Bana maddi ve manevi sıkıntı çektiriyorlar!

"Bu mektubum elinize ulaşır mı ulaşmaz mı emin değilim. 1993 yılında Bursa İsmail Hakkı Kur'an Kursunda hafızlığımı bitirdikten sonra aynı yılın öğretim yılında Bursa İ.H.L.'ye başladım. 1999 yılında mezun olduğum okulumda 28 Şubat'ın mağdur öğrencilerinden olduk. Dünyaya 100 defa da gelsem aynı uygulama olsun yine İ.H.L.'de okurum.

1999 yılında yapılan Devlet Memurluk Sınavında (DMS) 80 puan alarak Türkiye geneli 44 bininci oldum. 75 bin memur alındı ama biz yerleşemedik ve 2001 krizi çıkınca önümde engel olan askerlik hizmetini tamamlamak için tecilimi bozarak 2002 yılında askere gittim. Askerde kamyon şoförü olarak görev yaparken vatani hizmetimin bitmesine yakın Çatalca'dan pirinç yükleyerek Beşiktaş'taki İstanbul Jandarma Bölge Müdürlüğüne hareket ettim... TEM yolu yoğun olacağından araç komutanım mesai bitmeden yetişmek için E-5 yolunda gitmemi emretti. Alibeyköy Seyrantepe viyadüğünde hareket halinde iken önümde hareket eden kamyon sağ sinyalini vererek sağa geçti. Önüm boşalınca ben de kamyonu sollamama 5-6 metre varken kamyonun hemen arkasından, plakasını alamadığımız Ford Transit marka bir minibüs önüme fırlayınca ben de ona çarpmamak için sağ şeritte seyir halinde hareket eden kamyona arkadan çarptım. Kazada yanımda bulunan araç komutanımın 2 bacağında da kırık oluştu. Gerek benim araç komutanımın gerekse arkadan çarptığım araç şoförünün ifadeleri kazaya bizi sıkıştıran Ford Transit markalı aracın sebebiyet verdiği yönünde olmuştur.

Terhis olduktan sonra bile hâlâ kazadan kalma sol bacağımda ağrı olmaktadır. 2004 yılında vekil İmam-Hatip olarak görev aldığım günden beri Askerî Mahkemeden aracın tamiri için yasal faiziyle beraber 2006 yılında 5 bin lira civarında para ödedim. Yeni düğün yapmıştım, 2 aylık evliyken eşimin bileziklerini çıkarıp bu borcu ödedim. Araç komutanım İçişleri Bakanlığına dava açarak 38 bin TL ile faiziyle birlikte 47 bin lira civarında tazminat kazanmış. Ama İstanbul Muhakemat Müdürlüğü bu 38 bin lira için bana rücu davası açtı.

İstanbul'dan beş bin lira masraf edip avukat tuttum. Mahkeme 38 bin liralık davayı 19 bin liraya indirdi. Yargıtay'a itiraz ettik. 1.250 lira da oraya harcırah ödemesi yaptım. Yargıtay 10 bin lira indirerek mahkeme avukat masrafı derken, yasal faiziyle birlikte 16.500 lira civarında parayı kredi çekerek ödeme yaptım. Tam "davalar bitti" derken İçişleri Bakanlığı 47 bin lira üzerinden dava açtı. Kafayı sıyıracak hale geldik. Hem eşim hem ben hem de annem babam kahrolduk. Çok üzüldük. Üzerime davalar açıldıkça tazminat istekleri geldikçe ekonomik krizlere sürükleniyor belimizi doğrultamaz oluyorduk. Davaya itiraz ettik. Yargıtay önceki davayla arasında 9 bin lira fark olduğundan 9 bin liralık kısmını mahkemeye iade etti. Tekrar 2000 lira verip avukat tuttum. Mahkeme 2.500 lira indirip davayı sonuçlandırmış.

Dosya Yargıtay'a gidip aynen onanarak geri gönderilmiş ve geri geldiğinden haberim yok iken icrayla bana ödeme emri geliyor. 5.400 lira civarında buraya ödeme yaptım. 2004 yılında memur oldum, görev aldığımdan bu zamana kadar hep bu borcu ödemeye çalışıyorum. Şimdiye kadar masraflarla birlikte 40 bin lirayı geçmiştir.

En çok da şuna üzülüyorum; ben 40 bin lira civarında hem bu parayı ödemek hem de en verimli 17 ayımı bu vatanıma harcadığıma yanmıyorum ama çıkan 18 bin liralık bedelli, beni çok fena yaralıyor. Benim suçum ne? Eğer değerlendirilmeye girilecek olursa ben bu devlete canımla hizmet ediyorken, araç komutanım maaşıyla hizmet ediyordu. Ben onun emriyle o güzergâhtan ve o mesai bitmeden yetişebilmesi için psikolojik ruh haliyle araç kullanırken yaşadığımız o kaza sebebiyle benden aldığı ücret ve tazminat inanın zoruma gidiyor. Ben bu konudaki sıkıntımı sizlere ilettim. Sayın Genelkurmay Başkanım ben bu maddi ve manevi üzüntü ve sıkıntıları ailemle beraber çekerken rahat yaşayan ve emeğim geçenleri Allaha havale ediyorum. İnşallah bu mektup sizlere ulaşır."
Bilal Demir-Balıkesir

Türk Telekom'a teşekkür ediyorum
"Türk Telekom ile ilgili daha önce size yazdığımız yazımız yayınlandıktan sonra genel müdürlükten yetkili bir kişi aradı ve sıkıntının çözülmesi konusunda yardımcı olacaklarını söyledi, yapılan yanlışlardan dolayı özür diledi. Ben de bu ilgilerinden dolayı yine sizin vesilenizle başta Ertuğrul Bey olmak üzere Türk Telekom yetkililerine teşekkür ediyorum. Saygılarımla."
Ömer Faruk Birpınar-İstanbul