Left
Lamba

HAYIRLI RAMAZANLAR

__:__:__
Lamba
Right

Alev Alatlı: Hollywood dediğin sanayi mahallesi

Alev Alatlı: Hollywood dediğin sanayi mahallesi

KÜLTüR - SANAT Haberleri

Alev Alatlı: Sinema sanat değil bir endüstridir. Filmler de tüketim malıdır. Hollywood’a sanayi mahallesi diyebilirsiniz. Herhangi bir fabrika ne kadar sanat icra ederse, Hollywood da o kadar eder.

MURAT ÖZTEKİN

Akademisyen ve yazar Alev Alatlı, Batı eleştirileriyle tanınan bir isim. Bugünlerde “Suç Ortağı Hollywood” kitabını okuyucuyla buluşturdu. Alatlı, Turkuvaz Kitap’tan çıkan eserinde yüzlerce örnekle sinemanın günah galerisini ortaya koyuyor, politikayla olan girift münasebetine ve hepimizin hayatına yaptığı tesirlere vurgu yapıyor. Biz de kendisiyle online olarak buluşarak, söyleşiyoruz…

∂ Alev Hanım odak noktanızda hep ABD var. Bunun sebebi master ve doktora yaptığınız bu ülkedeki şahsi tecrübeleriniz mi?
Benim gündemimin başrolünde Amerika yok. Nitekim benim ilk ilgi alanım Uzak Doğu’dur… Öte yandan zaten Amerika’yı ilgi odağına almayan var mı? ABD’yle ilgilenmemek bizatihi yanlıştır. Zira eline sopayı almış dünyaya nizam veriyor. Benim farkım şu: Kendilerinin okullarında okudum ve içlerinde yaşadım, onları yakinen biliyorum…

∂ “Suç Ortağı Hollywood” kitabınız neşredildi. Aslında oğlunuzla Hollywood filmleri üzerine konuşmalarınız kitabı yazmanızda etkili olmuş. Biraz anne şefkatiyle mi hareket ettiniz?
Tabii, kitabı kaleme almaya beni iten oğlum Kaan’dı. Onunla ilişkim olmasa belki bu işe girmezdim. Ama ha benim oğlum ha sen… George Orwell “Doğruyu söylememek dolandırıcılıktır” der. Ben bunu yapmamak için kitap yazma zahmetine giriştim. Bugün Hollywood’u göklere çıkarmak, genç nesli dolandırmaktır. Çünkü Hollywood iş birlikçidir. Fakat sinema herkesin sevdiği, üzerinde konuşmaya bayıldığı bir alan. İnsanoğlu, bu alana çomak sokana kızar.

Alev Alatlı: Hollywood dediğin sanayi mahallesi

∂ Baktığımda yüzlerce filme atıf yapılan, dolu bir kitap var. Hollywood sinemasıyla bir seyirci olarak aranız nasıl?
Muratçığım ben çabuk öğrenirim. Bir sanatçının nasıl şarkı söylediğini öğrenmek için her şarkısını dinlemeye lüzum yok. Bunun gibi bir şey… Bir süre izleyip genel gidişatı gördüğün zaman hepsine koşuşmaya gerek kalmıyor. Hollywood sinemasında şaşırtan şey çok az. Mesela bu saatten sonra, kim çekerse çeksin bir Western filmi izlemeye beni kimse ikna edemez.

Alev Alatlı: Hollywood dediğin sanayi mahallesi

YENİ BİR ŞEY ÜRETMİYORLAR
∂ Hollywood yeni bir şey üretmiyor mu yani?

Evet, kesinlikle üretmiyor. Hollywood, tutan bir şeyi defalarca çeker. Bir şey satıyorsa fabrikada tekrar tekrar üretirsiniz. Onun gibi…

∂ Peki, Amerikan sinemasının sanat noktasında hiç mi endişesi yok?
Hollywood’a sanayi mahallesi diyebilirsiniz. Sinema sanat değil bir endüstridir. Filmler de tüketim malı.

∂ Her sene sanat endişesiyle yapılmış onlarca eser meydana getiriliyor ama…
Herhangi bir malın da sanatsal tarafı vardır. En sıradan gördüğünüz klima bile bir estetik barındırır. Sanattan bir şeyler alacaksın ki malı satasınız…

∂ Peki, sizce Hollywood ne yaparsa sanat icra etmiş olur?
Herhangi bir fabrika ne kadar sanat icra ederse, Hollywood da o kadar eder… Hem kitle üretimi hem sanat olmaz.  Ama filmlerin bazıları “güzel” olur.  

