"Bize duâ buyurun..."

A -
A +
Tâhâ-yı Hakkârî hazretlerinin huzûruna bir gün bir Ermeni geldi. Çocuğu olmadığını söyleyip;
“Bana duâ eder misiniz” dedi.
Seyyid Tâhâ;
“Peki, olur” buyurdu.
Ve bunun için duâ etti ona.
Beş yıl geçti aradan.
Aynı adam yine bu zâta gelip;
“Efendim, beş yıl önce, çocuğumuz olması için sizden duâ istemiştim. On çocuğumuz oldu. Size müteşekkiriz. Artık duâ etmeyin, bu kadar yeter” dedi.
● ● ●
Bir gün de seyyitlerden iki kişi, katırlarına bir sürü hediyeler yükleyip yola çıktılar.
Nehri'ye gidiyorlardı.
Tâhâ-yı Hakkârî hazretlerini ziyâret edip hediye sunacaklardı. Lâkin yolda Mûsa Bey adında bir zâlim durdurdu onları.
Katırlarını aldı.
Yüklerini gasbetti.
İki seyyid, çok üzüldüler buna.
Seyyid Tâhâ hazretlerine gittiler.
Ve hâdiseyi naklettiler.
O da çok üzüldü buna.
Ve o zâlim kişiye; “Onlar evlâd-ı Resûldür, üzme onları. Yükler senin olsun, katırlarını iâde et” diye haber gönderdi.
Ama aldırmadı adam.
Büyük velî çok üzüldü.
Ve Allaha havâle etti onu!
O zâlim, o gece tam yatacaktı.
Fecî bir ağrı saplandı midesine.
Yerleri tırmalıyordu acısından!
Sabaha çıkamadı...
UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.