saatlik mesafede bulunan liman kenti Baltimore, yüzde 60 ile siyahi Amerikalıların en yoğun yaşadığı şehirlerden biri. Gözaltındayken ağır yaralanan ve kaldırıldığını hastanede hayatını kaybeden Freddie Gray'in de yaşadığı şehrin batı yakasında, kırık dökük evler, oyuncakları kırılmış çocuk parkları ve kapılarına kilit vurulmuş spor alanları dikkati çekiyor.
Polisin ve askerin yoğun güvenlik önlemleri aldığı, medyanın da adeta üs kurduğu kentin sakinleri ise devletin ve medyanın burada yaşayan halkın gerçek sorunlarını görmezden geldiğini söylüyor.
- Bu sokaklarda getto kültürü 1970'lere dayanıyor
Kentin sokaklarında elinde tıraş aletleriyle gezerek geçimi sağlamaya çalışan 56 yaşındaki Jeff Grayson, AA muhabirinin sorularını yanıtladı.
Yaşamını yitiren Gray'in müşterilerinden biri olduğunu belirten Grayson, 1970'lerde burada sadece siyahilerin yaşadığı iki sokak bulunduğunu söyledi. Mahallelinin birbirine kenetlenmesinin o yıllara uzandığını söyleyen Grayson, o yıllarda, Afrika kökenli Amerikalıların yaşadığı sokakların beyazlarınkiyle çevrildiğini, sokaklarından dışarıya çıktıkları zaman can güvenliklerinin dahi olmadığını ifade etti.
Alışverişe giderken beyazların sokaklarından geçebilmek için grup halinde yürüdüklerini anlatan berber Grayson, birçok kişinin beyazların mahallelerinden geçmekten korktuğu için okula dahi gidemediğini belirtti.
- "Buradaki insanlar o kadar da kötü değil"
Saçını evinin önünde oturduğu merdivende kestirirken konuşan Floid Irvin, sokaktan geçenlere bakarak "Burada yaşayanlar o kadar da fena sayılmaz" dedi.
Mahallede 20 yıldır yaşayan Irvin, kentin bu kısmında artık daha çok yaşlıların yaşadığını ifade ederek çocuklu ailelerin daha iyi bir hayat umuduyla mahalleden taşındığını kaydetti.
"Bütün bunlara rağmen, 20 yıl öncesine gitsem, tekrar bu mahalleye yerleşmek isterdim" diyen Irvin, eskimiş evini işaret ederek "Bu yaşıma geldiğimde daha iyi bir evde oturmayı isterdim. Keşke devlet bizim gibi insanlar için uygun ev alabilme imkanları sunabilse" ifadesini kullandı.
Eşini yıllar önce kaybeden Irvin, çocuklarının da farklı şehirlerde iş bulması üzerine kırık dökük evinde yalnız yaşıyor.
- "Biz sadece bize sunulan imkanlar dahilinde hayatta kalmaya çalışıyoruz"
Batı yakasında büyüyen 24 yaşındaki Duiwin Stewart, Freddie Gray'in ölümünden sonra televizyon kanallarının bu sokaklarda bir nevi üs kurduğuna işaret ederek medyanın kendilerini "serseri" olarak yansıtmasını eleştirdi.
Hiçbir kanalın evlerinin yıkık dökük halini çekmediğini savunan Stewart, belediyenin, sokaklarında bulunan tek basketbol sahasının kapısına kilit vurduğunu anlatarak devletin eğitim ve oyun merkezleri gibi imkanlar sağlaması halinde çok daha farklı bireyler olabileceklerini söyledi.
Küçük kardeşini 2014 yılında sokaktaki bir silahlı kavgada kaybettiğini dile getiren Stewart, "Biz sadece bize sunulan imkanlar dahilinde hayatta kalmaya çalışıyoruz" diye konuştu.
Stewart, kentteki birçok gencin iş bulmakta sıkıntı yaşadığını da belirtti.
- "Serserilerin isimlerini yazıyorum"
Mahalle sakinlerinden 29 yaşındaki Rakkie Harkins, Gray'in polis tarafından yakalandığı evin önünde iki küçük kızıyla oturup bir sonraki eylem için pankartlar hazırlarken AA muhabirine konuştu.
Pankartlara Ferguson, New York ve farklı şehirlerde polis şiddeti sebebiyle hayatını kaybeden Afrika kökenli Amerikalıların resimlerini yapıştırıp isimleri yazan Harkins, "Serserilerin isimlerini yazıyorum" dedi.
