Diyanet İşleri'nin haberi var mı?

Ramazan ayının gelmesiyle birlikte her tarafta dua kitapları, Yasin-i şerif kitapları, Amme cüzleri, Eyüp gibi Sultanahmet gibi, Fatih gibi selatin camilerde müminlere satışa sunuluyor.

Bu kitapçıkların önceki baskılarında bir tarafta Kur'an-ı kerim âyetlerinin İslami harflerle yazılırken karşı tarafına da Türkçe tercümeleri veya okunuşları Latin harfleriyle veriliyordu ve ben buna çok üzülüyordum.

Bir insan, hayatın gereği, bilgi sahibi olmak için her türlü yeniliği üşenmeden gerektiğinde kursuna giderek öğrenirken, kendi dininin gereği olan Kur'an-ı kerimi niçin öğrenmiyordu da "kolaylık" denilerek Latin harfleriyle, Kur'an-ı kerimin ruhuna uygun okuma arzusunun bilerek bilmeyerek önüne geçiliyordu.

Şimdi konuyu iyice ticarete döken bazı yayınevleri ne yapmış biliyor musunuz? Sayfaların sağına Arapça, soluna Türkçe duaları yerleştirmişler.  Sonra da sayfaları roman sayfası gibi soldan sağa çevirerek okunur halde basmışlar. İnsan, ticaret bile olsa yaptığı işin usulüne saygı gösterir. Bu başıboşluktan Diyanet İşleri Başkanlığının bilmiyorum haberi var mı?

        Sefer Tunalı-İstanbul

Derdimi anlatsam yayınlar mısınız?

Feridun ağabey, bu köşede hep belediyeye, sosyal güvenlik kurumlarına, iletişim firmalarına yönelik yazılar yayınlanıyor.

"Anlat derdini yayınlansın" dediğinize göre ben de bir okurunuz olarak derdimi anlatsam yayınlar mısınız? Benim derdim sevgiden mahrum ailelerin çocuklarına niçin bir sevgiyi çok gördükleriyle ilgili... Ben kendimden örnek vermek istiyorum

Ben mi istedim dünyaya gelmeyi Feridun Ağabey! Kendimi bildim bileli evde herkes beni itip kaktı. Hiçbir şeye hakkım yokmuş gibi davrandılar bana. Şimdi koca kız oldum. Annem de babam da ağabeylerim de bana en ufak bir sevgi göstermediler. Annem benden rahatsızlığını "senin yüzünden hayatımı yaşayamıyorum" diyerek belirtirken, ağabeyim de yüzüme karşı "sen ölsen de mirasın bize kalsa" diyor. Şaka değil gerçekten söylüyor. Yaşama sevgimi kaybettim inanın. Bu mudur annelik babalık, bu mudur ağabeylik?

            Rumuz: "Üzgün"-İstanbul

Metrobüs İncirli Durağında asansör niçin yok?

Metrobüs Bahçelievler durağının olduğu yerde üç tane hastane var. Bakırköy Devlet Hastanesi, Bakırköy Ruh ve Sinir Hastalıkları Hastanesi bir de Medical Park Hastanesi. Ama Bahçelievler Metrobüs Durağında hasta ve yaşlının inip binebileceği bir asansör sistemi yok. Zikzaklı yaya yolu da yok. Aynı aksaklık Okmeydanı Eğitim Araştırma Hastanesinin durağında da mevcut.

Kucağında çocuğuyla gelmiş bir anneye, yaşlı bir hastaya metrobüsten inip hastaneye gitmek için merdivenleri çıkmak işkence değil mi?

Öte yandan Şirinevler'de, İncirli'de, Zeytinburnu'nda hastane yok postane yok ama o duraklarda hem asansör var hem zikzaklı yaya yürüyüş yolu. Bu duraklara bu imkânları neye göre veriyorlar bilmiyorum. İstanbul Büyükşehir Belediyemizin bu isteğimizi dikkate almasını istiyorum.

          Sezai Hancı-İstanbul