Sinek deyip geçmeyin! Beyni küçültüyor, salgına neden olabilir (Aedes nedir?)

Düzenleyen:
Sinek deyip geçmeyin! Beyni küçültüyor, salgına neden olabilir (Aedes nedir?)

SAĞLIK Haberleri

Türkiye'de de görülmeye başlayan aedes türü sivrisinekler ile ilgili uzmanlardan korkutan bir açıklama geldi. Zika virüsünün bulaşmasına neden olan aedes sivrisineklerinin, hamileler başta olmak üzere birçok kişi için çok büyük tehlikeler barındırdığı ortaya çıktı. Öyle ki; hamile bir kadının ısırıldığı anda anne karnındaki bebeğin beyninin küçülmesine dahi neden olan aedes sivrisinekleri için ilaçlamaların yeterli olmadığı bildirildi. Peki aedes sivrisinekleri nedir, zika virüsü ne aedes sivrisinekleriyle nasıl başa çıkılır? İşte konuya ilişkin detaylar…

İlk kez 1974 yılında Uganda’da görülen ve Zika ormanlarındaki maymunlarda tespit edilen ‘zika virüsü’ sivrisinekler aracılığıyla insanlara bulaşıyor.

Koronavirüs ve maymun çiçeği hastalığıyla zaten diken üstünde gezen insanlar şimdi de aedes türü sivrisineklerden bulaşan zika virüsüyle iyice tedirgin olmaya başladı.

Enfeksiyon Hastalıkları ve Klinik Mikrobiyoloji Uzmanı Dr. Bengisu Ay’ın Sabah Gazetesi’ne yaptığı açıklamarda, zika virüsünün Flavivirus grubundan bir RNA virüsü olduğunu belirterek orjininin hayvanlar olduğunu, insanlara raslantısal olarak geçtiğini söyledi.

Virüsün insanlara Aedes aegypti isimli sivrisinekle bulaştığını belirten Ay, “Aedes sivrisinekler içinde en tehlikeli türdür, Zikavirus dışında sarı humma dang humması gibi mikroorganizmaların da bulaşmasında rol oynar” ifadelerini kullandı.

GENELLİKLE GÜNDÜZLERİ ISIRIYOR!

Aedes türü sivrisineklerinin genellikle gündüzleri ısırdığını belirten Dr. Bengisu Ay, açıklamalarını şöyle sürdürdü;

"Daha çok tropikal bölgelerde yaşayan bu sivrisineklere son yıllarda ılıman bölgelerde de rastlanmıştır. Zika virüs hastalığı genelde hafif hastalık tablosu ile atlatılır. Ölümcül olması beklenen bir durum değildir. Hastaneye yatış çoğunlukla gerekmez”

BELİRTİLER GRİBAL ENFEKSİYONA ÇOK BENZİYOR

Zika virüsü ve gribal enfeksiyon büyük benzerlik gösteriyor. Bu nedenle herhangi bir belirtinin çıkması durumunda uzman doktora danışmak gerekiyor. Dr. Ay, zika virüsünün belirtilerini şöyle açıkladı; "Sivrisineğin ısırmasından 3-12 gün sonra bulgular başlar.

ZİKA VİRÜSÜNÜN EN SIK GÖRÜLEN BELİRTİLERİ

En sık görülen belirtiler;
Aniden başlayan ateş
Döküntü
Eklem ağrıları
Gözlerde kızarıklık
Eklemlerde, özellikle el ve ayaklardaki küçük eklemlerde şişmeler
Kas ağrısı
Baş ağrısı
Gözlerin arkasında ağrı ve kusma
"Klinik genellikle hafif geçer, belirtiler birkaç günden bir haftaya dek sürebilir. Bulgular hastaların dörtte birinde görülür."

HASTALIĞI ÖNLEMEDE EN ÖNEMLİ YOL…

Hastalığın kesin tedavisinin olmadığını belirten Dr. Ay, "Bulguları rahatlatıcı tedavi düzenlenir. Bunlar sıvı tedavisi, ateş düşürücü ve ağrı kesicilerdir. Hastalığı önlemede en önemli yol sivrisineklerle mücadeledir." dedi.

SALGINA NEDEN OLABİLİR!

Dr. Bengisu Ay, açıklamalarını şöyle sürdürdü; "Zika virüs enfeksiyonlarından sonra Guillain-Barre Sendromu adı verilen nörolojik hastalık tablosu görülebilir fakat bu durum oldukça nadirdir. Zika virüs salgını olan zamanlarda gebe kadınların mikrosefali adını verdiğimiz kafa yapısının küçük olduğu durumda bir artış olduğu görülmüştür. Daha önceki yıllarda yaptığı salgınlar göz önünde tutulursa salgın yapması olası bir virüstür."

AEDES SİVRİSİNEĞİ İLAÇLAMA YÖNTEMLERİ NELER?

Öte yandan Cerrahpaşa Tıp Fakültesi Tıbbi Mikrobiyoloji Anabilim Dalı Tıbbi Viroloji Bilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Kenan Midilli, Aedes cinsi sivrisineklerin, ilaçlama yöntemi ile ortadan kaldırılamayacağını ifade ederek, özellikle daha önceleri Afrika ve Asya’da yaygın olan bu sineklerin, Zika virüsü bulaştırdığını belirtti. Dünya üzerinde araba lastiklerinin dolaşımının artmasıyla bu sineklerin yayıldığını vurgulayan Middilli, “Önce 1960 yıllarında İtalya'da girdi. Bize 2010 yılında batı sınırından giriş oldu. Şu an neredeyse tüm kıyılarımıza yayılmış durumda. İlaçlama yöntemi tercih edilen yöntemlerden bir tanesi ama uzun vadeli başarılı olan bir yöntem değil. Çok çeşitli yöntemlerin bir arada kullanılması gerekiyor. Sivrisinekler, yumurtalarını su birikintilerine bırakıyorlar. Su birikintilerinin yok edilmesi lazım. Araba lastiklerinin içindeki sular, saksı diplerinin içinde kalan sular gibi alanları bile çoğalmak için kullanabiliyorlar. Etraftaki su birikintilerini kurutmak lazım. Bataklıkların kurutulması lazım, biyolojik yöntemler var, sivrisinek larvalarını yiyen balıklar var ama ilaçlama yöntemi çok geçerli bir yöntem değil çünkü çok agresif bir yöntem. İzlenmesi ve gerekli olan asıl kaynakların kurutulması gerekiyor" şeklinde konuştu.

 

Düzenleyen:  - SAĞLIK
UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.
Sonraki Haber Yükleniyor...