Yok mu bu işe dur diyecek bir makam?
Yaşadığımız sıkıntılar devlet makamlarınca dikkate alınmıyor. Lütfen bu konuda yapabileceğiniz ne varsa bizlere yardımcı olun.
Ben ilçemin mahalli idarelerinden bir vatandaş olarak şikâyetçiyim. Esenyurt ilçesinde insanların hangi şartlarda yaşadığını gelin bir görün! Yollar köstebek çukuru, evleri su basıyor; insanlar sağlıksız ortamlarda yaşıyor.
Sürekli olarak milletvekillerine mail gönderiyorum. Bir sayın milletvekili beni aradı. Ben ilgilenecek bir vekil buldum diye sevinirken o da azarlar gibi bir üslupla bu işin belediye ile ilgisinin olmadığını, başımızın çaresine bakmamızı söyledi. Daha ötesi o sayın vekilimiz sanırım eviniz iskânsızdır diye kanaat belirtti. Tok açın hâlinden anlamaz dedikleri bu olsa gerek. Biz iskânsız bir ev almadık. Devletin bankası tarafından eksper gönderilerek krediye uygun bulunmuş ve kredi verilmiştir.
Günümüzde birçok müteahhit dolandırıcılık yapmaktadır. Bana göre bu dolandırıcılığa ilgisiz kalan belediye ve İSKİ de ortak sorumludur. Bu yaşadıklarım sonrası bir vatandaş olarak bende oluşan düşünce şudur ki; paran yoksa devlete ulaşman imkânsız!.. Bir sene olmuş halen çözüme ulaşmamış bir mağduriyetim var. Üstelik oturduğumuz binayı yapan inşaat firması halen Esenyurt bölgesinde proje üretmeye devam ediyor.
Örneğin bir Belediye Başkanının evini şu veya bu sebeple su basmış olsa o da bir sene boyunca bu sıkıntıyla uğraşır mı? Ben bir yıldır belediyeye sürekli olarak "evimi su basıyor çözüm istiyorum" diyorum ama kimsenin ilgilendiği yok. Yok mu sıkıntımı çözecek bir devlet yetkilisi? Eğer İSKİ hatalı ise İSKİ'yi, belediye hatalı ise belediyeyi, ya da müteahhidi sorgulayacak bir makam yok mu? Saygılarımla..."
Adresim: Fatih Mah. 888. Sokak Doğru Apartmanı 7/1 Esenyurt/ mail adresim: fatih.keles@windowslive.com
Fatih Keleş-İstanbul
Müşteriyi zorda bırakmanın neresi süperlik?
"Kocaeli Üniversitesi Gebze Meslek Yüksekokulu'nda iki yıl önce öğrenci olan oğlum Mehmet Faruk Eminoğlu, internet ihtiyacını karşılamak için iki yıl önce kendilerinin mükemmel olduğunu söyleyen bir online firması ile sözleşme yaptı. Ve bu akit 14 Ekim 2014'te sona erdi. Oğlumun da üniversite yaşantısı sona erdiği için ailesinin yanına Üsküdar'a geldi.
14 Ekim 2014 tarihinde ise bu firmadan bir yetkili, oğlumu arayıp biten sözleşmenin iki yıl daha uzatılmasını (iki yıl) teklif etti. Ayrıca internet fiyatında 4 tl'lik bir indirim teklifi sundu. Oğlum indirimi kabul edebileceğini ancak iki yıllık sözleşmenin yapılmaması gerektiğini üzerine basa basa söyledi.
Gelin görün ki; sanki bu konuşmalar hiç olmamış gibi firma oğlumun bu hatırlatmasına rağmen tek taraflı ve büyük bir sorumsuzluk örneği sözleşmeyi tekrar iki yıl uzattı.
Velisi olarak bu konuyu kendilerine şikâyet ettiğimde ses kayıtlarının dinleneceğini ve konunun düzeltileceğini söylediler. 24 saat içinde de arayıp "Oğlunuza gerekli açıklama yapılmış olup bu açıklama neticesinde iki yıllık sözleşme" dediler.
Ben ne kadar durumun böyle olmadığını söylesem de karşımdaki hanımefendi sürekli aynı cümleleri kullanarak yargı yolunun açık olduğunu belirterek telefonu kapadı.
Herhangi bir konuda bir sözleşme yapılacaksa bunun iki tarafı olmaz mı? Bir tarafta vatandaş varken, öte yanda kurum vardır. Profesyonel olduğunu iddia eden bu kurumun böylesine umursamaz ve büyük pişkinlikle ve müşterisine saygısızca ve de emrivakiyle yaptığı bu hareketi kamuoyunun vicdanına bırakıyor, konuyla ilgili gerekli kanuni yaptırımlar için harekete geçeceğimi de buradan belirtmek istiyorum. Kamuoyuna saygıyla duyurulur."
Özkan Eminoğlu-İstanbul
Sendikam bile bana sahip çıkmıyor
Ben 1995'ten 2005'e kadar bir kamu kuruluşunda işçi olarak çalıştım ve emekli oldum. Fakat geriye dönük alacaklarımı bana ödemiyorlar. Benden sonra işe giren arkadaşlara dahi bu ödemeleri yapıyorlar ama bana bir türlü hakkımı ödemiyorlar. Beni yok hükmünde görüyor, ötekileştiriyorlar. Bana ve hakkıma sendikamız da sahip çıkmıyor. Benim hakkımın da ödenmesini istiyorum. Saygılarımla."
Kemal Altıok-Şile/İstanbul