AMERİKAN TARİHİ SİNEMADA YAZILDI
∂ Eserinizde “Hollywood yazar ABD oynar” sözü geçiyor. Bu çok iddialı değil mi?

ABD böyle bir memlekettir. Önce yapacakları hareketi test ederler. Filmini yaparlar, milletin nabzını ölçerler. Ona göre harekete geçerler. Dahası Amerikan kendi tarihini bir sinema filmiyle kurmuştur. Adı da “The Birth of a Nation”dır. ABD, 7. asırdan Orhun Kitabeleri olan bir millet değil ki... Orada yetmiş iki buçuk milletten her biri kendi telinden çalar. Bunlara ortak bir geçmiş uydurmak gerekiyor. Bunu yapan da Hollywood’dur. ABD’de 16 milyon çocuk aç. Sen hangi Hollywood filminde bunu gördün?

∂ “Nomadland” filmi, ABD’de sistemin kenara ittiği göçebeleri anlatarak daha yeni Oscar aldı. Bazı Amerikalı sinemacılar da durumu eleştiriyor…
Olabilir. Orada kalır. Bunlar netice vermez.

∂ Hollywood sineması, bazen başkanlarıyla da çatışıyor, Çin’le de ortak filmler yapıyor. ABD’den daha üstün bir gücün enstrümanı olabilir mi?
ABD devletinden daha büyük bir güç var mı? Amerika’da sermaye ile devlet  iç içedir. Birbirinden ayrılamaz. Düşünün, ABD Dışişleri Bakanı’nın kendisine ait bir petrol şirketi olabiliyor ve ABD askerleri bunu koruyabiliyor!

∂ Malum dünyanın jeopolitik merkezinin ABD’den Çin’e kaydığı konuşuluyor. Uzak Doğu’dan Hollywood benzeri bir merkez çıkar mı?
Becerebilirseniz dünyadaki sermayenin akışını takip etmeye çalışın. İleride Hollywood’un yarısının Çin’e geçtiğini ve Çin hesabına çalıştığını görebilirsiniz. Bir bakmışsınız bilmem ne Lopez Uzak Doğu’ya taşınmış.

DERTLERİ İNSAN HAKLARI DEĞİL
∂ Hollywood her geçen gün değişiyor. Oscar Akademisi ise değişime yön veren başlıca kurumlardan biri… Akademi geçenlerde ödül vereceği filmler için çeşitlilik kriteri getirdi. Buna göre filmlerde LGBTİ+ gibi grupların daha çok görünmesi şart koşuluyor. Bu kararı nasıl yorumluyorsunuz?
Bütün bunların başı da sonu da ekonomi… Yollar tıkanınca, yeni konu arıyorlar. Dertleri insan hakları olsa önce ülkelerindeki gelir dağılımını düzeltirler. Kime ne anlatıyorsunuz.

∂ İnsanların gizli cemiyetleri çok ciddiye almadığından da yakınıyorsunuz. Hollywood’da da gizli ve kült gruplar olduğunu düşünüyor musunuz?
Tabii düşünüyorum. Gizli cemiyet derken korkmak da bir tuhaf. Belirli bir grubun çıkarını koruyan şeyler bunlar. Niye olmasın? En çok Hollywood’da olması gerekir zaten. ABD’de bugün 45 bin tarikat vardır. O kadar fantastik geliyor ki inanmıyor millet…

∂ Biraz da çuvaldızı kendimize batırsak olmaz mı? Yeşilçam’ın Anadolu’yu ve kültürel ögelerini yansıtma bakımından hataları olmadı mı?
Bunun aksini hiçbir zaman iddia etmem. Kendini kaptırıp Amerika’nın yoluna girdiğiniz zaman bütün artistlerin saçını sarıya boyar, burnu küçültür herkesi Barbie bebeğe benzetmeye çalışırsın. Sadece sinema değil biz her şeyde Amerika’ya benzemeye çalışıyoruz. Türk sineması görevini yapabildi mi peki? Hayır, yapamadı. Millet de yüz vermedi.


UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.
Sonraki Haber Yükleniyor...