Hazreti Ömer'in valisi!..

A -
A +

Humuslular Hazreti Ömer'in isteği üzerine fakirlerin listesini yapıp gönderirler kendisine. Fakat o da ne? İlk sıraya valinin adını yazmışlardır!..
Emir'ül-Mü'minin Hazreti Ömer, Said bin Amir'i Musul'a vali olarak tayin eder. Halife, bir süre sonra Humus eşrafına bir mektup yollar: "Ramazan-ı şerif yaklaşıyor. Fakirlerin isimlerini yazıp gönderin bana!"
Humuslular bir liste yapar. Ancak valinin adını en başa yazarlar... Hazret-i Ömer dayanamaz kalkar Humus'a gelir, halk ile görüşür, ağızlarını arar.
-Validen bir şikâyetiniz var mı?
-İyidir hoştur da, nasıl desek biraz...
-Buyurun! Söyleyebilirsiniz bana.
-Efendim bir kere makamına geç geliyor. Geceleri bizi kabul etmiyor, hatta hiç dışarı çıkmadığı günler oluyor. Kaldı ki pek hasta, zaman zaman yüzü kireç kesiliyor, bayılıp yere düşüyor.
Adil Halife, Said bin Amir'i de dinliyor: "Bak halk, senin hakkında neler diyor."
-Madem sordunuz, anlatayım. Hizmetçimiz yok, bu yüzden sabah ev işlerinde yardım ediyorum hanıma. O hamur tutuyor, ben ateş yakıyorum. Haliyle geciktiğim de oluyor. Gündüzleri zaten halk ile birlikteyim, akşama kadar onları dinliyor, dertlerine çare arıyorum. Geceleri ise Rabbimle olmayı arzuluyorum ve seriyorum seccademi...
-Bazen dışarı hiç çıkmıyormuşsun?
-Efendim bir kat elbisem var, yıkayınca kurumasını bekliyorum da ondan.
-Peki nedir o baygınlıklar, hastaysan söyle hekim yollayalım sana.
-Şükürler olsun sıhhatim yerinde. Ancak... Müşriklerin hazreti Hubeyb'i canlı canlı kesip doğrayarak şehit ettikleri gün oradaydım. Müdahale edemedim. Niye elime kılıcımı alıp da çıkmadım meydana!.. Cellatlar Hubeyb'in vücudundan parçalar koparırken "aslında seni salmak, bu direğe Muhammed'i bağlamak vardı" demişlerdi de o haykırmıştı: "Hayır asla! Ben Resulullahın (sallallahü aleyhi ve sellem) ayağına diken batmasına bile dayanamam. Hem ben ve hem çocuklarım feda olsun onun yoluna!" Müşrikler pek kızmış, birlikte saldırmışlardı. Hançerlerle, harbelerle, kargılarla... İşte o sahne belirdikçe içim ürperir, gözlerim kararır, elim ayağım boşanır âdeta... Rahmetli bir kere öldü kurtuldu. Ben ise her hatırladığımda...
Emir'ül-Mü'minin, böyle bir idareciye sahip olması sebebiyle Allahü tealaya şükreder...

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.