Gökyüzünde yaşıyoruz

Gökyüzünde yaşıyoruz

KÜLTüR - SANAT Haberleri

Fotoğraf sanatçıları Engin Ayyıldız, Ahmet Kılıç ve Hakan Aydın, kurdukları “Yıldızların Altında Karadeniz” adlı oluşumla yıllardır yıldızların peşinde… Sanatçılar “Fotoğraf sanatıyla olmak istediğimiz yere gidiyoruz” diyor.

MURAT ÖZTEKİN | GİRESUN

Karadeniz Bölgesi’ne gittiğinizde “neredeyse yıldızlara dokunacağım” hissine kapıldığınız yaylalarla karşılaşıyorsunuz. Giresun’daki tabiat harikası Kümbet Yaylası da onlardan biri... 1.800 metre rakımıyla “yer ile gök arasında bir yerde” olan yayla, yıldız fotoğrafçılığı ya da astrofotoğrafçılığın da merkezi… Engin Ayyıldız, Ahmet Kılıç ve Hakan Aydın adlı üç fotoğraf sanatçısı ise kurdukları “Yıldızların Altında  Karadeniz” adlı fotoğraf grubu ile başta Kümbet Yaylası olmak üzere bölgenin yüksek mekânlarında, objektiflerini yıldızlara çeviriyor. Çalışmalarını zaman zaman açtıkları sergiler vasıtasıyla sanatseverlerle buluşturan üç yıldız fotoğrafçısı, farklı bir ışığın peşine düşüyor. Biz de kendileriyle yayladaki önemli merkezlerden Birun Kümbet Dağ Evi’nde buluşup, hikâyelerini dinliyoruz…

Engin Ayyıldız, yıldızların peşine düşme serüvenlerinin hikâyesini şu sözlerle anlatıyor: Ahmet öğretmen ve dağcı, Hakan müteahhit, ben de anestezi teknisyeniyim. Üç arkadaş, gökyüzüne hayran kalıp 2016 yılında ‘Yıldızların Altında Karadeniz’i kurduk. Hep birlikte gökyüzünü fotoğraflamaya başladık. Fotoğraf sanatıyla olmak istediğimiz yere gidiyoruz. Sanki hayatımızdan sıyrılıp ikinci bir hayata geçiş yapıyoruz. Evrenin içerisinde her şey dönüş içerisinde”

‘KÜMBET’İN YILDIZLARI

Yıldız fotoğrafçılığına başlamalarında yakınlarında yaşadıkları Kümbet Yaylası’nın tesirinin olduğunu söyleyen Ayyıldız “Bu coğrafyada yaylalara çıktığımız zaman, yıldızlar sanki daha çokmuş gibi hissedersiniz. Çünkü ‘Kümbet’te neredeyse şehir ışıkları hiç yok; yıldızları çok net görüyoruz. Şehir merkezinden kısa zamanda Kümbet Yaylası’na ulaşabiliyoruz. Eğer o gün şansımız yaver gidip hava açıksa, inanılmaz fotoğraflar yakalıyoruz. Fakat burada iklim bir anda değişebiliyor. Biz de bütün hava şartlarına ayak uydurmayı öğrendik” ifadelerini kullanıyor.

IŞIK KİRLİLİĞİ, ZORLAŞTIRIYOR

“İşimizi en çok zorlaştıran şeyler ışık ve hava kirliliği” diyen fotoğraf sanatçısı, sözlerine şöyle devam ediyor: Sadece karanlık ortamda çekim yapmak mecburiyetindeyiz ve zorlu bölgelerde geceleyebiliyoruz. Tabiatıyla yabani hayvanlar da oluyor. Tehlikeli anlar yaşayabiliyoruz. Bazıları ise bizi defineci zannediyor. Bu yüzden artık önce gittiğimiz yerdeki yerel halka tanışmaya başladık. Çektikleri fotoğraf karelerinde yıldızları hayatla bütünleştirdiklerini anlatan Engin Ayyıldız “Samanyolu’nu dağlarla, ağaçlarla ve tarihî eserlerle bir araya getiriyoruz. İlk başlarda gökyüzündeki dünyayı çekerken, sonra  yıldızların gözünden dünyaya baktık” şeklinde konuşuyor.

Gökyüzünde yaşıyoruz

EN KOLAY SAFHA FOTOĞRAF ÇEKMEK

Fotoğrafçı Ahmet Kılıç ise “Yıldız fotoğrafçılığında bizim için en kolay safha fotoğrafı çekme anı. Bu fotoğrafçılıkta planlama çok önemli. Genelde zifirî karanlıkta çalıştığınız için ekip olmak zorundasınız. Tek başınıza kolay yapamayacağınız bir teknik. Bizim için değerli olan da bu ekip ruhu...” diye konuşuyor.

BİR BÜYÜ SİZİ ÇEKİYOR

Kılıç sözlerine şunları ilave ediyor: “Enstantanelerimizde yeryüzüyle gökyüzünü bir araya getiriyoruz. Semayı keşfettikçe de âdeta bir büyü sizi içerisine çekiyor ve durmadan devam ediyorsunuz. Her çektiğimiz fotoğraf ise ayrı bir merak ve heyecanı beraberinde getiriyor.”

 

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.
Sonraki Haber Yükleniyor...