Vefakâr ressamın gölgedeki resimleri

Vefakâr ressamın gölgedeki resimleri

KÜLTüR - SANAT Haberleri

Abdülmecid Efendi’nin Avrupa’ya gönderdiği Avni Lifij’in ailesi tarafından saklanan resimleri ilk defa büyük bir sergiyle Sakıp Sabancı Müzesinde bir araya geliyor.

MURAT ÖZTEKİN

Ne vakit sanatımızı, kendi toprağımızdan, abidelerimizden, hayatımızdan, acılarımızdan alırsak, o vakit sanat yapmış oluruz...” Bu sözleri sarf eden Hüseyin Avni Lifij, Avrupai biri olmasına rağmen Doğu’dan ayaklarını kesmemiş bir Osmanlı ressamıydı. Sanata başlaması ise en yukarıdan, halifenin vesilesiyle olmuştu... Osman Hamdi Bey tarafından keşfedilen Lifij, kendisi de sanatçı olan Halife Abdülmecid Efendi’ye takdim edilmişti. Abdülmecid Efendi kabiliyetini takdir ettiği bu genci Avrupa’ya resim okumaya gönderdi. Batı’da bir müddet resim eğitim aldıktan sonra Osmanlıya dönen Lifij, bir yandan hüzünlü resimler ortaya çıkardı bir yandan da yenilikçi karakterinin yansıması olarak fotoğraflar çekti. Lifij, ömrünün nihayetine doğru asıl meşgalesi hâline getirdiği sanat eleştirmenliğiyle sözünü kimseye karşı esirgemedi. Cumhuriyetin ilk yıllarında Batı’dan heykeltıraş getirilmesi başta olmak üzere kimsenin ses çıkarmadığı şeyleri tenkit etti. Ancak Lifij, tam hayatının olgunluk devrinin başında amansız bir hastalıktan hayata gözlerini yumdu. Sanatta derin izler bırakan ressamın eserleri ise hep kapalı kapılar ardında kaldı. Birçoğu ailesi tarafından saklanan, bazıları da büyük müzelerin arşivinde bulunan eserler şimdi karanlıktan çıkıp ilk defa bir arada sanatseverlerle buluşuyor. Sabancı Üniversitesi Sakıp Sabancı Müzesinde (SSM) açılan “Avni Lifij: Çağının Yenisi” isimli sergi, bugüne kadar sanatçının gölgede kalmış bine yakın eserini gün yüzüne çıkarıyor. Sergide yağlı boya resim, etüt, desen, fotoğraf eserlerinin yanı sıra arşiv malzemesi ve şahsi eşyalarıyla Lifij’i bütün yönleriyle tanıma fırsatı buluyoruz...

BİR HATIRA İLE GELEN SERGİ
Sorularımızı cevaplayan SSM Müze Müdiresi Dr. Nazan Ölçer, serginin çıkış noktalarından biri olan hatırasını şu sözlerle anlatıyor: Malumunuz Ferit Edgü yazar olmasının yanında sanat sahasında Türkiye’de söz sahibi olan başlıca isimlerden biri. Sanıyorum Avni Lifij’i herkesten evvel o keşfetmişti, büyük bir alakası vardı bu ressama. 1975 yılında ona Avni Lifij’in eşi Harika Lifij’in hayatta olduğunu söyleyince, “Tanışmayı arzu ederim. Belki eşi hakkında biri iki şey öğrenirim” dedi. Sorasında birlikte Harika Lifij’in evine gittik. Avni Bey’in resimlerinden görmek istediğimiz söyleyince, Harika Hanım arka taraftan birkaç eser getirdi. Resimlere bakan Ferit Bey “Bunlar Avni Lifij değil hanımefendi” dedi. Harika Hanım o esnada güldü. Çünkü sanat bilgimizi imtihan etmek için bize kendi resimlerini getirmişti. Daha sonra tekrar arka odalara giderek, eşinin hakiki resimlerini bize getirdi. Uzun uzun bakıp inceledik. Belli ki eşini çok sevmiş onun hakkında her şeyi saklamıştı. Kadının bu hâli bana dokundu. Oradan ayrıldıktan sonra “Ne müthiş bir misyon üstlenmiş” dediğimde Ferit Edgü “Sanatçıya hiç iyilik etmemiş. Sirküle etmeyen sanat tanınmaz, sanatçıyı da unutturur” diye bana cevap verdi.
Harika Lifij’in eşinin eserlerini ve karalama çalışmalarını bile uzun yıllar saklamasının ona duyduğu aşk olarak yorumlanabileceğini söyleyen Nazan Ölçer “Ancak Harika Hanım sanata aşina olmasaydı bütün bunlara değer vermeyebilirdi. Kendisi küçük evinde bunları saklamıştı” diyor.

ABDÜLMECİD EFENDİ'Yİ PARİS'TE ZİYARET ETTİ
Ressam Lifij’in kendisine yapılan iyiliği unutmayan bir kişi olduğunu kaydeden Nazan Öçler “Lifij, özellikle sanatçı olmasında büyük payı olan Abdülmecid Efendi’ye karşı çok vefakârdı. Bir vesileyle Fransa’ya gittiğinde, o esnada sürgünde olan Abdülmecid Efendi’yi görmek için Nice şehrine gidiyor. Hâlbuki maddi olarak zor durumda...

Vefakâr ressamın gölgedeki resimleri

Kendisinin banisi olan Abdülmecid Efendi’yi kaldığı küçük pansiyonda ziyaret ediyor. Bu müthiş bir şey...” şeklinde konuşuyor. Avni Lifij’in medeni cesaretinin yüksek olduğunu söyleyen Ölçer “Cumhuriyetin yeni kurulduğu zamanlarda bir takım yenilikler getirilmiş. Bu yüzden sert kurallar var ama buna rağmen Lifij sanat yazılarında ciddi tenkitlerde bulunmuş. Sarayburnu’ndaki büstün şekline ve yurt dışından heykeltıraş getirme kararlarına karşı çıkmış” ifadelerini kullanıyor.

 

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.
Sonraki Haber Yükleniyor...