Harkins, Baltimore Belediye Başkanı Stephanie Rawlings-Blake'in, Gray'in ölümünden sonra sokaklarda eylem yapan gençleri "serseri" olarak nitelendirmesini eleştiren Harkins, bu sözü kendilerine birçok kişinin söyleyebileceğini fakat liderlerinin bu ifadeyi kullanmasına içerlediğini belirtti.
Özellikle yağmalama olaylarından sonra ABD Başkanı Barack Obama'nın da sert dille eleştirdiği gençleri sahiplenen Harkins, bu insanların dertleri yağma yapmak olsaydı, bunu ilk sokağa çıktıkları günde de yapabileceklerini ama gençlerin derdinin adaletin sağlanması olduğunu söyledi.
- "Freddie ile aynı hikayeyi paylaşan yüzlerce kişi var"
Fenyanga Muhammed isimli 45 yaşındaki mahalle sakini de ailesiyle katıldığı protesto gösterisi sırasında AA muhabirinin sorularını yanıtlarken, Gray'in ölümünden sonra çok fazla tartışılan polis şiddetinin daha önce kendi başına da geldiğini iddia etti.
Muhammed, kendisini uyuşturucu satarken gören polisler tarafından daha sonra yapılan aramada tüm kıyafetlerini çıkarmak zorunda kaldığını, arama sonucunda suça delil oluşturabilecek hiçbir şey bulunmaması üzerine çıkan tartışmada polisin kendisine dört el ateş ettiğini anlattı. Üç merminin sırtına, birinin de eline isabet ettiğini belirten Muhammed, mahkemede suçsuz bulunmasının ardından karşı dava açtığını ve bu davanın devam ettiğini kaydetti.
"Freddie ile aynı hikayeyi paylaşan yüzlerce kişi var" diye konuşan Muhammed, ancak polis şiddeti sonucu öldüklerinde gazetelerde yer aldıklarını söyledi.
- "Özellikle gençler İslam'a çok ilgi gösteriyor"
Gray'in ölümü üzerine sokakları dolduran binlerce protestocunun arasında bölgede güçlü bir yapılanması olan Müslüman gruplar da yer alıyor.
Müslüman liderler, özellikle yağmadan sonra protestocularla polisler arasında "barış elçisi" görevini üstlenerek eylem alanlarında arabulucu olarak görev aldı. Baltimore'un bu mahallesinde iki cami bulunuyor.
Önceki adı Mescid el-Hak olan ve cemaatin isteğiyle "Islamic Way" (İslam Yolu) olarak değiştirilen yaklaşık 300 kişilik caminin imamı 42 yaşındaki Hakim Lukcy, 1958 yılında yapılan bu caminin cemaatinin neredeyse tamamının daha sonra İslam'ı tercih eden Afrika kökenli Amerikalılardan oluştuğunu söyledi.
Mahalle sakinlerinin Müslümanlara saygı duyduğunu anlatan imam Lucky, özellikle gençlerin İslam'a çok ilgi duyduğuna işaret etti.
Caminin aynı zamanda kültür merkezi işlevi gördüğünü dile getiren Lucky, çocuklara ders verdiklerini fakat maddi imkansızlıklar yüzenden hizmetlerinin sınırlı kaldığını kaydetti.
İmam Lucky, gençlere yatırım yapılmayan bu sokaklarda, kimseden umut beklenemeyeceğini söyledi.
Hangi dinden olursa olsun, bu sokaklarda yetişen gençlerin diğer illerde yaşayan yaşıtlarına göre aynı imkanlarda eğitim alamadığını iddia eden Lucky, bu yüzden sokaklardaki talan ve yağmanın kendisini hiç şaşırtmadığını belirtti.
Lucky, medyanın, Gray'in ölümünden sonra asıl olayı - yani bir siyahi gencin polis şiddeti sonucu hayatını kaybetmesini - arka plana atarak sokaktaki yağmaya ağırlık vermesini eleştirdi.
Mahallenin sosyal ve ekonomik sorunlarına işaret eden Lucky, medyanın ise saldırılardan sonra, sorunların kaynağını görmek yerine anlık gelişen olaylar üzerinden yorum yaptığına dikkati çekti.
- "Keşke kırılan camlara değil de kırılan kemiklerimize bu kadar üzülseniz"
Kentteki belediye binası önünde toplanan binlerce protestocu da "Keşke kırılan camlara değil de kırılan kemiklerimize bu kadar üzülseniz" diyerek medyanın ve devletin asıl sorunlara olan ilgisizliğini eleştirdi.

DÜNYA
Kaynak: AA
UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.
Sonraki Haber Yükleniyor...