Torbacı koronada internete sızdı

ZİYNETİ KOCABIYIK

Uyuşturucu Kullanımı ve Kaçakçılığı ile Mücadele Günü dolayısıyla açıklanan Birleşmiş Milletler Uyuşturucu ve Suç Ofisi 2020 Dünya Raporu’na göre Covid-19 süreci hem uyuşturucu ile mücadeleyi hem de bağımlılıkla mücadeleyi olumsuz etkiledi. Rapor, dünya ile aynı anda Üsküdar Üniversitesi tarafından düzenlenen bir basın toplantısında paylaşıldı. Raporla ilgili değerlendirmelerde bulunan Üsküdar Üniversitesi Rektör Yardımcısı, 2005-2010 ile 2015-2022 dönemleri Birleşmiş Milletler Uyuşturucu Kontrol Kurulu Üyesi ve önceki Başkanı Prof. Dr. Sevil Atasoy, Covid-19 sürecinde bazı uyuşturucu maddelerin kullanımının arttığını belirterek “Bütün dünyada eğlence amaçlı ve toplu mekânlarda kullanılan uyuşturucu çeşitlerinin yerini daha kişisel olarak kullanılan uyuşturucu tipleri aldı. Avrupa Uyuşturucu İzleme Merkezinin tespitlerine göre bazı ülkelerde pandemi sırasında esrar kullanımı arttı. Bunun sebebinin pandemi öncesinde evlerde depolanmasından kaynaklandığı düşünülüyor. Esrar kullanımının yanı sıra alkol ve diğer sentetik uyuşturucuların, ağır ağrı kesicilerin kullanımında da artış var” dedi.

HEDEFTE GENÇLER VAR
Rapora göre, dünyada 269 milyon kullanıcı olduğunu, bunların 35 milyon 600 bininin tedaviye muhtaç olduğunu ifade eden Prof. Dr. Atasoy  “Ne yazık ki ergenler ve genç yetişkinler madde kullanıcılarının en büyük bölümünü oluşturuyor. Damar içi yolla madde kullanan 11 milyon kadın ve erkeğin yarısı hepatit C ile ve 1 milyon 400 bini HIV ile yaşıyor. Ne yazık ki tedaviye ihtiyacı olan 8 bağımlıdan sadece biri bu imkâna erişebiliyor. Öte yandan her üç madde bağımlısından biri kadın olduğu hâlde, tedavi görenlerin ancak beşte biri kadın” diye açıkladı.

ZEHİR TACİRLERİ HIZ KESMEDİ
Zehir tacirlerinin Covid-19 kısıtlamalarına rağmen hız kesmediğini ve yöntem değiştirerek faaliyetlerine devam ettiğini belirten Prof. Dr. Atasoy “Kaçakçılıkta daha çok deniz yolu kullanıldı. Balkan ülkelerindeki örgütler uyuşturucu kaçakçılığını bir yana bırakıp, siber suçlara ve sahte ilaç kaçakçılığına yöneldi. Pandemiden sonra piyasada sentetik uyuşturucu artabilir” diye konuştu. Yüz yüze iletişimin azaldığı ve kısıtlamaların azaldığı dönemde, sokakta satış yapamayan torbacı tabir edilen satıcıların sanal ortamı kullandığını söyleyen Prof. Dr. Atasoy “Satışlar çoğunlukla sosyal medyada ve şifreli iletişimle yapıldı. Uyuşturucu satışında evlere servis, daha az nakit para gündeme geldi. Bundan sonra da aynı yöntemin devam edeceğini düşünüyoruz” dedi.

PROF. DR. NESRİN DİLBAZ:
Pandemide alkol kullanımı arttı
Üsküdar Üniversitesi Tıp Fakültesi Ruh Sağlığı ve Hastalıkları Anabilim Dalı Öğretim Üyesi, NPİSTANBUL Beyin Hastanesi AMATEM Koordinatörü ve Psikiyatri Uzmanı Prof. Dr. Nesrin Dilbaz “Avrupa’da olduğu gibi Türkiye’de de eğlence amaçlı madde kullanımını azaldı. Çünkü insanlar sosyal anlamda bir araya gelemedikleri için onun yerine evde yalnızken kullanılan maddelere yönelik bir artış var bu dönemde. Reçeteli satılan ilaçlar gibi, kokainde bir miktar azalma var. Bunun yerine serbestçe satılan ve  bir telefonla eve gelen alkol gibi maddelerin tüketiminde artış oldu. Eve kapalı kalan insanlar yalnızlık duygusunu alkolle yenmeye çalıştılar” dedi.

PROF. DR. NEVZAT TARHAN:
Salgın genci olgunlaştırdı
Günümüzde Z kuşağı olarak adlandırılan gençliğin daha rahatına düşkün, kısıtlamalara tahammül edemeyen, aklındakini hemen elde etmek ‘haz odaklı’ bir kuşak olduğunu vurgulayan Üsküdar Üniversitesi Kurucu Rektörü Prof. Dr. Nevzat Tarhan “Bu yaş grubunun dar bir alanda uzun süre kalmaları onların biyolojik doğasına aykırı. Böyle bir tahammülü başarılı olarak göstermeleri aynı zamanda onlar için dayanıklılık eğitimidir. Koronafobi Haritası araştırması ‘elimdekilerin kıymetini daha iyi anladım, ilişkilerime emek sarf etmeye başladım, olayları olduğu gibi kabul ediyorum, zorlukları göğüsleyebileceğimi anladım’ diyenlerin sayısının arttığını gördük” dedi.