"Ya rüyâ görüyorum, ya hayâl!.."

A -
A +
Abdullah adında Arvaslı biri anlatır: Hac için Arvas'tan çıktım bir sene. Mekke'ye vardım. Ve haccımı edâ ettim. Ama o gün bütün paramı kaybettim. Geri dönemiyordum. Dertli dertli dolaşırken, yeşil bir bahçe gördüm ileride. Ortasında bir de câmi vardı. Kendi kendime; “Mekke'de böyle bir yer yoktu. Rüyâ mı görüyorum, yoksa hayâl mi bunlar” dedim. O ara birine rastladım. Bana bakıp sordu ki: “Sen nerelisin arkadaş?” “Arvaslıyım” dedim. “Burayı mı merak ettin?” “Evet.” “Burası, evliyâlara mahsus bir makâmdır. Cumâ günleri velîler burada toplanır ve ikindi namazını cemâatle kılarlar” dedi. Sordum hemen: “İmâmları kimdir?” “Seyyid Fehîm’dir” dedi. Sevinip bekledim. Grup grup geldi velîler. Câmi dolunca Seyyid Fehîm hazretleri teşrîf etti nihâyet. Elini öpüp derdimi arz ettim. Buyurdu ki: “İfşâ etmezsen olur.” “Söz veriyorum” dedim. “Pekâlâ, yum gözlerini!” buyurdu Yumdum. Açtığımda kendimi Arvas'ta buldum. Hemen Seyyid Fehîm'e koştum. Elini öpüp oturdum. Bana buyurdu ki: “Dediğimi unutma sakın!”
UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.