Ona "Arabistan'ın Artisti" derlerdi!..

A -
A +
"İsmim Menazil bin Lahık. Ben çalgı çalmakla, şarkı söylemekle şöhret salmış, 'Arabistan'ın Artisti' dedikleri bir kimseydim!.."


Bugün Mirac Kandili... Üç ayların ilki olan receb ayının son günlerini yaşıyoruz. Bu ayları ve günleri fırsat bilip iyi değerlendirelim... Hazret-i Hüseyin anlatır:
Recep ayıydı. Babamla beraber Kâbe-i şerîfteydik. Ağlayıp, sızlayarak Allahü teâlâya duâ eden bir kimsenin sesini işittik. Babam, bu kimseyi çağırmamı söyledi. Hemen gidip o kimseyi buldum. Sağ yanı felçliydi. Kendimi tanıtıp, babamın kendisini beklediğini söyleyince hemen kalktı. Kendisine yardım ettim. Birlikte babamın yanına geldik. Babam:
- Sen kimsin ve bu hâlin nedir, diye sorunca adam şunları anlattı:
- Ey mü'minlerin emiri! İsmim Menazil bin Lahık'tır. Ben çalgı çalmakla, şarkı söylemekle şöhret salmış, "Arabistan'ın Artisti" dedikleri bir kimseydim. Vaktimi oyun ve eğlence ile geçirirdim. Mübârek aylarda ve gecelerde bile günah işlemeye devam ederdim. Salih bir babam vardı. Beni günahlardan vazgeçirmek için uğraşırdı. Yine bu kıymetli ayların birinde bana dedi ki:
- Allahü teâlânın azabı şiddetlidir. Bir anda kahredebilir. Kötü arkadaşlardan vazgeç! Bu kötü işleri bırak! Zîrâ melekler ve bu aylar senden şikâyet ederler.
Nasîhate hiç tahammülüm olmadığı için, babamın üzerine yürüyüp onu dövdüm ve susturdum. Babam benim bu yaptığıma çok üzülmüştü. Bunun üzerine, yedi gün oruç tutup, Kâbe-i muazzamaya gitti. Yanında ben de vardım. Burada şöyle duâ etti:
- Ey Rabbim! Mazlumların âhını yerde bırakmazsın. Bu mübârek ayda, bu mübârek yerde yapılan duâları reddetmezsin. Benim hakkımı oğlumdan al, oğlumun bir tarafını kurut!
Daha babam duâsını bitirmemişti ki, sağ tarafım felç olup, kurumuştu.
- Baban bu hâli görünce ne dedi?
- Çok üzüldü, duâsının bu kadar çabuk kabul edileceğini düşünememişti. Perişan halde beraber geri döndük. Ben yaptıklarımdan çok pişman olmuştum, fakat olan olmuştu. Babam da benim bu hâlimi gördükçe çok üzülüyordu...
Nihayet dayanamayıp, yine Kâbe-i şerîfin huzurunda benim, iyileşmem için duâ etmek niyetiyle hayvanına binip yola çıktı. Fakat, yolda hayvandan düşüp öldü... İşte bu hâlimle her gün gelip burada cenâb-ı Hakka yalvarıyorum...
Hazret-i Hüseyin sonrasını şöyle anlatır:
"Babam (Hazret-i Ali) bu gence dua etti. Receb ayında yaptığı bu dua bereketiyle Allahü teâlâ ona şifa ihsan eyledi..."
Mirac Kandiliniz mübarek olsun efendim...
UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.