Katili kim affetsin?

A -
A +

> Hazırlayan: Ekrem Buğra EKİNCİ Katili kim affetsin? Tatil günü yazılacak yazı değil belki ama, ne yapalım, yeri geldi. Kusura bakmayın! Osmanlı Hukuku'nda cemiyet, şahıslar ve devlet aleyhine olmak üzere üç çeşit suç vardı. Cemiyet aleyhine suçlara, had suçları da denirdi ve beş taneydi: Zina, zina iftirası, hırsızlık, eşkıyalık ve sarhoşluk. Bunların şartları ve cezaları belliydi. Tatbiki ise zor ve nâdirdi. Bunları ne devlet, ne de şahıslar affedebilirdi. Adam öldürme, yaralama, hakaret, gasp gibi şahıslar aleyhine işlenen suçlarda, zarar gören dava açabilir ve suçluyu ancak o affedebilirdi. Devlet affedemezdi. HÜKÜMDAR BİLE... Devlet, ancak kendisi aleyhine işlenen isyan, gösteri, casusluk, kanunsuz silah taşıma gibi suçları affedebilirdi. Bilerek ve isteyerek adam öldürmenin cezası kısas olarak idamdı. Ancak ölenin vârisleri katili affedebilirler veya diyet (tazminat) ödemesi karşılığında kısas taleplerinden vazgeçebilirlerdi. Vârislerden biri bile affetse, katil idamdan kurtulurdu. Katili hükümdar bile affedemezdi. Çünkü bunlar, Kur'an-ı kerimde açıkça yazar. Ancak katil affedilmişse, hükümet buna herhangi bir ceza verebilirdi. İşte bu cezayı devlet affedebilirdi. Bu usul, mağdurların acısını ve zararını mümkün mertebe telâfi ederdi. Şahsî intikam duygularını yatıştırır, kan dâvâlarının önüne geçerdi. Böylece sosyal barışın teminine yardımcı olurdu. BİZDEKİ, MANTIĞA TERS Modern ceza hukukunda devletin af yetkisi vardır. Ama şahıslara karşı işlenen suçlarda af yetkisini kullanmakta mümkün mertebe çekingen davranması istenir. Ancak devlet aleyhine işlenen suçları, devlet kendisini güçlü hissettiği zaman affetmesi esastır. Şimdi bizdeki af anlayışı, ne geçmişe uyar; ne modern anlay?şa... Daha ziyade politik maksatlarla yapılır. Hatta umumî af çıktığı zaman bile, devlet, şahıslar aleyhine işlenen suçları affeder; kendisi aleyhine işlenen suçları affetmez. Bu ise, affın mantığına tamamen terstir. FIKRADAKİ HÜLASA Meşhur fıkradır: İki serseri bir kadıncağızın ırzına geçmişler. Mahkûm olup hapse atılmışlar. Bir müddet sonra kadın ikisini sokakta gezerken görmüş. Doğru savcıya koşmuş. Gördüğünü anlatmış. Savcı: "Hanım, hanım! Haberin yok mu, af çıktı. Devlet onları affetti!" demiş. Kadının cevabı: "Savcı bey! İyi de, bunlar benim mi ırzıma geçti, devletin mi ırzına geçti? Devlet nasıl affeder?" Harflerin de benzeri var...Katili kim affetsin? Eskiden ilk mekteplerde okuma öğretilirken, çocukların hatırında kolay kalması için elifbanın her harfi bir nesneye benzetilirdi. Bunların çoğu ince bir espri mahsulüydü. Elif kalem gibi, be tekne gibi, te ona benzer, se ona benzer, cim karnı yarık, ha ona benzer, hı ona benzer, dal beli bükük, zel ona benzer, ra çengelli, ze ona benzer, sin üç dişli (veya tarak gibi), şın ona benzer, sad tava dudaklı (veya badem gözlü), dat ona benzer, tı bacaklı (veya tavşan kulaklı), zı ona benzer, ayın ağzı açık, gayın ona benzer, fe kuzu başlı, kaf koyun başlı, kef karnında hemze, lam orak gibi, mim çomak gibi, nun çanak gibi, vav bir gözlü, he iki gözlü, lamelif bacağı dolanmış, ye yılan gibi. Katili kim affetsin?Yanlış hesap saraydan döndü 1648 yılında yedi İngiliz ticaret kalyonu, İstanbul'a mal getirmişti. Ancak getirdikleri maldan, ticaret anlaşmasıyla belirlenen %3 yerine, yanlışlıkla % 6 gümrük vergisi alınmıştı. Ayrıca malların bedeli olan 15.000 kuruş da henüz ödenmemişti. Gemi sahipleri nereye başvurdularsa, netice alamadılar. Bu defa ne yapacaklarını bilemediler. İstanbul'daki İngiliz sefiri Şövalye Thomas Benedith kendilerine bir yol gösterdi. Kalyonlar, Galata önünde deniz ortasında beyaz bayrak çekti. Bütün mürettebatı güverte üzerine dizildi. Başlarına birer bakraç zift yakıp bağrışmaya başladılar. Hâdise Topkapı Sarayı'ndan görüldü. Derhal adam yollanıp dertlerinin ne olduğu soruldu. Zamanın padişahı Sultan İbrahim, Çavuşbaşı İbrahim Ağa'yı Sadrazam Hezarpâre Ahmed Paşa'ya göndererek haksızlığı düzelttirdi. Katili kim affetsin?

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.