Tümör değil yetersiz beslenme öldürüyor

Tümör değil yetersiz beslenme öldürüyor

SAĞLIK Haberleri

Hem hastalığın hem de tedavinin yan etkileri sebebiyle yeterli beslenemeyen kanser hastaları aşırı zayıflıyor. Dört kanser hastasından biri yetersiz beslenme sebebiyle hayatını kaybediyor.

ZİYNETİ KOCABIYIK

Kanser hastalarının dörtte birinin tümörün kendisinden ziyade, yetersiz beslenmenin sonuçları sebebiyle kaybedildiğini söyleyen Türkiye Klinik Enteral Parenteral Nütrisyon (KEPAN) Derneği Başkanı Prof. Dr. Murat Gündüz “Kanser hastalığında, kanserin tipine bağlı olarak teşhis anında yüzde 15-20, ileri evrelerde yüzde 80 ve son dönemde ise yaklaşık yüzde 80-90 kilo kaybı görülür. Kilo kaybı hem tedaviyi hem de hastalığın gidişini olumsuz etkiler. Bu sebeple bütün hastalıklar gibi, beslenme yetersizliğinin teşhisi de erken dönemde konulmalı ve tedavisine erken dönemde başlanmalıdır” dedi.

Tümör değil yetersiz beslenme öldürüyor
Beslenme yetersizliği asla ihmal edilmemesi gereken bir hastalık

MEDİKAL BESLENME DESTEĞİ YAPILMALI
Kanser hastalarının hastalığın kendisi ve tedavinin yan etkileri sebebiyle iştahsızlık, mide bulantısı, kokulara karşı hassasiyet, tat alma duygusundaki bozukluk sebebiyle yemek yiyemediğini hatırlatan KEPAN Derneği 2. Başkanı Prof. Dr. Mutlu Doğanay da, bu durumun kısır döngüye sebep olduğunu belirterek “Hem yiyememek hem de tümörün hastanın aldığı kaloriyi yakması sebebiyle kilo kaybı gelişir. Yetersiz beslenme, hayat kalitesinin yanında cerrahi, kemoterapi, radyoterapi gibi tedavilerin yan etkilerini de olumsuz etkiler. Beslenme tedavisi iyi yapılmış hastaların, yara enfeksiyonu gibi komplikasyonlarının azaldığı, hastanede yatış süreleri kısaldığı ve tedavilerinin iyi gittiği gösterilmiş. Bu sebeple bu hastalarda beslenme bozukluğunun gerçek bilimsel değerlendirmesi yapılmalı, beslenme bozukluğu olan hastaların beslenme tedavilerine hemen başlanmalıdır” diye açıkladı.

Özellikle kanser hastalarında ihtiyaca göre medikal amaçlı beslenme ürünlerinin kullanılması gerektiğinin önemine işaret eden Prof. Dr. Doğanay “Aynı zamanda uygulanan tedaviler yüzünden ortaya çıkan tat kaybına karşı, bu ürünlerle tat hafızası oluşturulmalıdır. Hasta yeterli  şekilde beslenemezse en iyi tedaviyi de verseniz de başarı oranı sınırlı kalır. Gerek cerrahi gerek kemoterapi ve radyoterapi öncesinde hastanın nütrisyonel depoları doldurulmalıdır. Bu şekilde hastalığın gidişi sırasında karşılaşılan olumsuzluklara karşı savunma silahlarımızın ana yakıtı olan beslenme ile tedavi başarısı artırılabilir” diye konuştu.  

YAŞLILAR HAFİF KİLOLU OLMALI
Yaşlıların, altta yatan ek hastalıkları olmasa bile yaşlanma ile oluşan değişiklikler sebebiyle yetersiz beslenmenin en sık görüldüğü grup olduğunu belirten KEPAN Genel Sekreteri Prof. Dr. Gülistan Bahat Öztürk “Yaşla birlikte beslenme bozulur ve kas kaybı artar. İdeal beden kitle indeksi yaşlılarda gençlere göre belirgin olarak daha yüksektir. Yani yaşlıların biraz daha kilolu olmaları, daha uzun ve bağımsız yaşamak için daha avantajlı bir durumdur. Yaşlıların az yemeleri ve kilo kaybını ciddiye almak gerekir” dedi.

"KASLARINIZA SAHİP ÇIKIN"
Kanser hastalarında kas kaybının yoğunlukla göründüğünü vurgulayan uzmanlar, araştırmaların kas kütlesi düşük olan hastalarda sağ kalım oranlarının da düşük olduğunu vurguluyor. Kas kaybı yaşlılar için de önemli bir problem. Türkiye Klinik Enteral Parenteral Nütrisyon Derneği, Abbott’un koşulsuz desteğiyle kas kaybına, kas gücünün gerekliliği ve önemine yönelik farkındalık oluşturmak üzere “Kasını Sev, Kasını Koru” projesini hayata geçirdi. İsteyenler proje çerçevesinde oluşturulan kasinikoru.com web sitesine girerek, kas yaşı hesaplayıcısına yaş, cinsiyet ve testi yapma süresini yazıp kas yaşını öğrenebiliyor. Proje dâhilinde kas yaşını hesaplayarak kas gücünün önemine dikkat çekmek için bir video yayınlayan Ayhan Sicimoğlu “Kas yaşınız kaç olursa olsun, gücünüzü korumak için kaslarınıza iyi bakın ve kaslarınızı koruyacak şekilde beslenmeye devam edin” mesajını veriyor ve sosyal medya kullanıcılarını meydan okumaya davet ediyor.


 

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.
Sonraki Haber Yükleniyor...