Lösemi hastaları hâlâ çaresiz

A -
A +
"Feridun Ağabey merhaba, daha önce Vesanoid 10 mg ile ilgili okur şikayetlerini yayınladınız. Ama bu ilaçla ilgili sıkıntımız bitmedi. Benim eşim de lösemi hastası ve bu ilacın muadili yok. Roche firması size "bu ilacın ruhsatını biz devrettik" diye açıklama göndermiş. Doğrudur, devretti ama yeni firma ile SGK fiyatta anlaşamadığı için şu anda ilaç Türkiye'ye getirilmiyor ve SGK karşılamadığı için de Türk Eczacıları Birliği 830 TL'ye getirtiyor.
Bir lösemi hastası bu ilacı 3 yıl kullanmak zorunda ve bir kutu 12 günde bitiyor. Bu da 3 yılda ekonomik açıdan ciddi bir külfet demek. Yani çözüm olarak SGK'nın acilen bu maliyet odaklı yaklaşımı bir kenara bırakıp, Anayasada belirtilen Sosyal Hukuk Devleti ilkesi gereğince bu ilacı mutlaka ödeme kapsamına alması gerekmez mi?
TEB açıklama yapıyor, "biz ilacı getiriyoruz"; Roche kendini savunuyor, "sorun bizde değil biz ruhsatı devrettik", Sağlık Bakanlığı da diyor ki: "Biz yeni firmaya ruhsat verdik." İyi de bunların hiçbiri tam çözüm değil ki. Sonuçta bu ilaç halen 3 aydır piyasada yok ve en son bir ecza deposundan aldığımız bilgi eğer doğru ise yeni firma ilacı listesinden çıkarmış ve ilacı SGK karşılamadığı için artık Türkiye'ye getirmeme kararı almış.
Zaten psikolojik olarak yaşama savaşı veren lösemi hastaları olarak bizler bir de bu tarz sıkıntılar yüzünden iyice çöküyoruz. Başta eşim olmak üzere ailecek 3 aydır psikolojik olarak çökmüş durumdayız. Her an hastalığın nüksetmesinden endişeliyiz. SGK'nın insafa gelmesini beklemekten başka şansımız yok mu? Sağlık Bakanlığımızın konuya bir çözüm getirme şansı yok mu? Derdimizi BİMER dâhil her türlü makama yazıyoruz ama bir Allah'ın kulu dönüp de bize cevap yazmıyor. Lütfen bu konuyu bir daha gündeme getirin. Çok teşekkür ediyorum."
Rumuz: "AML M3"-Pendik 

YÖK'e çağrı: İhtiyaçtan fazla optisyen yetişiyor

Optisyenlik programı sayısının fazla olması (sürekli artması) optik hizmetinin kalitesini artırmaz. Optisyenlik programı sayısı ve kontenjan artışına bakıldığında önümüzdeki yıllarda işsizliğin, mesleğimizin en önemli sorunlarından biri hâline geleceği çok açıktır. Mevcut okullarımızın bile altyapı (hoca kitap laboratuvar vs.) imkânlarının yetersiz olduğu gerçeğini bilmeliyiz. Bu sebeple Optisyenlik programı sayısının katlanarak artması artık optisyenlik eğitiminin niteliğini de tartışılır hale getirmiştir. Optisyenlik programı ve eğitimi ilk olarak 1992 yılında Sivas Cumhuriyet Üniversitesi'nde başlatıldı. Geldiğimiz süreçte 2014 yılı itibariyle, Optisyenlik program 39 üniversitede açıldı. İstihdam problemi nedeniyle bu sayı mesleğimizi tehdit eder bir duruma geldi. Ön lisans olarak eğitim veren okullarımızdan her yıl 2000 meslektaşımız mezun olacaktır. Her ilde bir üniversite açılması sonucu, eğer tedbir alınmazsa sadece optisyenlik mesleğinde değil Eczacılık dâhil birçok meslek grubunda üniversiteden yeni mezun insanlarımız istihdam sıkıntısı da beraberinde gelecektir. Bu ve benzeri sebeplerle optisyenlik programı sayısına ve öğrenci kontenjanına bir sınırlandırma mutlaka getirilmelidir."
Taylan Küçüker-Eczacı Gözlükçü

Ankara'dan yardım bekleyen Sevgi'ye...

"Feridun Ağabey, Ankara'dan Sevgi'yim ben. Kısa süre önce cezaevinden tahliye oldum. Ne kadar iş ararsam da adli sicil nedeniyle iş vermiyorlar. Cezaevinde babamdan kalan maaşla geçindim. Kiralık ev arıyorum bekâra vermiyorlar. İşimi soruyorlar, iş arıyorum iş bulamıyorum. Ben şimdi ne yapayım? Hırsızlık mı? Kötü yollara mı düşeyim? Bana maddi manevi destek verecek iş adamı veya işverenlerden yardım bekliyorum."
Sevgi, hayırsever iş adamlarından yardım istemekle birlikte aslında resmî kurumlarımıza müracaat etmenizin daha sağlıklı ve kalıcı bir yöntem olacağını hatırlatmak isterim. Ankara Valiliği, Ankara Belediye Başkanlığı veya en azından bulunduğun ilçenin kaymakamlığına dilekçe vererek müracaat etmeli dilekçe kaydını belirli periyotlarla takip etmelisin.

Mail adresiniz önemli

"Değerli okuyucularımız, gönderdiğiniz faks ve mektuplarınıza eğer var ise iletişim adresi olarak bir de mail adresi ilave ederseniz, derdinizi yayınladıktan sonra sizinle iletişime geçmek isteyen yetkili kurum ve kuruluşlarımızın yazışmalarını geribildirim olarak ulaştırma şansımız olur." F.A.
UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.